Ahmet Hakan'dan Yavuz Bingöl'ü aklama yazısı
Abone olAhmet Hakan olay 'Yavuz Bingöl' röportajının ardından bu kez Yavuz Bingöl'ü savunur abi yazı kaleme aldı.
İNTERNETHABER.COM
Ahmet Hakan, Çarşamba sohbetleri kapsamında röportaj yaptığı
sanatçı Yavuz Bingöl'ün sosyal medyada adeta linç edilen 'Berkin
Elvan' sözlerine ilişkin bugün bir yazı daha
yayımladı.
Hakan bugünkü köşesinde Yavuz Bingöl
olayını anlatan bir yazı ile asıl sorumluların devleti yönetenler
olduğunu anlatırken Bingöl'ün ipini biraz daha çekti: "Bu haliyle
de tepkiyi hak ediyordu Yavuz Bingöl"
Çarşamba günleri yaptığı röportajlar ile ses getiren işlere imza atan Ahmet Hakan, bu hafta Yavuz Bingöl'ü konuk etti köşesine ve olanlar oldu.
YAVUZ BİNGÖL SOSYAL MEDYADA YERİN DİBİNE
SOKULDU!
Alevi kökenli olan ancak yaptığı açıklamalar ve Cumhurbaşkanı
Erdoğan'a verdiği kararlı destek ile bir dönem içinde yer aldığı
muhaliflerin tepkisini çeken Yavuz Bingöl, röportajda, Berkin
Elvan'ın annesinin AK Parti mitinginde yuhalanması ile ilgili
sözleri yüzünden çok sert tepkiler aldı.
"KENDİMİ TAM OLARAK İFADE
EDEMEDİM"
Röportajın yayımlanması sonrasında yaptığı açıklama ile "anlatmak
istediğini tam olarak ifade edemediği"nin ve "Ahmet Hakan'ın
sözlerinin tamamını aktarmadığı"nın altını çizen Yavuz Bingöl'ün ne
dediğine pek kimse önem vermezken, Ahmet Hakan önce Twitter'dan,
Bingöl'ün sözlerinin tamamını yayımlayacağını duyurdu, sonra
köşesine konumanın o bölümünün dökümünü ekledi, son olarak da
Hürriyet'in internet sitesinde o bölümün ses kaydını yayımladı.
Kayıtta Ahmet Hakan'ın köşesinde yazdığı soruyu sormadığı,
üstelik Bingöl'ün konuşmasını anlamlı kılmak uğruna bazı cümleleri
birleştirip, bazılarının yerlerini değiştirdiği görülürken,
Hürriyet yazarı bugün de olayı anlatan ve Yavuz Bingöl'ü
"kurtarmayı" amaçlayan bir yazı kaleme aldı.
AHMET HAKAN BU KEZ YAVUZ BİNGÖL'ÜN
DAĞILAN İMAJINI TOPARLAMAYA GİRİŞTİ
"Bütün yönleriyle Yavuz Bingöl olayı" başlıklı yazısında Ahmet
Hakan, Yavuz Bingöl'ün "dağılan imajını toparlamak" için kendisi
ile röportaj yapılması tekfilini getirdiğini açıkladı.
Ardından röportajda çok vahim bir hata yaparak "Bir siyaset
adamına edilmiş iğrenç küfürler" ile "öldürülmüş bir çocuğun
annesinin o siyaset adamı tarafından yuhalatılması" arasında bir
kıyaslama yaptığını yazdı.
HAKAN KONUYU KENDİ YAPTIĞI RÖPORTAJDAN
UZAKLAŞTIRMAYI DA BAŞARDI
Ahmet Hakan ayrıca "Bu haliyle de tepkiyi hak ediyordu
Yavuz Bingöl" diyerek konuyu kendi yaptığı röportajdan
uzaklaştırmayı da başardı. Çünkü Ahmet Hakan'a göre röportajda
kabul edilemez bir yorum yapan Yavuz Bingöl'e tepki gösterenler
aslında onun Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Davutoğlu'nun
düzenlediği toplantılara katılmasına kızıyorlar, öfkeleniyorlar,
tepki gösteriyorlardı. Bunun sebebi de devleti yönetenlerin
kutuplaşma siyasetinden başka bir şey değildi.
İşte Ahmet Hakan'ın köşesindeki o yazı:
YAVUZ Bingöl, "Konuşmak istiyorum" demişti.
Kendisiyle biraz laflayınca...
Neden konuşmak istediğini anladım.
*
Konuşmak istiyordu, çünkü...
-"Dağılan imajını toparlamak" istiyordu.
-Amacının cepheleşme ortamının sona ermesine katkıda bulunmak
olduğunu söylemek istiyordu.
-"Kutuplaşmayı kırmak için Cumhurbaşkanı'yla, Başbakan'la bir araya
geliyorum" mesajını vermek istiyordu.
-Hayatın ve siyasetin "siyah" ve "beyaz" olmadığının
altını çizmek istiyordu.
-Doğru anlaşılmak istiyordu.
-"Samimiyim, çıkar amacım yok" cümlesini haykırmak istiyordu.
Meramı buydu.
*
Ancak röportaj sırasında çok vahim bir hata yaptı Yavuz
Bingöl.
*
"Bir siyaset adamına edilmiş iğrenç küfürler" ile "öldürülmüş bir
çocuğun annesinin o siyaset adamı tarafından yuhalatılması"
arasında bir kıyaslama yaptı.
-Birinin diğerini doğurduğunu söyledi.
-Biri olduğu için diğerinin olabildiğini söyledi.
-Bir kötünün bir başka kötüye yol açtığını söyledi.
Gerçi ikisini de tasvip etmediğini, ikisini de yanlış bulduğunu,
ikisinin de kötü olduğunu vurguluyordu ama sorun orada değildi.
Şuradaydı:
-Bu ikisi arasında bir ilişki kuruyordu.
-Bu ikisinden yola çıkarak bir "sebep/sonuç" ilişkisine
gidiyordu.
*
Ama ne oldu?
Sosyal medyada Yavuz Bingöl'ün söyledikleri, sadece şu üç cümleyle
özetlendi:
-Erdoğan'a küfürler edildi.
-O da Berkin'in annesini yuhalattı.
-Bu çok insani bir şey...
*
Oysa röportajda Yavuz Bingöl'ün söylediği ve söylemek
istediği tam olarak şuydu:
-Erdoğan'a küfürler edildi. Bu çok
yanlıştı.
-O da buna karşılık Berkin'in annesini yuhalattı. Bu da -insani
olsa da- çok yanlıştı.
-Erdoğan'ın yaptığını mazur görmüyorum, sadece durum tespiti
yapıyorum.
Meramı buydu Yavuz Bingöl'ün.
*
Bu haliyle de tepkiyi hak ediyordu Yavuz Bingöl. Bu
haliyle de söylediği son derece sorunluydu. Bu haliyle de kabul
edilemez bir yorum yapmıştı. Bu haliyle de Berkin'in annesini
incitmişti.
Ancak söylediklerinin sosyal medyada özetleniş biçimi tepkiyi bine
katladı.
*
Yavuz Bingöl'e yönelik tepkinin bine katlanmasının, bu derece
abartılı bir hal almasının tek nedeni sözlerinin sosyal medyada
özetleniş biçimi değil.
*
Yavuz Bingöl'e kızanlar, öfkelenenler, tepki gösterenler aslında
onun Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Davutoğlu'nun düzenlediği
toplantılara katılmasına kızıyorlar, öfkeleniyorlar, tepki
gösteriyorlar.
*
Düşünebiliyor musunuz?
Memleketin bir sanatçısı, memleketin Cumhurbaşkanı'nın,
Başbakanı'nın davetine katılıyor diye...
"Yalaka" ilan ediliyor, "hain" ilan ediliyor, büyük bir
öfke ve kızgınlığın muhatabı oluyor, tepki
çekiyor.
Esas üzerinde durulması gereken mesele
budur.
*
Bu "mesele"nin ortaya çıkmasında en büyük kabahat,
iktidarı ellerinde tutanlardadır.
-Cepheleştirmeyi o kadar arttırdılar ki... Düzenledikleri bir
davete katılmak bile "tutum almak, taraf olmak, tarafını seçmek"
haline geldi.
-Kendilerine en küçük bir eleştiri getirenleri bile yanlarına
öylesine yaklaştırmaz oldular ki... Yanlarına yaklaşabilenlerin
tümü, "eleştiriden vazgeçmiş, işi yağcılığa vurmuş tipler" olarak
algılanmaya başlandı.
-Çeşitli toplum kesimlerini kendilerinden öylesine uzaklaştırdılar
ki... O toplum kesimlerinden kendilerine yönelen bireyler, anında
yaftalanır oldu.
-"Ya bizdensin ya karşı taraftan" anlayışını öylesine körüklediler
ki... Yanlarına yaklaşanlara "Ha, sen demek ki artık onlardan
yanasın" denmeye başlandı.
*
Bu anormal bir durumdur.
Ve bu anomali en çok da Yavuz Bingöl gibi "Amacım
kutuplaşmayı sona erdirmek" diyenleri
vurmaktadır.
*
Sözün özü şudur:
Eğer devleti yönetenler, yeni dostlarının "hain, dönek, yalaka"
diye yaftalanmasını istemiyorlarsa...
-Cepheleştirme siyasetine son vermeliler.
-Kendilerini eleştirenleri düşman olarak görmemeliler.
-Kendilerini eleştirenlerle de diyalog kurmalılar.
ÖZKÖK'TEN BİNGÖL'E MANİDAR SESLENİŞ: GEL BEN SENİ SAVUNAYIM
YAVUZ
Aynı gazetede yazan Ertuğrul Özkök ise, bugünkü yazısında Yavuz
Bingöl'e 'Yavuz Bingöl kardeşim, gel ben seni
savunayım' diye seslendi.
Özkök her ne kadar yazısına 'Gel seni savunayım' diye başladıysa
da, yazısının devamın oldukça ironik bir yaklaşımla Bingöl'ü
eleştirdi. Bingöl'e "Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ı çok takdir
edebilirsin, hatta hayran olabilirsin... Onunla görüşürsün,
davet eder gidersin... Hiiççç mahzuru yok... Kalabalık
içinde herkesi yararak öne fırlamaya çalışır, başkalarının
üzerinden elini uzatır onun elini sıkma telaşına girebilirsin."
diyen Özkök, yazısına şöyle devam etti:
Bu konularda biri sana laf ederse, söyle bana birlikte kavga
edelim. Amaaa...
Kalkıp, "Bu ülke Gezi'den sonra kutuplaştı" dersen...Ben de "Bir
dakika kardeşim, orada dur" derim...
Çünkü bu ülkeyi hangi nefret dilinin, hangi belagat şehvetinin
tarumar ettiğini, buzdağları halinde iki kutba çevirdiğini çok iyi
bilirim.
Bu belanın faturasını, Gezi çocuklarına çıkarmaya kalkarsan,
arkadaş markadaş dinlemem, "Bir dakika kardeşim. Orada dur bakalım"
derim...
Ahmet Hakan, Yavuz'un sözlerini yanlış mı aktardı TÜRKİYE iki
gündür, Yavuz Bingöl'ün malum cümlesini konuşuyor.
"Onlar Başbakan'm annesine terbiyesizlik etti, o da Berkin'in
annesini yuhalattı." Nereden baksanız, ipe sapa gelmez bir
mukayese, ucube bir vicdan kantarı....
Bingöl, "Ben öyle demek istemedim" deyince, Ahmet Hakan da
konuşmanın o bölümünü aynen köşesine koymuş.
Üç defa dikkatle okudum.
Ahmet Hakan'a söyleyecek lafım yok.
Biraz kısaltmış ama söylediklerini, çarpıtmadan, bir
şey eklemeden aktarmış.
Ama bana, "Yavuz Bingöl gerçekten de bunları mı
söylemek istemiş" diye sorarsanız, cevabım "Tam öyle değil"
olurdu.
Bana göre söylemek istediği şey şu: "Gezi'de
Başbakan'ın annesi hakkında ağır sözler söylendi, o da Berkin'in
annesini yuhalattı. Bakın toplum olarak nereye geldik. Ben bu
konuda taraf olmak istemiyorum..." Yani Başbakan in yaptığını haklı
gören bir durumu yok.
Böyle demek istemiş ama yüzüne gözüne
bulaştırmış...