Ahmet Hakan'a küfür yağıyor
Abone olAhmet Hakan 'Erbakan Tüyoları' adlı yazıyı kaleme alınca küfürlerin odağı haline geldi. Peki Ahmet Hakan ne yazdı da, bazı Erbakan yanlıların küfür tahtası haline geldi?
Hürriyet Gazetesi yazarı Ahmet Hakan, 26 Mayıs Perşembe günü
"Erbakan Tüyoları" başlıklı yazıyı kaleme alınca
başına gelmeyen kalmadı. Bazı fanatik Erbakan yanlıların küfür
tahtası haline geldiğinden yakınan Ahmet Hakan, "Erbakancı
küfürbazlar" yazısında bu ilginç seremoniden örnekler
verdi:
Yazı: Ahmet Hakan
Kaynak: www.hurriyetim.com.tr
30 yıllık ‘Milli Görüş’ hareketinin ilk sloganı neydi biliyor
musunuz?
‘Önce ahlak ve maneviyat.’
Erbakan, özellikle 70’lerde Anadolu’nun dört bir yanında ‘Maarifin
millileştirilmesi’ konulu konferanslar verdi.
Hedefi şuydu: Gençleri ahlaksızlık batağından çekip çıkarmak.
Aradan 30 yılı aşkın bir süre geçti.
Ve bugün ‘Erbakan Tüyoları’ başlıklı yazıma gelen tepkilerden şunu
anladım:
Adına ‘Milli Görüş’ denilen hareket sadece ‘siyasal organizasyon’
olma yeteneğini kaybetmemiş, aynı zamanda ahlakını da yitirmiş.
Yani ‘Hocamız’, tam 30 yıl boyunca ‘ahlaklı gençler yetiştirmek’
için boşuna nefes tüketmiş.
***
Nereden mi çıkardım bu dramatik sonucu?
Çünkü Erbakan’ın etrafında sadakat çemberi oluşturan yüzde 3’lük
kitlenin içinde ‘Türkiye’nin en iyi küfür etmeyi beceren’
şahsiyetlerinin barındığını öğrenmiş bulunmaktayım.
Adamlar sadece ‘iyi küfür’ konusunda yetenekli değiller.
Aynı zamanda ‘Edilen küfür ne kadar okkalı olursa davaya hizmetin
sevabı o kadar büyük olur’ anlayışıyla hareket ediyorlar.
Motivasyonu sağlayan örnek cümleler şunlardır:
‘Ne! Ahmet Hakan adlı dönek, Erbakan hocamızı eleştirme cüretinde
mi bulunmuş! Tamam, adama ne kadar okkalı küfür edersek İslam
davasına o kadar hizmet ederiz, Allah sevabımızı artırır ve cennete
gideriz.’
Asla yadırgamıyorum.
Çünkü Erbakan’ın ‘masum imam’ olduğu anlayışından hareket eden bir
zihniyet dünyasının gelip dayanacağı yer burasıdır.
Bu noktada ‘bir eleştiri yazısını saygıyla karşılamak’ ya da
‘eleştiriden yararlanarak gelişmek’ten bahis açmak faydasız bir
uğraştır.
***
O zaman ‘Nerede batıldıysa oradan çıkılır’ anlayışından hareketle
Erbakan Hocamıza bir çağrıda bulunalım.
Saygıdeğer Hocam...
Eğer şu küfür meselesini en az ‘yeni bir dünya kurmak’ kadar
ciddiye alıyorsanız, sadık bağlılarınızdan bana gelen mesajları
size gönderebilirim.
Nezaketiniz ve kibarlığınız o ayıp cümleleri okumanıza engel
olacaktır, biliyorum.
Ama lütfen kendinize ‘bıçkın bir danışman’ tayin edin.
Sizin adınıza mesajlara o baksın.
Belki bu etütten sonra ‘Fetih Günü’ kutlamalarına son verip, derhal
Anadolu’da ‘Peygamber ahlakıyla ahlaklanmak’ ya da ‘Peygamberimiz
hiç kötü söz söylemedi’ başlıklı konferanslar dizisine
başlayabilirsiniz.
***
NOT: ‘Cemaat’ten gelen mesajlar içinde ‘en kibarı’ olmayı hak
edeninde şöyle bir çıkış var: ‘Baban yaşındaki adamı eleştirmekten
utanmıyor musun?’ Bu eleştiriyi yazan ‘Milli Görüşçü’ kardeşime
sadece şunu hatırlatmak isterim:
Sevgili kardeşim... Zamanında dedeniz yaşındaki Ecevit’e
söylenmedik söz bırakmadığınızı ne çabuk unuttunuz.
Şunu bilin ki ‘eleştiri hakkı’ yaşta değil akıldadır.