Ahd ediyorum, Erdoğan'a bu soruyu soracağım!

AK Parti'ye oy vermeyen yüzde 50'nin nefret etmesini yadırgayabilir miyiz bu durumda? Bize yapılanların misli bu insanlara yapılıyor, küsmeleri, AK Parti'den uzaklaşmaları normal değil mi?

Hadi ÖZIŞIK hadi.ozisik@internethaber.com

Bülent Arınç haklı!

Yüzde 50 ne kadar AK Parti'ye ve Recep Tayyip Erdoğan'a sıkı sıkıya bağlıysa... Diğer yüzde 50 o kadar öfkeli, o kadar nefret ediyor. 

Neden?

BİR- Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın etrafındaki "Pargalılar"ın adeta terör estirmesi.

İKİ- Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın etrafındaki vicdan sahibi kişilerin yapılan zulme müdahil olmaması. 

Taktik şu:

"Beyefendi rahatsız!"

Erdoğan'ın Başbakanlığı döneminde de "Beyefendi rahatsız" silahı çok sık kullanıldı.  Değişen bir şey yok, "Beyefendi rahatsız" pespayeliği hâlâ devam ediyor çünkü.  Yıllardır bu söylem eyleme dönüştürülüyor ve kişisel meseleler Erdoğan'ın haberi olmadan, kine, nefrete ve zulme dönüşüyor. 

Erdoğan'ın başbakanlığı döneminde "Beyefendi rahatsız" silahı bana da doğrultuldu. TTNET'in Genel Müdürü Tahsin Yılmaz'ı arayıp, İnternethaber Yayın Grubu'na verilen reklamlardan Beyefendi'nin rahatsız (!) olduğunu söylediler. 

Aklı başında hiç kimse böylesi bir yalana tav olmaz. Beyefendi işi gücü bırakmış, bir sitede yayımlanan reklamlardan rahatsız olacak öyle mi? Bu rahatsızlığı yaşayan elbette Beyefendi'nin etrafındaki Pargalılar'dan biriydi. Benimle kişisel kavgası olan Pargalı, Tahsin Yılmaz'ı "Beyefendi rahatsız" silahıyla sindirmek istediyse de başarılı olamadı. Tahsin Yılmaz sormayı, soruşturmayı bildi çünkü. Sinmek yerine doğru bildiğini okudu ve telefondaki sesin sahibine gereken dersi vermeyi de ihmal etmedi. 

Mesele ben değilim!

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın adı kullanılarak, insanlara gözdağı veriliyor. Kiralanan tetikçiler aracılığı ile iktidar yanlısı veya karşıtı herkese inanılmaz baskılar yapılıyor. Hiçbir dönemde bu kadar pespaye iftiralar atılmadı kimseye. Abdulkadir Selvi gibi birini bile linç etti bu tetikçiler. Nagehan Alçı demokratik görüşünü açıkladı diye olmadık hakaretler işitti. 

Bugün yarın, "Beyefendi Nagehan'dan rahatsız" derlerse şaşırmam!

 dedi diye "hain" ilan edilmesi ise an meselesi!

Bugün Nagehan...

Yarın Abdulkadir...

Bir başka gün Rasim...

İkballerini korumak, geleceklerini garanti altına almak, koltuklarını sağlama almak için, besledikleri tetikçiler aracılığı ile terör estirenler, tam da Bülent Arınç'ın dediği gibi, AK Parti'ye oy veren yüzde 50'nin içinde olan kesimi bile küstürüyor, başka arayışlara sebep oluyorlar.. 

AK Parti'ye oy vermeyen yüzde 50'nin nefret etmesini yadırgayabilir miyiz bu durumda? Bize yapılanların misli bu insanlara yapılıyor, küsmeleri, AK Parti'den uzaklaşmaları normal değil mi?

Bu insanlar "baskı"dan yakındığında, itiraz edebiliyor muyuz? 

Vicdanımız, "hayır" dememize müsade ediyor mu? 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın adı kullanılıyor, "Beyefendi rahatsız" yalanıyla insanlar mağdur ediliyor. 

Mağduriyetler arttıkça, Arınç'n dediği kaçınılmaz oluyor işte!

Peki...

Erdoğan'ın isminin kullanıldığını kim biliyor?

Herkes!

Bir tek Erdoğan'ın haberi yok!

"Beyefendi rahatsız mı" gerçekten?

Bir tek Allah'ın kulu Erdoğan'a bu soruyu sormuyor.

Hal böyle olunca; meydan bunlara kalıyor!

Ama ahd olsun!

Ben Erdoğan'a bu soruyu soracağım...