"Yeni Medya" kızıyor Ahmet Altan'a, Başbakan Erdoğan'a
"haksızlık" yapıyor diye!
Haksız değiller!
Ama...
Ahmet Altan, yakın geçmişte "yol arkadaşlığı" yaptığı "Yeni
Medya"nın kalemlerine aldırış etmiyor. O daha çok, "Din" ve "İslam"
üzerinden yapılan haksızlıkları dile getiriyor.
Bu taraftan baktığımızda...
Ahmet Altan da haksız değil!
***
Peki...
Bunun orta yolu yok mu?
Yok!
Taraflar birbirlerine bilenmişler bir kere...
"İnceldiği yerden kırılsın" havası hakim!
Benim görüşüm...
"Yeni Medya"nın bu kavgada mağlubiyet tadacağı yönünde...
Çünkü...
Ahmet Altan'ın, "Din" ve "İslam" üzerine kurduğu cümlelerin her
satırı altına imza atılacak cinsten..
Yapılan yanlışları yapanların diliyle konuşuyor Ahmet Altan...
Diyor ki:
- Sen Mü'minsin, böbürlenme!
***
Böbürlenme dedim de...
Sevgili babamdan dinlediğim İslam alimlerinden Muhammet İbn-i
Semmak Abbasi ile halifelerden birinin sohbetini hatırladım.
Halife, bir bardak su içerken, İbn'i Semmak''a "Bana öğüt ver"
ricasında bulunuyor. İbni Semmak, "Sen şiddetli susuzluğa
yakalandığın vakit, bu suyu sana bütün servetin karşılığında
verecek olsalar ne yapardın?" sorusuyla öğüt isteyen Halife'ye
cevap veriyor.
Halife, bu uğurda bütün servetini feda eder ihtiyacı olan suyu
alacağı söyleyince, İbn-i Semmak can alıcı sözlerini
söyler:
- O halde, bir bardak su değerinde olan servetinle sakın
böbürlenme!
***
Ne alaka?
Kimi arkadaşlar, iktidar sarhoşluğu ile böbürleniyorlar ve etrafa
resmen terör estiriyorlar. İbn-i Semmak ile Halife'nın arasında
geçen bu sohbeti bu yüzden hatırlattım.
Yalan!
Dolan!
Hile!
Riya!
İftira!
Gıybet!
Bunların hepsi "İslam"da yeri olmayan şeyler!
Ama...
Ahmet Altan'ın dediği gibi, arkasına iktidar gücünü alan sözümona
"dindarlar"ın yemediği halt kalmamış... Tehdit, şantaj, ayak
oyunları, çalma, çırpma, kul hakkı, ne ararsan var!
Birileri bir şeyler yazınca da...
Ahmet Altan'a yaptıklarını yapıyorlar!
Ben size bir şey söyleyeyim mi!
Ahmet Altan bir ateist olmasına rağmen, bunlardan daha çok
dindar!
Hiç olmazsa, gıybet yapmıyor, hiç olmazsa, çalmıyor çırpmıyor, hiç
olmazsa iftira atmıyor, karalamıyor, hiç olmazsa kul hakkı yemiyor.
Tüm bunları yapmamasına rağmen, asıl yapmaması gerekenlere de
dindarlık dersi veriyor!
Şimdi soruyorum...
Gerçek dindarlık hangisi?