Ahmedinejad İsrail'e ateş püskürdü
Abone olİstanbul'da yapılan Asya Güvenlik Zirvesi'nde konuşan Ahmedinecad'ın gündeminde Gazze ve nükleer kriz vardı.
İran Cumhurbaşkanı
Mahmud Ahmedinejad, İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere
saldırısı için ''Hak ve batıl arasındaki tarihi bir savaş''
nitelemesini kullandı ve her zaman kazananın Hak olduğunu
söyledi.
İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad "Uranyum takas
anlaşması ABD'ye fırsattı, fırsatlar tekrar etmeyecek"
dedi.
Asya'da İşbirliği ve Güven Artırıcı Önlemler Konferansı (AİGK/CICA)
3. Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi dolayısıyla İstanbul'da
bulunan Ahmedinejad, Ceylan Intercontinental Otel'de basın
toplantısı düzenledi.
Köklü bir kültüre, çalışkan ve devrimci bir halka sahip Türkiye'de,
önemli pozisyonlarda etkili kişilerin bulunduğunu belirten
Ahmedinejad, ''Buradan tüm Türkiye halkına selamlarımı yolluyorum.
Yüce Allah'tan onlar için sağlık, başarı ve izzet diliyorum''
dedi.
İran-Türkiye halk ve hükümetlerinin
tarihi geçmişe dayalı dostluğu bulunduğunu ifade eden Ahmedinejad,
iki ülkenin çeşitli alanlarda ve uluslararası arenada yan yana
durduğunu söyledi.
Bugünlerde dünyada insanların biraz sorun yaşadığını belirten
Ahmedinejad, şöyle devam etti:
HALKLAR ARTIK UYANMIŞTIR
''Barış kervanına (Gazze'ye yardım götüren gemilere) yapılan
saldırı, gerçekte tüm insanlığın duygularını etkilemiştir. Saldırı,
sadece bir yardım gemisine yapılan saldırı değildir. Saldırı, çok
büyük gerçekleri göz önüne sermiş oldu. Bu olay şunu gösterdi ki,
halklar artık uyanmıştır, zalimin, zulmün karşısında duruyor. Bu
olay, milletin temiz duygularının hala ayakta olduğunu, insanlığın
hala yaşadığını, mürüvvetin ve delikanlılığın hala var olduğunu
gösterdi. Bu olay, bazı mazlumların kendi evlerinde kuşatma altında
olduğu, evlerinde tankların, uçakların, tabancaların saldırısına
uğradığını, aynı zamanda sudan, yemekten, ilaçtan ve tüm
gereksinimlerinden mahrum kaldıklarında onların yardımına
koşulduğunu gösterdi. Yardım gemisi, sadece mazlum Gazze halkı için
değil, insanlığın özgürlüğü için yapılan bir eylemdi.''
Ahmedinejad, ünlü İranlı şair
Sadi'nin bu olay hakkındaki ''İnsanlar birbirlerinin parçalarıdır.
Tüm insanlar vücudun çeşitli organlarıdır, yaratılışta hepsi aynı
yerden gelmiştir. Bir organ acı çekerse, diğer organlarda da
rahatsızlık olacaktır. Dünyanın bir tarafında zulüm yapılıyorsa
vücudun diğer organları da yerinde duramaz'' şeklindeki görüşlerini
anımsattı.
''SALDIRI SİYONİST REJİMİN ŞİDDET HUYUNU
GÖSTERDİ''
Saldırının, ''siyonist rejimin şiddet huyunu gösterdiğini''
belirten Ahmedinejad, şöyle konuştu:
''Siyonist rejim, insani değerlerin hiçbirini tanımıyor. Siyonist
rejim özgürlük, kaderini seçme, yasalar, uluslararası hukuk,
insanların kişiliği ve özgürlüğü gibi hiçbir değer tanımıyor. 30
yıl boyunca İran halkı bu gerçeği
her zaman dünyaya haykırdı. Siyonizm rejimi, tehdit, öldürme,
tecavüz ve güvensizlik ortamını oluşturmak için bölgeye
konuşlandırılmıştır. Özgürlük gemisine yapılan saldırıda bu
özelliklerini gördünüz. Siyonist rejim, ABD gibi büyük devletlerin
desteğiyle hukuk ve yasaları ayaklar altına almıştır. Siyonist
rejim, hiçbir ülke ve halkın değerini tanımıyor. Ne halkların
hukuklarını ne özgürlüklerini tanıyor.
Bu sahnede iki taraf da kendini açıkça gösterdi. Bir tarafta
insanlığın temiz duyguları vardı, insanlığın bayrağı vardı. Allah'a
tapanlar, aşk, sevgi, barış, özgürlük ve güvenlik. İnsan kendi
türünden insanlara yardım göndermek ister. Diğer tarafta ise
şiddet, vahşet, nefret, savaş, esaret, siyonist rejimin şeytani
çığlıkları, yalan, hile ve kirlilik vardı. Diğer tarafta
şeytanların bayrağı vardı. Bu Hak ve batıl arasındaki tarihi bir
savaştı. Her zaman Hak kazanmıştır.''
Ahmedinejad, tüm dünya halkına başsağlığı ve geçmiş olsun dileğinde
bulunarak, ''Şüphesiz bu yolun sonu değildir, belki bir yolun
başlangıcıdır. Tabanca ve bombaların zoruyla, bazı ülkelerin
yardımıyla bir yardım gemisinin önüne geçebildilerse yakın
gelecekte yüzlerce, binlerce kervan çeşitli noktalardan harekete
geçecek, Gazze'ye ve insanlığa özgürlük, barış, sevgi ve aşk hediye
edecektir'' diye konuştu.
Türkiye'ye, halkının yaptığı insani duruş, hükümete de halkının
hareketinden dolayı teşekkür etmek için geldiklerini ifade eden
Ahmedinejad, ''Biz buraya bölgesel bir toplantıya katılmak için
geldik. Buraya kendimizin ve İran
halkının her zamanki sloganı olan barış, güven ve sevgi ortamı
oluşturmak için geldik.''
Bir gazetecinin, ''Türkiye ve Brezilya arasındaki işbirliği için
ne düşünüyorsunuz'' sorusu üzerine Ahmedinejad, Türkiye, Brezilya,
İran ortak oturumunun, basit bir
sorunu çözmekten öte olduğunu ifade ederek, ''Atom programını çözme
dışında bu bir yolun başlangıcıdır'' dedi.
Bunun dünya ilişkilerinde bir değişimi gösterdiğini belirten
Ahmedinejad, şöyle devam etti:
''Biz, yeni adaletli ve adil düzenler istiyoruz. Son 100 yılın
tecrübesi şunu gösteriyor ki; tek yönlü ilişkiler insanlığa,
adalete ve barışa karşı olmuştur. Ekonomide nasıl bir olay
yaşandığını gördünüz, siyasi alanda da görüyorsunuz. Tüm dünya
ihtilaf ve güvensizlik ortamına sahip. Bunun gibi bir düzen yolun
sonuna varmıştır ve biz yeni düzen ihtiyacını hissediyoruz.
Tahran'daki olay şunu gösterdi; Sadece Türkiye, Brezilya ve
İran değil, milletlerin ve
devletlerin çoğu varolan durum dışında değişiklik istiyor.
Tahran'daki toplantı, ABD ve müttefikleri için fırsat yarattı.
Umutluyuz ve umut ediyoruz. Bunu iyi değerlendirsinler. Fırsatlar
tekrar edilmeyecektir.''