Ağzınızın korkulu rüyası yirmilik dişler
Abone olYirmi yaş dişi, 7 yaşından 25 yaşına kadar gelişmektedir. 9 yaşında radyografilerde de görülmeye başlayan yirmi yaş dişi, 14 yaşında “kuron” denen üst bölgesinde oluşur.
Bu aşamada diş ya çıkış yolunu takip edip sürmesini tamamlar, ya da farklı bir yöne doğru kendine çıkış yolu yaratmaya çalışır. Problemler, bu aşamaların herhangi birinde oluşabilir...
Farklı yöne çıkan, gömülü kalan veya herhangi bir patolojiye sebep olan bu yirmiyaş dişleri, neden normal seyirlerinde süremezler? Aslında bu durumu açıklamak için zaman içinde bir çok farklı açıklama yapılmıştır. Bunlardan bir kaçına örnek vermek gerekirse;
• Diğer bir sebep ise diş genişliklerinin fazla, fakat çenedeki alanın az olmasıdır. Buna bağlı olarak diş sürmesini tamamlayacağı alana ulaşamaz.
• Gelişim sırasında oluşan sıkıntılar da bu sebeplerin içinde sayılabilmektedir.
Peki her yirmi yaş dişi çekilmeli midir? Veya hangi yirmi yaş dişi çekilmelidir?
Maalesef gömülü yirmi yaş dişi, genelde hastalarda çok ciddi problemlere sebebiyet verir. Örnek vermek gerekirse,
• Yarı gömülü yirmi yaş dişinin çevresinde oluşan iltihapın (perikoronitis) sebep olduğu, çok ciddi ağrı tablosu
• Çevre dişlerde çürük oluşumuna sebep olma
• Dişlerde sıkışıklık dolayısıyla şekil bozukluğuna yani ortodontik problemlere sebep olma
• Yirmi yaş dişi kaynaklı kist veya tümör oluşumuna zemin hazırlama
• Bulunduğu bölgedeki kemiği enfeksiyon benzeri oluşumlarla eritme
• Çene kırığına sebep olabilme
• Açıklanamayan ağrı tablosu , yirmi yaş dişlerinin oluşturabildiği problemlerin başında gelmektedir. Ama bu bütün risklere rağmen biz “Bütün yirmi yaş dişleri çekilmelidir.” gibi bir tespit yapılamaz.
Eğer bir yirmi yaş dişi sürmüşse ve aktif olarak kullanılıyorsa veya gömülü yirmi yaş dişi herhangi bir probleme ne hasta açısından ne de diş hekimi açısından neden olmuyorsa, çekimi zorunlu değildir.
Fakat gömülü olan bir yirmi yaş dişi ne yazık ki patlamaya hazır bir bomba gibidir. Yapılması gereken altı aylık düzenli kontroller için diş hekimine gidilmesi ve bu kontrollerde düzenli olarak yirmi yaş dişleri net olarak gösteren radyografiler alınmasıdır.
Yirmi yaş dişinin çekimine karar verilmesi durumunda, diş çekimi yapılacak alan sterilizasyon kurallarına uygun olarak hazırlanmalı, alana lokal anestezi uygulanmalı ve dişin çekimi cerrahi prensiplere göre uygun olarak yapılmalıdır.
Yirmi yaş dişi çekimi sırasında hastaların en büyük korkusu, herhangi bir ağrıyı hissetme düşüncesidir. Lokal anesteziler, beyin ile çekim alanı arasındaki sinir iletilerini bloke ettikleri için böyle bir olasılık, doğru uygulanmış bir lokal anestezi ile mümkün değildir. Fakat dokunma ve baskı duyusu sadece genel anestezi ile bloke olduğundan, hasta dokunma ve baskı duyusunu hisseder. Bu, ağrıyla çok karıştırılan bir duyudur. Bu sebeple hastanın ve hekimin bunun ayrımına iyi varması gerekmektedir.
Yirmi yaş dişinin cerrahi çekimi sonrası, reçete edilen ilaçlar düzenli ve zamanında kullanılmalıdır. Ağıza gelen kan kesinlikle tükürülmemelidir. 24 saat süreyle tütün ve tütün ürünleri tüketilmemelidir. Sıcak yiyecek ve içeceklerin tüketiminden kaçınılmalıdır. Operasyon sonrası o bölgeye yüzün dışından soğuk kompres uygulaması, operasyon sonra şişliği en aza indirecek bir durumdur.
Sonuç olarak düzenli Diş Hekimi kontrolü sizi bir çok sıkıntıdan erken teşhisle kurtaracaktır. Hastanın operasyon sonrası düzgün uygulacağı bir bakım en az doğru cerrahi teknik uygulanması kadar önemlidir.