Ağvada tatil keyfi!
Abone olİstanbulluların yazın hafta sonlarını geçirmek için gittikleri Ağva artık kış turizminden de payını alıyor.
Kente yakınlığı, doğal güzellikleri ile tercih edilen Ağva’da
ava çıkabilir, bisikletle gezebilir, ormanda dolaşabilir, güne köy
kahvaltısıyla başlayabilirsiniz. Ya da birçok genç çiftin yaptığı
gibi romantik bir hafta sonu için tercih edebilirsiniz. Tüm
otellerde şömine ve sıcak şarap servisi var.
Ağva’ya virajlı ama ağaçlarla dolu bir yoldan gidiyorsunuz. Yaz
aylarının yeşil rengi çam ağaçları sayesinde hálá korunsa da yerler
mevsimlik ağaçların sarı yapraklarıyla dolu. Hele bir de yağmur
yağıyorsa, yol boyunca toprağın kokusunu duyarak
ilerliyorsunuz.
Ağva yoluna düştükten kısa süre sonra İstanbul sanki çok
uzaklardaymış gibi geliyor. Tavsiyemiz, yola çıkmadan önce sıkı bir
kahvaltı etmeniz. Çünkü yazın yol üzerinde rastladığınız
gözlemecilerin neredeyse hepsi kapalı. İstanbul’a 100 kilometre
mesafedeki Ağva’ya otobandan 1.5 saatte ulaşabiliyorsunuz. Eğer
isterseniz aynı yolla Şile’ye gidip, oradan devam etmek de
mümkün.
İzmit’in Çat Tepesi’nden gelen Göksu ve Yeşilçay derelerinin
Karadeniz’e döküldüğü deltada yer alan belde, çam ormanlarıyla
kaplı. Öte yanda ise masmavi bir deniz uzanıyor.
Eğer kafanızı dinleyip, huzur bulmak istiyorsanız, ideal bir yere
geldiğinizi hissediyorsunuz. Ağva Otelciler Birliği Başkanı Galip
Nehir’e göre Ağva’ya gelmek için doğa, bitki örtüsü, hayvan ve
insanı sevmek gerek.
AV MERAKLILARI İÇİN İDEAL
Eğer ava çıkmayı seviyorsanız, Ağva kış aylarında bu spor için
ideal. Burada, yaban domuzu, ceylan, çakal ve birçok kuş türünü
avlayabilirsiniz. Tercihiniz balık tutmaktan yanaysa, yine doğru
yerdesiniz. Karadeniz’in nimeti balıklara oltanızı sallayıp,
rastgele demek mümkün. Beldedeki lokantalardan taze balık eksik
olmuyor ama siz kendi avladığınızı da pişirtebilirsiniz. Hatta
kendin pişir-kendin ye türü lokantalarda, avladığınız balıklarla
mangal keyfi bile yapabilirsiniz.
Kış olmasına rağmen deniz bisikletiyle derelerde dolaşmak, tekne
gezisine çıkmak, kanoya binmek yine de keyifli. Sıkı giyinmek ve
yağışsız bir gün seçmek koşuluyla elbette. Bize sorarsanız doğal
güzelliğin tadına varmanın en iyi yolu bisiklet gezileri ve
yürüyüşler.
ŞÖMİNE BAŞINDA SICAK ŞARAP
Bölgede kalabileceğiniz birçok tesis bulunuyor. Buraların
müdavimleri genç çiftlerden oluşan gruplar ve aileler. Eğer yağmur
ya da kara yakalanırsanız, nasıl vakit geçireceğim endişesine gerek
yok. Şömine başında hoş sohbetler sizi bekliyor. Yanınızda kutu
oyunlar götürebilirsiniz. Birçok otel odasında DVD bile var.
Otellerin çoğu Göksu Nehri kıyısında. Acqua Verde ve Riverside
otellerine Göksu Deresi’nden salla geçiliyor. Paradise Otel’e
gitmek için ise teleferik kullanılıyor. Sal ve teleferiğe binilen
noktalarda otoparklar var. Otellerde şömine başında sucuk ve
kestane partileri düzenleniyor. Bazı haftasonları canlı müzik
dinlemek de mümkün.
2 BİN 800 YILLIK KALINTILARA DİKKAT
Tarih kitapları Ağva’nın tarihini M.Ö. 7. yüzyıla kadar
dayandırıyor. Bu topraklarda sırasıyla Hititler, Frigyalılar,
Romalılar, Bizanslılar ve Osmanlılar yaşamışlar. Ağva’nın köylerini
gezmeye karar verirseniz, bu dönemlerin kalıntılarını da görmek
mümkün. Romalıların Nikomedia’da, yani bugünkü İzmit’te uyguladığı
baskılardan kaçan Hrıstiyanlar, Şile ve Ağva’ya yerleşmiş. Onların
ayinler için kullandıkları mağaraları, beldenin güneyindeki
Gökmaslı ve Hacılıkı Köyü’nde görebilirsiniz.
BALIK YEMEK İÇİN İKİ ADRES
Ağva’daki restoranlarda, balık yasağının bittiği eylül ayından beri
Karadeniz’in tüm balıkları bulunuyor. Balık fiyatları günlük
değişiyor. Bugünlerde bol olan palamut, büyüklüğüne göre 5-7 YTL
arasında fiyatla servis ediliyor. Otellerde olduğu gibi
restoranlarda da şömineler var. Buralarda da nehri ve doğayı
izleyerek, kestane pişirip, mısır patlatabilirsiniz.
Beldenin en çok tercih edilen iki restoranı Yeşilçay kıyısındaki
Liman ve Göksu kıyısındaki Gizli Bahçe. Gizli Bahçe’de içki hariç
kişi başına ortalama 20 YTL ödemek gerekiyor. Salonunda 100 kişiyi
ağırlayabilen restorana bayram ve tatil günleri gidecekseniz,
rezervasyon yaptırmayı unutmayın. Restoranın arka bölümündeki
fırında köy ekmeği ve köy pidesi pişiriliyor. Sabahları, tereyağı,
pide, domates, zeytin, peynir ve Kandıra yoğurdundan oluşan köy
kahvaltısı servisi de var.
ALIŞVERİŞ KLASİĞİ ŞİLE BEZİ
Buradan kendinize ya da sevdiklerinize bir şeyler satın almak
istiyorsanız, tabii ki ilk sırada Şile bezi var. Şile bezini
metreyle alabileceğiniz gibi, bu dokumadan yapılan gecelik, bluz,
gömlek ya da elbiseleri de tercih edebilirsiniz.
NASIL GİDİLİR?
Özel aracınızla Ağva yolculuğuna çıkacaksanız size önerebileceğimiz
iki güzergah var.
Aracınızla Ümraniye-Şile yolunu takip edin. Şile’den sonra yol
ayrımına geleceksiniz. Ağva’ya giden sahil yolunu kullanarak ve
sırasıyla Kabanoz, İmrenli, Akçakese ve Kurfallı güzergahını
izleyerek 1,5 saatte Ağva’ya ulaşabilirsiniz.
İkinci güzergah ise şöyle: Ümraniye-Şile yolunu takip edin. Şileye
gelmeden önce Pot Deresi’ni geçtikten hemen sonra sağa dönen yola
sapın. Ovacık, İmrendere yolunu takip ederek, Teke güzergahını
izleyebilirsiniz.
Özel aracınız yoksa Üsküdar’dan her saat başı Şile-Ağva otobüsleri
kalkıyor. Önce Şile’ye daha sonra Ağva’ya ulaşım sağlanıyor.