Ahmet Altan'dan ilginç sözler
Abone olYazar Ahmet Altan, soykırım iddialarına değindi. Yazar Türkler'i, Ermenileri kanlı bir yolculuğa çıkaranlar olarak gördü. Altan'ın eleştiri okları sadece bu ülkeye değildi.
Yazar Ahmet Altan, Frankfurter Allgemeine Zeitung Gazetesi’nde
çıkan yazısında Türkiye ile birlikte Avrupa’ya da dokundurdu. İşte
Ahmet Altan’ın yazısından bazı bölümler:
Ermenilerin ‘kanlı bir yolculukta ölümün kapısından
geçirildiğini’belirten Altan, ‘Avrupa’da ise siyasi cesaret, edebi
yetenekten daha çok alkış alıyor’ diye yazdı.
YAZAR Ahmet Altan, Frankfurter Allgemeine Zeitung Gazetesi’nde
Alman Yayıncılar Birliği’nin Barış Ödülü’ne layık gördüğü yazar
Orhan Pamuk’u konu alan bir yazı yazdı. İşte Ahmet Altan’ın
yazısından bazı bölümler:
‘Türkiye’nin en önemli yazarlarından biri dünyanın en prestijli
ödüllerinden birini kazandığında sizi Almanya’dan arayan birisi, bu
ödülün Türkiye’de nasıl karşılandığını, tepkilerin olumlu olumsuz
mu olduğunu soruyorsa ortada bir sorun var demektir.
Orhan Pamuk gibi Türkiye’nin en değerli yazarlarından biri Barış
Ödülü gibi bir ödülü aldığında neden insanların aklına Türkiye’nin
bunu bir dostluk mu yoksa düşmanlık mı olarak algıladığı sorusu
gelsin. Akla geliyor, çünkü bu soruların bir temeli var.’
KANLI YOLCULUK
‘Bugün Türkiye’de hemen hemen hiç kimse Pamuk’un edebi değerinden
kuşkuya düşmez. Eğer aldığı ödül bugün sorgulanıyorsa, eğer
Pamuk’un gerçekten hak ettiğine inandığım ödülünün üstüne bir gölge
düşüyorsa bunun sorumlusu edebiyat değil. Bunun sorumlusu,
Türkiye’nin gerçekleri kabul etme cesaretindeki eksikliği ile
Avrupa’nın edebiyatı fazlasıyla küçümseyen tavrı.
Türkiye, kendi tarihini çocuklarına yanlış öğreten bir ülke. Bu
ülkede hiçbir çocuk, bir vakitler Türklerin Ermenileri kanlı bir
yolculukta ölümün kapısından geçirdiğini okumaz okullarda.
Bir gün birisi bu gerçeği yalın bir şekilde söylediğinde ilk
tepkileri kaçınılmaz olarak ‘bu yalan’ diye bağırmak olur.
Bağırmakta haklıdırlar, çünkü kendilerine böyle bir şey hiç
söylenmemiştir. Bunu söyleyenin Türk düşmanı olduğuna inanırlar.
Birçok Türk’ün dünyanın Türklere düşman olduğuna inanmasının nedeni
kendi tarihleri konusundaki acıklı bilgisizlikleri, bu konularda
özellikle bilgisiz bırakılmalarıdır. Pamuk’un Ermeniler konusundaki
cesur açıklamalarına gösterilen tepkilerin bir nedeni budur.’
AVRUPA’NIN TAVRI
‘Diğer neden ise ne yazık ki Avrupalıların edebiyat sevgilerinde
son zamanlarda görülen üzücü eksikliktir. Avrupa, kendi
coğrafyasının dışındaki bölgelerden gelen yazarları, onların edebi
değerlerinden çok siyasi cesaretleriyle ölçen bir görüntü veriyor.
Siyasi cesaret, edebi yetenekten daha çok alkış alıyor.
Öyle tuhaf bir görüntüleri var ki, sanki Emile Zola Pakistanlı
olsaydı onun ‘Suçluyorum’ yazısını Germinal’den daha önemli
bulacaklardı. Hiçbir gerçek yazar siyasi cesaretinin edebi
değerinin önüne geçmesini istemez, bunu utanç verici bulur.
Ama bazen öyle acılarla karşılaşır ki yazarlar ellerinde olmadan
bir çığlık atarak insanların dikkatini çekmek, bu acıyı dindirmek
için insanların vicdanlarını harekete geçirmek isterler. Bunu
yapmak onların edebi değerlerini artırmaz, yapmamak da azaltmaz.
Onlar çaresiz kaldıkları için yaparlar bunu. Avrupa’nın
kulaklarının siyasi çığlıklara, edebiyatın zarif fısıltılarından
daha açık olması insanlarda bir kuşku yaratmaktadır.’
Kaynak: www.hurriyetim.com.tr