Ahmedinecad gözdağı verdi

Abone ol

İranCumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad yaptığı konuşmada adeta dünyaya meydan okudu.

Uluslararası kamuoyunun nükleer programı durdurma çağrılarına kulak tıkayan İran yönetimi önceki gün başarıyla uranyum zenginleştirdiğini açıkladı. Böylece nükleer silah üretmekle suçlanan İran'ın önündeki son teknik aşama tamamlanmış oldu.

İran'ın muhafazakar Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad dün yaptığı konuşmada stratejik dengelerin tamamen değiştiğini vurgulayarak adeta dünyaya meydan okudu. Horasan Rezevi eyaletinde halka seslenen Ahmedinecad, "Koşullar artık değişti. Biz bugün nükleer bir ülkeyiz ve ülkelerle nükleer bir ülke olarak konuşuyoruz. Uranyum zenginleştirmeyi başararak nükleer kulübe dahil olduk" dedi.

"Korkularının içinde boğulsunlar"
ABD'yi "büyük şeytan" olarak tanımlayan İran lideri sözlerini şöyle sürdürdü: "Şu anda İran diplomasisi aktif bir dönemden geçiyor. İki günden beri dünya koşulları ve dengeleri İran halkı çıkarları doğrultusunda değişmiştir. Nükleer program konusunda geri adım atmayacağız. Müzakere masasına oturmayacağız. Nükleer enerji en doğal hakkımızdır. Bu Allah tarafından bize verilen bir hediyedir. Ama uluslararası kurallara göre hareket edeceğiz. Bizden korkanlar varsa korkularının içinde boğulsunlar!" Tahran'a acil bir ziyaret gerçekleştiren Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu Başkanı Muhammed El Baradey, programı durdurmaları için 28 Nisan'a kadar süreleri olduğunu hatırlattı. Ancak El Baradey girişimlerinde başarılı olamadı. İran Cumhurbaşkanlığı, El Baradey'e "Faaliyetleri askıya almayacağız" mesajı iletti.

"16 gün içinde bomba yapabilir"
Bu gelişme ABD ve İran'ı müzakere masasına oturtmaya çalışan AB ülkelerinde alarm çanlarının çalmasına yol açtı. "ABD'nin gizli başkanı" olarak anılan Beyaz Saray başdanışmanı Karl Rove, "Biz de bu işi diplomatik yollarla çözmek istiyoruz. Ancak karşımızda 'Ben BM'de konuşurken bana nur indi. Herkes çıt çıkarmadan beni dinledi' gibi laflar eden bir adam var. Ahmedinecad'ın akli dengesi yerinde değil. Diplomatik çözüm çok zor" dedi. Dışişleri Bakanlığı'nın Nükleer Silahlardan sorumlu yetkilisi Stephen Rademaker, İran'ın zenginleştirme faaliyetini 30 bin sentrifüje yayması durumunda 16 gün içinde atom bombası üretecek güce sahip olacağını ileri sürdü.

Rusya Tahran'a verdiği desteği çekti
İran'ın barışçıl nükleer programına verdiği desteği önceki gün çeken Rusya, Tahran'a "Krizi önlemek için geri adım atın" mesajı gönderdi. Fransa "Çıkmaz sokağa gidiyoruz" dedi. Ancak ateşle oynayan İran Cumhurbaşkanı Ahmedinecad, Moskova'nın çağrısına da kulak tıkadı. Şimdi gözler Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 29 Nisan'da İran'a ilişkin alacağı karara çevrildi. Irak operasyonunu BM'de veto eden Fransa, Almanya ve Rusya'nın şimdi İran'a karşı ABD'nin yanında olduğunu dikkate alan siyasi gözlemciler Tahran'a yaptırım kararı çıkmasına kesin gözüyle bakıyor.

İran dünyaya kafa tutuyor
ABD, İran'ın nükleer programı için "Kitle imha silahı amaçlı" dediğinde akıllara Irak ve Saddam Hüseyin geldi. Irak Savaşı konusunda Fransa, Rusya ve Almanya'yı karşısına alan ABD bu kez farklı bir pozisyona sahip. İran, Irak'tan farklı olarak çözüm istemez tavırlarıyla tüm Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin daimi üyelerini karşısına aldı.

Rusya: Krizin aşılması için İran'a, "Gel uranyumu benim topraklarımda zenginleştir" teklifini yaptı. İran önce kabul, sonra çark etti. Rusya dün uranyum zenginleştiren İran'ı kınadığını açıkladı.

Fransa: İran'la pazarlıklara AB adına öncülük etti. Sonunda pes etti. "İran BM'nin uyarılarını dinlemezse yaptırım kaçınılmaz" dedi.

Almanya: Irak operasyonunu veto eden Almanya'nın yeni lideri Angela Merkel, "İran'a karşı yaptırım kaçınılmazdır" dedi.

En büyük destekçisi
İran'a nükleer krizde destek veren ülkelerin sayısı bir elin parmaklarını geçmiyor. En büyük destek Libya lideri Kaddafi ve Venezuela lideri Hugo Chavez'den geliyor.

5 soruda nükleer kriz
1. Batı dünyası İran'ın nükleer programından neden endişe duyuyor?
İran, 2000'lerin başında Nükleer Silahsızlanma Anlaşması (NPT) çerçevesinde 9 santral inşa ederek nükleer enerji üretmeye başladı. Fakat 2003'te Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (UAEK) İran'ın 18 yıldır gizli bir programla uranyum zenginleştirdiğini tespit etti. Başta ABD olmak üzere Batı dünyası İran'ın nükleer silaha sahip olmak için uranyum zenginleştirdiğini öne sürdü. İran bu suçlamayı kabul etmedi. Ama UAEK'nın çağrısına uyup faaliyetlerini askıya aldı.

2. İran ve ABD arasında nükleer kriz ne zaman nasıl başladı?
Avrupa Birliği 2003'ten itibaren İran'la 2.5 yıl boyunca nükleer program konusunda müzakerelerde bulundu. İran'a 3'üncü bir ülkede nükleer yakıt üretip kendi santrallerinde kullanmasını önerdi. Çözüm için Ruslar "Gelin topraklarımızda uranyum zen-ginleştirin. Size tüm teknolojimizi sunuyoruz. Çıkan yakıtı dilediğiniz gibi enerji üretiminde kullanın" dedi. Amaç İran'ın silah teknolojisine sahip olmasının önlenmesiydi. Ancak İran öneriyi reddetti. Ve kriz başladı.

3. İranlılar nükleer programın meşruiyetini nasıl savunuyor?
Tahran, nükleer programın barışçıl olduğunu vurguluyor. UAEK'nın denetiminde uranyum zenginleştirme faaliyetini kendi topraklarında sürdürmek istiyor. Çünkü uranyumun dışarıdan üretilmesinin stratejik olarak sakıncalı ve ABD'nin kontrolünde olacağına inanıyor. İran ayrıca bölgede İsrail'in de nükleer silahlara sahip olduğunu hatırlatıp "Önce İsrail silahtan arındırılsın, sonra bizim programımızı eleştirin" diyor.

4. Peki İran yönetimi gerçekten nükleer silaha sahip olabilir mi?
ABD ve Batılı istihbarat kaynakları İran'ın 2 yıl içinde nükleer silah geliştirebileceğini söylüyor. İngiliz Stratejik Araştırmalar Enstitüsü ise İran'ın ancak 15 yılda atom bombasına sahip olabileceğini açıkladı.

5. Bundan sonra ne olacak? BM ne zaman harekete geçecek?
BM Güvenlik Konseyi 29 Mart tarihli kararla UAEK'ya son raporu için 30 gün süre verdi. 29 Nisan'da gelecek raporda İran'ın uranyum zenginleştirmeye devam ettiği vurgulanırsa yaptırım kararları çıkacak. Yaptırımlar arasında İranlılar'a ABD ve AB'ye seyahat kısıtlaması, İran'ın yurtdışındaki malvarlıklarının dondurulması ve ticari ambargo var.

Kaynak: www.vatanim.com.tr

Günün Önemli Haberleri