Güngör Mengi gibi 'usta' bir kalemin yazdıklarına şaşmamak
mümkün değil.
Diyor ki:
-Başbakan hastalandı, ağırlığı ortadan kalktı!
Erdoğan'ın gölgesi yetti...
Şike Yasası olduğu gibi komisyondan geçti...
***
Güngör Mengi, kehanette bulunan tek gazeteci değildi.
AK Parti'de 'fırtına' koparanlar...
Birgün sonra...
Kendi estirdikleri 'fırtına'yla birlikte...
Duvardan duvara çarpıldılar...
Sonuç hüsran!
Şimdi sormak lazım:
-Kimin ağırlığı ortadan kalktı?
Güngör Mengi'nin o yazıdan sonra ağırlığı olacak mı mesela?
Hayır!
Mengi Şike Yasası'nın çıkması için Ankara'da çalmadık kapı
bırakmayan Yıldırım Demirören'in gazetesi Vatan'da 'ağır abi'
olarak kalacak ama, hiçbir ağırlığı kalmayacak bana
göre!
***
Böyle olacağı belliydi!
Mehmet Baransu'ya anlattım ama, dinletemedim...
Şike Yasası'nın kırpılarak Köşk'e geri gönderileceğini söylüyordu
Mehmet...
Sonuç, Onun için de hüsran!
Allah'tan Güngör Mengi gibi, ''Erdoğan'ın ağırlığı
kalmadı'' demedi de...
Ağırlığını yitirmemiş oldu!
***
En doğru tespit ise İnternethaber yazarı Yavuz
Oğhan'dan geldi:
-Patron Erdoğan!
Tebrikler!
Ben diyorum ki:
'Ağır abi'ler artık ağır ağır yol alsa ha...
Yazılar 'ağır' geliyor çünkü!
Şamil Tayyar İnternethaber'de neden
yazmayacak?
Geçtiğimiz hafta eski gazeteci yeni milletvekili Şamil
Tayyar’ın İnternet haber yayın grubunda yazılarına
başlayacağını anons ettik.
Fakat bu anonslarımıza rağmen Şamil Tayyar 'yazı günü'ne
iki üç gün kala yazmaktan vazgeti.
Şamil Tayyar'la profesyonelce görüştük ve her şartta anlaştık!
Peki ne oldu?
Şamil Tayyar onca anonsa rağmen yazılarına niçin başlamadı?
Okurlarımızın da merakını gidermek adına küçük bir açıklamayı
zorunlu görüyorum. Şamil'in 'yazmama' gerekçesi şu:
" Çok baskı aldım, yazılarıma
başlayamayacağım!"
***
O artık bir siyasetçi...
'Gazeteci' kimliği ile aklına eseni
yapıyordu...
'Siyasetçi' kimliği ile bunu yapması
zor!
Şamil'i anlamak lazım!