Ahmet Atakan’ın ailesi: “Düşme nedeni bilinmiyor”
Abone olAntakya’da hayatını kaybeden Ahmet Atakan’ın ölüm nedeniyle ilgili tartışmalar sürerken, İçişleri Bakanı Muammer Güler bugün “Polisin herhangi bir müdahalesi konusunda da bir tereddüt yok” dedi.
9 Eylül akşamı Antakya’da hayatını kaybeden Ahmet Atakan’ın ölüm nedeniyle ilgili tartışmalar sürerken, İçişleri Bakanı Muammer Güler bugün “Polisin herhangi bir müdahalesi konusunda bir tereddüt yok” dedi.
Ancak Atakan’ın ailesi polisin müdahalesi olmadığı konusunda henüz ikna olmuş görünmüyor.
Güler bugün yaptığı açıklamada, dün yerel bir televizyon kanalında yayımlanan görüntülerin Atakan’ın düşme sonucu hayatını kaybettiğini açıkça ortaya koyduğunu söyledi.
İçişleri Bakanı, ellerindeki verilerin yanı sıra araştırma da yürütüldüğünü, olayla ilgili bir müfettiş görevlendirildiğini belirtti.
Ahmet Atakan'ın ailesi dün yayımlanan görüntüler ile Emniyet görüntülerinin saat ve yer itibarıyla birbirini tuttuğunu, ancak düşmeye neden olan şeyin araştırılması gerektiğini söylüyor.
Aile aynı zamanda kanalın sahibinin tanıdıkları olduğunu ve görüntü yayımlanmadan önce kendilerine kaydın izletildiğini de teyit ediyor.
Görgü tanıkları, Ahmet Atakan’ın başından gaz kapsülüyle vurulduğunu ve yüksekten düşmesinin söz konusu olmadığını savunuyordu. Ön otopsi raporunda ise düşme ihtimaline işaret edilmişti.
Dün akşam geç saatlerde, yerel HRT Akdeniz kanalının yayımladığı görüntülerde ise Ahmet Atakan olduğu belirtilen bir kişinin yüksek bir noktadan düştüğü görülüyordu.
Hatay Cumhuriyet Başsavcısı Bestami Tezcan dün yaptığı açıklamada otopsi tutanağına göre, "omurilik kopması, beyin kanaması ve iç organ yaralanmasından gelişen iç kanama" tespiti yapıldığını söylemişti.
"Düşmenin nedeni araştırılmalı"
Antakya’nın Pınarbaşı mahallesindeki evlerinde konuştuğumuz Ahmet Atakan'ın ağabeyi Süleyman, 23 yaşındaki kardeşinin gaz kapsülünün yukarı doğru gelmesiyle düşmüş olabileceğini söylüyor ve ekliyor: “Düşüşü normal bir düşüş değil. Bir yerden savrulmuş gibi düşüyor.”
Amcası Nevzat Atakan da aynı fikirde... "Düşüş şekli o anda kendinde olmadığını gösteriyor. Bir çuval gibi düşüyor. İnsan can havliyle bir gayret gösterir. Ne olursa olsun bu bir takdiri ilahi değildir."
Ahmet Atakan’ın babası da darbe ihtimalini yüksek buluyor. "Bir yerden darbe almıştır. Çıta gibi çocuktur. Dinamik biri. Çok güçlü biri. Ben biliyorum evladımı." diyor.
Amcası, arkadaşlarından birinin itmesi gibi bir ihtimal olmadığını söylüyor ve bazı dükkânların görüntü kayıtlarının henüz gelmediğini belirtiyor.
Aile, soruşturmanın açılması ve ayrıntılı otopsi raporunun gelmesiyle durumun aydınlığa kavuşacağını umut ediyor.
"Neyin destanını yazdılar?"
Süleyman Atakan ise ölüme neden olan asıl faktörün polis müdahalesi olduğunu söylüyor.
Edirne’de yaşayan Atakan, orada da pek çok kişinin eylem yaptığını ancak polis müdahalesi olmadığını belirtiyor ve ekliyor: “Halk polisi, emniyeti alkışladı. Ne olursa olsun benim kardeşim devlet terörüne kurban oldu. O baskıya kurban oldu. Polis çekilsin bakalım, kim ölüyor?”
Atakan'ın babası da polis müdahalelerini ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı eleştiriyor. "Neyin destanını yazdılar? Kime karşı yazıyorlar? Bizim vergilerimizle mi destan yazıyorlar?" diye soruyor.
Başbakan Erdoğan, Gezi eylemleri sırasında 24 Haziran’da yaptığı bir konuşmada, "Polisimiz demokrasi testinden başarıyla geçmiştir. Adeta bir kahramanlık destanı yazmıştır." demişti.
Haziran ayında, Antakya’daki Gezi eylemleri sırasında 22 yaşındaki Abdullah Cömert hayatını kaybetmişti.
Ahmet Atakan, Cömert'in ölümünün faillerinin bulunması ve ODTÜ'deki olayların protesto edilmesi için yapılan gösteri sırasında hayatını kaybetmişti.
Ahmet Atakan, kalabalık bir cenaze töreninin ardından dün toprağa verilmiş, ölümü Antakya'nın yanı sıra İstanbul, Ankara, İzmir başta olmak üzere farklı illerde protesto edilmiş, protestolara polisin müdahalesi söz konusu olmuştu.