Ahmet Davutoğlu'ndan tampon bölge

Abone ol

Başbakan Ahmet Davutoğlu, uçuşa yasak ve güvenli bölge talepleri ile ilgili konuştu: "Türkiye'nin bölge talebi kesinlikle askeri tampon bölge ile karıştırılmamalıdır."

Başbakan Ahmet Davutoğlu, uçuşa yasak ve güvenli bölge talepleri ile ilgili konuştu, "Askeri bir tampon bölge talebinde değil, sivil halk için insani gerekçelerle güvenli bölge talebinde bulunuyoruz" dedi.

BÖLGE TALEBİ TAMPON BÖLGE TELEBİYLE KARIŞTIRILMAMALI

Davutoğlu, Türkiye'ye ziyaret gerçekleştiren Singapur Başbakanı Hsien Loong Lee ile Başbakanlık Merkez Bina'da ortak basın toplantısı düzenledi.

Davutoğlu, uçuşa yasak ve güvenli bölge talepleri ile ilgili olarak değerlendirmede bulunarak "Türkiye'nin bölge talebi kesinlikle askeri tampon bölge ile karıştırılmamalıdır. Türkiye kendisi için askeri bir tampon bölge talebinde değil, sivil halk için insani gerekçelerle güvenli bölge talebinde bulunuyoruz. Haklı kaygılarımız var. Türkiye'nin bu kaygıları giderilmeden herhangi bir şekilde bizim için risk oluşturacak bir çaba içine girmesini kimsenin beklememesi icap eder" dedi.

Açıklamaların ardından Davutoğlu ve Loong Lee, basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

NE GEREKİYORSA YAPILACAK

Çözüm süreci ile ilgili sorulan bir soru için Başbakan Davutoğlu, "Her zaman vurguladım. Tekrar vurgulamak istiyorum. Çözüm süreci kamu düzenini alternatif değildir. Çözüm sürecinin arkasına saklanarak veya bahane edilerek kimse kamu düzenini bozma hakkına sahip değildir. Yarın 15 günde bir düzenli olarak yaptığımız çözüm süreci toplantısını tekrar arkadaşlarımızla birlikte yapacağız. Çözüm sürecine bağlılığımız ve çözüm süreci konusundaki kararlılığımız devam etmektedir. Kimsenin bundan tereddütü olmasın.

Kimsenin bundan da tereddütü olmasın. Kamu düzeninin Türkiye'de sağlanması için ne gerekiyorsa yapılacak. Kamu düzenini tehdit eden ne varsa ona karşı da tepki aynı anda gösterilecek. Aksi tekdirde çözüm sürecini sürdürmek de mümkün hale gelmez. Kamu düzeni çözüm sürecinin alt yapısını hazırlar" diye yanıt verdi.

TAHAMMÜL GÖSTEREMEYİZ

Hakkari, Dağlıca'ya yapılan taciz atışları hakkında değerlendirmede bulunan Davutoğlu, "Dün Hakkari'de yaşanan Dağlıca etrafında çok ciddi taciz atışları söz konusu oldu. Dağlıca'daki karakolumuza yönelik tacizler söz konusu oldu. Bunlara bizim tahammül göstermemiz taviz vermemiz mümkün değil. Silahlı kuvvetlerimiz gerekli tedbirler aldılar. Bundan sonra da çözüm sürecinde süreklilik ve kararlılık isteniyorsa herkes kamu düzenine saygıda kusur etmeyecek. Çözüm sürecinde kararlılığımız sabittir. Bu konuda yol haritamızı tespit ettik. yeni adımlar atma konusunda kararlılığımız var" dedi.

FİNANSAL YAPIMIZ ÇOK GÜÇLÜ

Ortadoğu bölgesinin her zaman kritik olduğunu belirten Davutoğlu, "Ortadoğu bölgesi ve Türkiye'nin etrafındaki bölge sadece son yıllarda değil hep kritik oldu. Türkiye bütün krizli dönemleri siyasi istikrarı ile aşmasını bildi. Özellikle son 12 yılda Türkiye çok sağlam bir istikrar ve ekonomik grafik sergiledi. Finansal yapılarımız dünyanın en güçlü yapılarından birisi. Çevremizde krizler yaşanırken dünya küresel krizin sarsıntılarını hissederken ekonomik kriz Türkiye'de etkide bulunamadı. Aksine Türkiye istikrarlı büyümesini sürdürdü. Türkiye geleceği öngörülebilir yatırımcıyı teşvik eden yasal düzenlemeleri mevcut bir ülke olarak her zaman yatırımcılar için cazip hale geldi" ifadelerini kullandı.

HİÇBİR ZAMAN ÖYLE BİR TALEPTE BULUNMADIK

Eğit-donat olarak tabir edilen Suriyeli ılımlı muhaliflerin eğitilmesi ve donatılması konusundaki yasal dayanağın ne olduğu ve uçuşa yasak bölge ile güvenli bölgenin durumu sorulan Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Türkiye'nin bölge talebi kesinlikle askeri tampon bölge ile karıştırılmamalıdır. Hiçbir zaman böyle bir talepte bulunmadık. Talep ettiğimiz husus bu saldırılardan kaçan zavallı masum Suriye halkının sığındığında kendini emin hissedeceği bölgelerin ihdas edilmesidir. Biz bunu 2011'de krizin tırmandığı günlerde teklif ettik. Eğer o zaman bu bu güvenli bölgeler ihdas edilseydi bu kadar çok Suriyeli Suriye dışından mülteci durumuna düşerek çıkmış olmazdı. Hava operasyonları devam ederken güvenli bölge olmazsa uçuşa yasak bölge olmazsa bir müddet sonra çok daha büyük göç dalgalarının komşu ülkelere gitmesinden kaygı duyuyoruz.

HAKLI KAYGILARIMIZ VAR

Türkiye kendisi için askeri bir tampon bölge talebinde değil. Sivil halk için insani gerekçelerle güvenli bölge talebinde bulunuyoruz. Mülteci sorununun da ancak ve ancak böyle çözülebileceği kanaatindeyiz. Havadan gelecek bu tür saldırılara karşı sivil halkın korunması şart. Bunlar Türkiye'nin aklına gelen afaki fikirler değildir. Haklı kaygılarımız var. Türkiye'nin bu kaygıları giderilmeden herhangi bir şekilde bizim için risk oluşturacak bir çaba içine girmesini kimsenin beklememesi icap eder. Bu Kobani başta olmak üzere akraba toplulukların olduğu bölgelere yardım etmeyeceğiz anlamına gelmez. Bu yardımı yapıyoruz yapmaya devam edeceğiz"

Günün Önemli Haberleri