Ağrı'daki vahşetin detayları ortaya çıktı
Abone olAğrı'da Aliye Acar'ın yeğenini öldürüp yaktığı dehşet anlarını minik kurbanın ailesi anlattı
Herşeyi planlayarak 5 dakika içersinde yaptı. Bizi
bahanelerle uzaklaştırdı...
Sabah'tan Sinan Aydın'ın haberine göre Ağrı'da Aliye Acar'ın öldürüp yaktığı 2.5 yaşındaki yeğeni Muhammet Taşdemir'in ailesi cinayetin işlendiği dakikaları anlattı.
BİZİ SÜREKLİ ORADAN UZAKLAŞTIRDI
Anne Nuriye Taşdemir, "Halaları derede halı yıkıyordu.
Muhammet de üstünü ıslatmıştı. Aliye Acar'ın evinin önüne getirdim.
Üzerini temizlemek için su getirmeye gittim. Dönmem 5 dakika
sürmedi. Geldiğimde Muhammet yoktu. Aliye Acar'a sorunca sert bir
ses tonuyla 'Burada değil, görmedim. Git buradan' dedi. Meğer biz
dışarıdayken, o içeride boğduğu oğlumu parçalıyormuş. Biz aramaya
devam ederken o bahçeye çıkıp sobayı yakmaya
başladı.
SOBADAN KÖTÜ BİR KOKU YAYILDI
Bahçede bulamayınca mahallede aramaya başladık. Bu esnada etrafta kimse olmadığı için oğlumun cesedini sobaya atıp yakmaya başlamış. Tekrar eve gelip sobanın yanına yaklaştığımızda, bizi sürekli 'Oradan ses geldi, şuradan ses geldi' diyerek başka yerlere yönlendirdi. Bir ara sobadan kötü bir koku yayıldı. Ne olduğunu sorduğumuzda, eski elbiselerini yaktığını söyledi" dedi. Baba Emrullah Taşdemir ise "Annemiz öldüğü için biz onu anne yarısı görürdük. Muhammet sık sık onların evine giderdi. O da Muhammet'i severdi. Bu nasıl insan? Savunmasız bir çocuğa bunu yapan insan olamaz. En ağır cezaya çarptırılmasını, idam edilmesini istiyorum. Savcılığa başvurarak sobadan çıkan ve incelemeye gönderilen kemik parçalarını talep ettim. Oğlumun en azından bir mezarı olsun diye kemik parçalarını toprağa gömeceğiz" diye konuştu.
ÇOCUĞU OLMUYORDU
Muhammet'in amcası Emirşah Taşdemir ise "Bizim evin önünden
ayrılmamızla kapının önünde duran Muhammet'in kaybolması bir oldu.
Yengem o kadar planlamış ki, bizim bahçeden gitmemizi
beklemiş" dedi. Aliye Acar'ın kayınvalidesi Kudret Çimen
de "7 yıl önce çocuğu olmadığı için kocasının onu doktora
götürmesini istemiş. Oğlum da kabul etmemiş. Bundan beni sorumlu
tuttuğu için tartıştık. Beni boynumdan bıçakladı. Gelinim olduğu
için şikâyetçi olmadım" dedi. Erciş M Tipi Kapalı
Cezaevi'ne gönderilen ve güvenlik gerekçesiyle tek kişilik bir
hücrede tutulan Acar'ın "Sobayı yakmak için içi çöp dolu
bir poşet attım. Poşetin içinde yenmiş tavuk kemikleri vardı.
Bulunan kemikler bu kemikler" dediği öğrenildi.
KIZIMIZI DA ÖLDÜRMÜŞ OLABİLİR
Aliye Acar'ın eski komşuları da, 7 yıl önce kaybolan aynı yaştaki
bir kızlarının Acar tarafından öldürülmüş olabileceğini öne sürdü.
Bir dilekçeyle savcılığa başvuran Hüseyin Tunç, 7 çocuğundan biri
olan Ayşegül Tunç'un, 12 Kasım 2005'te, 2.5 yaşındayken
kaybolduğunu söyleyerek, "Bazı mahalle sakinleri Ayşegül'ü
en son Aliye Acar'ın evinin önünde, onun yanında gördüklerini
söyledi. O dönem polis, başta Aliye Acar olmak üzere mahallede
herkesin ifadesini aldı ama kızımız bulunamadı" dedi.
Kızının kaybolmasından 3 yıl sonra İzmir'e göç ettiğini ve kayıp
Muhammet'in Aliye Acar tarafından öldürüldüğü haberini alınca
memleketine döndüğünü söyleyen Tunç, "Kızımızı kaçırıp
öldürülmüş olabileceğini düşünüyoruz. Araştırılmasını
istiyoruz" dedi.