'Ahlaki değerler' Bush'u başkan seçti
Abone olABD Başkanı George Bush'un galibiyetinde özellikle 'ahlaki değerlerin korunması ve muhafazakar kitlenin' tutumu etkili oldu. Peki Bush'un başarısında yatan neden ne?
ABD, bu seçimde daha da sağa kaydı ABD Başkanı George Bush'un
galibiyetinde özellikle 'ahlaki değerlerin korunması ve muhafazakar
kitlenin' tutumu etkili oldu. Amerika Birleşik Devletleri'ndeki
başkanlık seçiminin galibi George W. Bush, ikinci dört yıl için
Beyaz Saray'da. Başkan Bush, kongredeki ağırlığını da artırdı.
Kritik kararlarda daha rahat olacak Bush yönetiminin iç ve dış
siyasette izleyeceği yol tartışılıyor. Bush sadece muhafazakar
kesime yönelik mi çalışacak yoksa ikiye bölünmüş ABD'yi kucaklamaya
mı çalışacak? George Bush, ikinci kez seçilmeyi başardı. Seçim
öncesinde konuşulanların aksine Bush'un zaferinin altında yatan
nedenler farklı. ABD, bu seçimde daha da sağa kaydı Irak savaşı ve
terör korkusu belli oranlarda etkili olsa da seçmeni özellikle de
muhafazakar seçmeni asıl motive eden, 'ahlaki değerlere' bakışları
oldu. ABD, bu seçimde daha da sağa kaydı. Ahlaki değerler, ekonomi
ya da ulusal güvenlikten daha önemli Bush'a yönelen seçmen kitlesi,
ahlaki değerle verdikleri önemi özellikle vurguluyor. Bush'a oy
veren seçmene göre, ahlaki değerler, ekonomi ya da ulusal
güvenlikten daha da önemli. Bush'un seçimi kazanmasında muhafazakar
tabanına yönelik politikaların etkisi büyük. George Bush,
muhafazakar seçmenden fire vermedi ve 2000 seçimine göre tabanını
genişletmeyi başardı. Bunun üzerine Bush, az da olsa diğer
kesimlerden de oy aldı. İlk kez oy kullananlar Cumhuriyetçilere
yaradı Bu seçimde ilk kez oy kullananlar ve rekor katılım da
beklentilerin aksine Demokratlara değil Cumhuriyetçilere yaradı.
Dört yıllık yeni dönem için Beyaz Saray'da kalmayı garantileyen
Bush, ipuçlarını zafer konuşmasında verdi. Başkan'a herkese el
uzatmak için ikinci şans Başkan, herkese el uzatmak için ikinci bir
şansa kavuştuğunu söyledi. Bu sözlerla Bush bir yandan seçimler
nedeniyle iyice kutuplara ayrılan ABD halkını yeniden birleştirmek,
dünyanın geri kalanıyla daha yakın ve paralel bir ilişki kurmaya
çalışacağı mesajı olarak yorumlanıyor. Dünyada da Bush'un
muhafazakar politikaları terk etmese de belli bir yumuşamaya
gideceği, ilk dönemde olduğu gibi kutuplaşmaktan kaçınacağı görüşü
hakim. Eğer ABD değil de dünyanın farklı bir noktasında yapılmış
olsaydı seçimi Bush'un kaybedeği de kesindi. Bush'un, şimdi
kendisine ve ABD'ye yönelik karşı tavrı kırmaya yönelik bir siyaset
izlemesi bekleniyor. Bush, kampanya boyunca neleri vurguladı? İç
politikaya gelince Bush, seçim kampanyası boyunca eşcinsel
evlilikleri, kürtaj ve kök hücre araştırmalarına karşı olduğunu, bu
konularda yasakçı politikalardan yana olduğunu özellikle
vurgulamıştı. Bush'un vaatlerini tutması bekleniyor. Bush'u ikinci
dönemde bekleyen öncelikli konular neler? Vergi indirimi,
ekonominin yeniden rayına sokulması, işsizlik oranının düzeltilmesi
ve istihdamın artırılması da Bush'u ikinci dönemde bekleyen diğer
öncelikli konular. Dış siyasetteyse fazla bir değişiklik
beklenmiyor. Bush'un daha yumuşak bir siyaset izlese de temelde ilk
dört yıldaki siyasetinden sapmayacağı görüşü hakim. Kabinede ne
gibi değişikliklere gidilebilinir? Seçim sonrası gündemdeki bir
diğer önemli konu da, kabinede yapılması beklenen olası
değişiklikler. Uzun süredir kulislerde konuşulan konu, Savunma ve
Dışişleri bakanları arasında dengenin yeniden sağlanıp
sağlanamayacağı. Aralarındaki gerginlik sık sık gündeme gelen
Savunma Bakanı Donald Rumsfeld ile Dışişleri Bakanı Colin Powell'ın
görevden ayrılacağı yolunda söylentiler var. Ulusal Güvenlik
Danışmanı Condoleezza Rice'ın da başka bir göreve kaydırılması
bekleniyor. Bu görevin Dışişleri Bakanlığı olabileceği konuşuluyor.
Seçimlere katılım oranı yüzde 60'a yaklaştı ABD başkanlık
seçimlerinde, 115-120 milyon civarında seçmen oy kullandı. Bu,
1964'ten beri en büyük rakam. Seçimlere katılım oranı yüzde 60'a
yaklaştı, en yüksek katılımsa 1960 seçimlerinde yüzde 63'le John F
Kennedy-Richard Nixon yarışında yaşanmıştı. Bush'la Kerry arasında
üç buçuk milyon oy fark oluştu. Bush yüzde 51'le yeniden seçilmeyi
başardı. Kerry ise yüzde 48'de kaldı. Bush'un oyları bir önceki
seçimde rakibi Al Gore'un yaklaşık 550 bin gerisinde kalmış,
başkanlığa Florida eyaletindeki yeniden sayım sonucu mahkeme
kararıyla oturabilmişti. Bill Clinton'ın yüzde 43'le başkanlığa
seçildiği hatırlanırsa Bush'un galibiyeti daha da netleşiyor. Bir
başka tespit ise Kerry ülkenin kıyı şeridi ve sanayi kentlerinde,
Bush'un ise muhafazakar ağırlıklı iç bölgelerde galip gelmesi
dikkat çekti.