Ağır ağır özelleşiyorlar

Adalet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, araç muayene istasyonlarının özelleştirilme ihalesinin bu hafta içinde başlatılacağını bildirdi. Çiçek, Telekom'un blok satışı ile Tekel ihalesinin Ekim ayı içinde, THY'nin hisselerinin halka arzının ise 17 Kasım 2004'te başlatılması için çalışmaların hızla sürdürüldüğünü belirtti. Adalet Bakanı Çiçek, Bakanlar Kurulu'nun ardından gazetecilere toplantının gündemine ilişkin bilgi verdi. Özelleştirmenin, Türkiye'nin en az 20 yıldan beri konuştuğu bir konu olduğunu ifade eden Çiçek, şöyle devam etti: ''Dünyada özelleştirmeyi en önce konuşan bir kaç ülkeden biriyiz. Özelleştirmede bugün geldiğimiz noktada en sona kalan birkaç ülkeden biriyiz. Özellikle doğu bloğu ülkeleri bu işleri bizden çok daha sonra başlamış olmalarına rağmen, bir kaç sene içinde onlar bu özelleştirmeyi yapabildi. Biz aradan geçen 20 sene içinde özelleştirmede katettiğimiz mesafe ile katetmemiz gereken mesafe arasında daha epey farkın olduğunu maalesef üzülerek görüyoruz. Bütün hükümetlerin programında özelleştirme yer almış olmasına rağmen, burada çok fazla mesafe katedilebilmiş değil.'' Çiçek, şimdiye kadar yapılan özelleştirmelerle ilgili olarak şunları kaydetti: ''Kendi dönemimiz 2001'den bu yana bir mukayese yaptığımızda, 2001'de Türkiye'nin özelleştirmesi 60 milyon dolar, 2002'de 290 milyon dolar, 2003'te 258 milyon dolar, 2004 yılı itibariyle de 1 milyar doların üzerindedir. 2004 yılında elde edilen gelirin önemli bir kısmı 238 milyon doları Hazine'ye aktarılmış, 363 milyon doları 2003 yılından önce kullanılan kredilerin erken ödemesinde kullanılmıştır. Bu rakamlar bile Türkiye'nin özelleştirmeyi daha uzun süre gündeminde tutmak yerine bir an evvel bu hedefi gerçekleştirmesinde fayda vardır.'' Çiçek, 2003 ve 2004 yıllarında gerçekleştirilen özelleştirme uygulaması ile 31 şirketteki kamu hisselerinin tamamının, 17 işletme ve 863 varlık ve gayrimenkul satışının gerçekleştirildiğini, 4 limanın işletme hakkının devredildiğini bildirdi. ÖZELLEŞTİRİLECEK YERLER Araç muayene istasyonları, Telekom, Tekel, Kıbrıs Türk Hava Yolları'nın yüzde 50 hissesinin özelleştirmesi ile THY ve PETKİM'in halka arzının bu yıl içinde gerçekleştirmeyi düşündükleri konular olduğunu belirten Çiçek, araç muayene istasyonlarının özelleştirilme ihalesinin bu hafta içinde başlatılacağını kaydetti. Çiçek, Telekom'un blok satış ihalesinin Ekim ayının ilk haftasında açılacağını, Tekel ihalesinin Ekim ayının üçüncü haftasında başlatılmasının planlandığını, THY'nin hisselerinin halka arzı süresinin 17 Kasım 2004'te başlatılması için çalışmaların hızla sürdürüldüğünü bildirdi. ''EKONOMİ ETRAFLICA DEĞERLENDİRİLDİ'' Çiçek, toplantıda, kamu borç yönetimi ile ilgili olarak Hazine yetkilileri ile Hazine'den sorumlu Devlet Bakanı Ali Babacan'ın çok etraflı bir değerlendirme yaptıklarını söyledi. Kamu yönetiminde saydamlığın ve şeffaflığın sağlanması açısından, yapılanları büyük ölçüde Hazine'nin internet sitesinde halkın bilgisine sunduklarını, denetime açtıklarını anlatan Çiçek, Sayıştay'ın da kendi denetimini yaptığını kaydetti. Çiçek, toplantıda, enflasyon, büyüme, cari işlemler, ithalat, ihracat, turizm gelirleri, gelen turist sayısındaki artış, faiz dışı fazla, faiz harcamaları, sermaye hareketleri, ödemeler dengesi, döviz rezervleri, borçlanma rakamları, borçlanmanın vadesi gibi çok değişik yönlerden Türk ekonomisinin bugün geldiği noktanın etraflıca değerlendirildiğini anlattı. İSTİKRARIN KALICILIĞI ÖNEMLİ Türkiye'de siyasi istikrara paralel olarak ekonomik istikrarın da sürdürülebilmiş olmasının önemine işaret eden Çiçek, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Bu istikrarın kalıcı bir tarzda sürdürülebilmesi yönünde çok olumlu bir tablo ortaya çıkmıştır. Bunun tabii sonucu olarak Türkiye'de tekrar paradan para kazanma yerine yatırım heyecanı başlamıştır. Özellikle getirdiğimiz teşviklerle önümüzdeki dönemde bunları daha da artırma temayülündeyiz. Türkiye'de tekrar insanlar yatırıma dönmeye başlamışlardır. Anadolu'nun muhtelif yerlerinde tekrar fabrika yatırımları, temel atmalar, açılışlar söz konusudur. Bu bir taraftan üretime dayalı büyümeyi teşvik ederken öbür taraftan da belli ölçüde istihdamın karşılanabilmesi, işsizliğin azaltılabilmesi bakımından da olumlu bir tablonun ortaya çıktığını göstermektedir. Şüphesiz bunun sürdürülebilir olması lazım. Mevsimlik, konjonktürel, sadece 2004 yılına mahsus değil, bundan sonraki dönemlerde de bunun sürdürülmesi gerekiyor. Bunun da ön şartı her alanda olduğu gibi mali alanında da disiplinin sürdürülmesidir. 'İyiye çıktık, rakamlar olumlu şeyleri gösteriyor, büyüme hızımız şu noktadadır, faizler, enflasyon düşüyor' tarzındaki bir kısım rakamlara bakmak suretiyle rehavete kapılmadan bu disiplininin, bu kararlılığın sürdürülmesi gerekmektedir.''