Ağar hükümeti topa tuttu
Abone olDYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, AK Parti hükümetine sert sözlerle yüklendi
DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, hükümetin, sivil bürokrasiden olduğu kadar askeri bürokrasiden de sorumlu olduğunu belirterek, ''Kendi sorumluluğu altında olan bir kurumla kavga etmeyi ben anlamam. Ya yönetirsiniz ya gidersiniz'' dedi.
Ağar, Ülke Düşünce Platformu'nca Sürmeli Oteli'nde düzenlenen ''Mehmet Ağar'la Ufuk Turu'' toplantısına katıldı. Türkiye'de sivil toplum örgütlerinin etkin rol aldığı, halkın nabzını tutabilen yeni bir siyaset anlayışının yerleşmesi gerektiğini belirten Ağar, siyasi partilerin de bu anlayışı kendi iç dinamiklerine yansıtması gerektiğini kaydetti. Ağar, ortaya konulan ekonomik politikaların Türkiye'nin önünü açacak nitelikte olmadığını belirterek, kamu ihaleleri yoluyla zengin edilen bir sınıfın ortaya çıktığını iddia etti.
Ülke kaynaklarının en iyi şekilde değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizen Ağar, şöyle konuştu: ''Bugün ortaya çıkan ekonomik tablonun Türkiye'yi taşıyabilmesi mümkün değildir. Gelecekte güvenlik problemini de ihtiva eden sosyal problemlerle Türkiye'nin karşı karşıya kalma riski giderek artmaktadır.
Kaynağı belli olmayan yerlerden ortaya çıkan kaynaklarla Türkiye'de bir sadaka usulü yönetim tarzı icat edilmiştir. (İki çuval kömür, iki paket bulgur, bir paket makarna bunu dağıtırız, kimse de sesini çıkarmasın) zihniyetiyle modern bir ülke yönetilemez. Sosyal devlette elbette ihtiyacı olanlara gereken yardımlar yapılacaktır. Ama meseleyi siyaseti bir oy tarlası haline getirerek, çalışmadan bu şekilde bir siyasi istismar alanı halinde devam ettirebilmek mümkün değildir.''
-GENELKURMAY BAŞKANLIĞI SEÇİMİ-
Ağar, bir gazetecinin ''Hükümet'in, Genelkurmay Başkanlığı seçiminde teamülleri yerine getireceğine ilişkin kuşkular bulunduğu'' yönündeki haberleri hatırlatması ve konuya ilişkin görüşlerini sorması üzerine, şunları kaydetti: ''Bu coğrafya güçlü bir orduyu gerektiriyor. Tarih boyunca böyle olmuştur. Aksini düşünmek mümkün değil. Ama siyasetin içinde orduyu, kendi konusuyla bağlantılı noktada tutmayı başarmalıyız. Askerle siyaset yapılmaz, ama Türkiye'de de askersiz devlet idare edilmez. Bu coğrafyanın bir büyük mecburiyetidir, bizim de bir büyük kazancımız ve kazanımımızdır. Avrupa Birliği sürecinde de herkesin zannettiğinin aksine ben en önemli güçlerimizden biri olarak görüyorum. Etkin dış politika uygulamalarının en önemli güçlerinden biri olarak görüyorum''.
Hükümetlerin, sivil bürokrasiden olduğu kadar askeri bürokrasiden de sorumlu olduğunun altını çizen Ağar, ''Kendi sorumluluğu altında olan bir kurumla kavga etmeyi ben anlamam. Ya yönetirsiniz ya gidersiniz'' dedi. Türkiye'de Genelkurmay başkanının nasıl seçileceğinin gerek kanunlar ve kurallar gerekse de teamüllerle ortaya koyulduğunu hatırlatan Ağar, şöyle devam etti: ''Zaman içinde bunu bir siyasi çekişme konusu yapanlar yağmurdan kaçarken doluya tutulmuşlardır. Önemli olan Türkiye'yi iyi yönetmektir. Bu tür polemikler yaratmanın kimseye bir faydası olmaz. Türkiye'nin temel zemini demokrasidir. Türkiye demokrasiyi feda etmeyecektir. Türkiye askerini de feda etmeyecektir. Bir askerin itibarını, onurunu korumak, asker kadar hükümetlerin de görevidir. Hükümetlerin var olduğu yerde, asker konuşma ihtiyacını hissetmez. Genel siyasetle ilgili konuşmamalıdır. Hükümet böyle bir mecburiyeti getirip orta yere koymamalıdır. Hem size bağlı olacak bir kurum, hem de ondan şikayet edeceksiniz, dolaylı olarak da gazetelere haber yazdıracaksınız. Bunlar ayıp şeyler. Neyin varsa yaparsın. Hükümetin burada tercih hakkı vardır. Kimi tayin etmek istiyorsan yazarsın o kararnameye, götürürsün Cumhurbaşkanına. Böyle mahalle dedikodularıyla bugünden gazete sütunlarına getirmezsin.''
-LAİKLİK VE DEMOKRASİ-
Bir katılımcının, ''ülkede laiklik ve demokrasinin korunmasına ilişkin kaygılar yaşandığını'' ifade etmesi üzerine ise Ağar, toplumun laiklik ve demokrasiyle sorunu olmadığını, ancak bu değerler üzerinden siyaset yapmak isteyenler bulunduğunu kaydetti.
Rejimin toplumun koruması ve denetimi altında olduğunu vurgulayan Ağar, ''Milletin laiklikle bir problemi yok, dinini de doya doya yaşıyor. Bunlar siyasetin ilgi alanları dışına çıkarsa her şey çok daha güzel olacak'' diye konuştu.