Ahmet Altan'dan pişmanlık cevabı
Abone olBayoz davasını savunan yazar Ahmet Altan, kendisine yönelik eleştirilere yine sert çıktı.
Gazeteci yazar Ahmet Altan, "hata yaptığını kabul et",
pişmanlığını dile getir" çağrılarına tepki gösterdi.
Balyoz davasını savunduğu için bazı çevrelerin eleştirilerine Altan, "Balyozcuların yaptıkları o korkunç konuşmaları, Ergenekon’un öldürdüğü binlerce insanı yok sayıyorlar" diye yanıt verdi.
Mehmet Baransu'nun tutuklanması sonrası Cumhuriyet'e yazdığı yazıda Altan'ın "O planları ben yayınladım. Ben buradayım. Ne konuşacaksanız benimle konuşun" demesi çok konuşulmuştu.
AHMET ALTAN DOĞAN MEDYASINA FENA SAYDIRMIŞ
Altan, son yazdığı ‘Ölmek Kolaydır Sevmekten' adlı roman üzerine
cemaatin gazetesi Zaman'a verdiği röportajda kendisine yönelik
eleştirilere böyle cevap verdi:
BARANSU'YU HAKSIZ YERE TUTUKLAMALARI ÖFKEMİ DAHA ARTIRIYOR
Bugün size yapılan saldırılara ve boykot girişimlerine bakınca gazeteciliğin romancılığınıza zarar verdiğini düşünüyor musunuz?
Evet, o anlamda verdi, doğal okurum olacak pek çok insan, gazeteci olarak düşüncelerimden ve yaptıklarımdan dolayı düşman oldu.
Bu düşmanlığın arkasında “Ahmet Altan hata yaptığını kabul etsin” dayatması var galiba. Hata yaptığınızı düşünüyor musunuz?
Hata yaptığımı düşünmüş olsaydım özür dilerdim. Taraf Gazetesi’nde hatalar da yaptık ve derhal özür diledik. Ama hırsızlarla darbeciler el ele vererek gerçekleri saptırmaya kalktıklarında, yalancılar sürüsüne katılmam. Ben hayatım boyunca doğru olduğuna inandığımı söylemekten vazgeçmedim, bu yaşıma geldikten sonra hiç vazgeçmem. Onlar yalan söylüyorlar. Darbe olduğunu da, hırsızlık olduğunu da biliyorlar ama zorbalıkla bu gerçeğin inkâr edilmesi için insanlara baskı yapmaya uğraşıyorlar. Bunu bilmek beni daha da öfkelendiriyor. Baransu’yu haksız yere tutuklamaları da öfkemi daha artırıyor.
BİZ ERGENEKON DİYE 17 BİN KİŞİYİ ÖLDÜRENE DİYORUZ
Sanki toplumu askeri vesayet mücadelesinin boşuna olduğuna dair bir ikna çabası da var. Başa mı döndük?
17-25 Aralık’ta hırsızlar yakalanınca AKP kendine yeni bir ittifak aradı ve darbecileri buldu. Onlarla ittifak yapabilmek için kendi geçmişini inkâr etti. Hırsızlık cezasından kurtulmak için bu yola saptı ve iktidardaki muhafazakârların büyük bir kısmıyla, darbeciler bir araya gelince askeri vesayetle ilgili ‘her şey yalandı’ algısı yaratılmaya başlandı. Biz, Ergenekon diye 17 bin kişiyi öldürene diyoruz. Ergenekon yok diyenler binlerce faili meçhul cinayeti kimin işlediğini anlatsınlar da dinleyelim.
YARGIDAKİ HATALARI ERGENEKON'UN VARLIĞINI SAKLAMAK İÇİN KULLANIYORLAR
Peki yargı aşamasında hiç haksızlık olmadı mı?
Türkiye’de herhangi bir siyasi davada haksızlık yoktur diye baştan hüküm vermek yanlış olur. Yargılanma aşamasında çok büyük bir ihtimalle haksızlıklar oldu. Buradaki sahtekârlık iki ayrı gerçeği bir paket içine koymaları. Yargılamadaki hataları, darbeciliğin ve binlerce insanı faili meçhullere kurban eden Ergenekon’un varlığını saklamak için kullanıyorlar. Balyozcuların yaptıkları o korkunç konuşmaları, Ergenekon’un öldürdüğü binlerce insanı yok sayıyorlar. Balyoz darbelerinin ordunun kozmik odalarından çıktığından söz etmiyorlar. Orduya, “Bu belgeler sahteyse neden içindeki sahtekârları yakalamıyorsun?” diye sormuyorlar. “Balyoz da yoktu, Ergenekon da yoktu” diye bağırarak askeri vesayeti ve bugünkü iktidarın hırsızlığını aklamaya çalışıyorlar. “Balyoz da vardı, Ergenekon da vardı ama yargılamalar sırasında bazı insanlar haksızlığa uğradı.” dediklerinde aramızda bir tartışma kalmaz. O zaman sadece şu soruyu sorarım: “Neden bu ahlaksız hukuk sistemini değiştirmek için parmağınızı kımıldatmıyorsunuz? Neden hukuk sistemini daha da korkunç hale getiriyorsunuz?”