Ağar başörtüsünü çözecek!
Abone olMerkez sağ partilerinde yılan hikayesine dönen başörtüsünü DYP Lideri Ağar 'sıkıntısız' çözecek.
Doğru Yol Partisi (DYP) Genel Başkanı Mehmet Ağar, Meclis'in
milletin önüne seçim sandığını getirememesi halinde milletin kalkıp
sandığı Meclis'in önüne getireceğini söyleyerek, seçim isteğini
yineledi. Ağar, başörtüsü sorununu kendi iktidarlarında hiçbir
sorun yaşanmadan çözeceklerini açıkladı.
Partisinin İzmir ve Bursa illerindeki programlarıyla ilgili gezisi
sırasında dün akşam sürpriz bir şekilde Balıkesir'e uğrayan DYP
lideri Mehmet Ağar, hükümete yüklenerek, AK Parti iktidarını seçime
davet etti. Dün Ankara'daki yoğun sis nedeniyle uçağı yaklaşık 6
saat teyir eden Mehmet Ağar, Ege İhracatçılar Birliği'ndeki
programını iptal etmek zorunda kalmıştı. Akşam saatlerinde bu
seyahatini gerçekleştiren Ağar, Bursa'ya geçişi sırasında
partisinin Balıkesir İl Teşkilatı'nı ziyaret etti. Hal esnafıyla
selamlaştıktan sonra geçtiği parti binasında basın mensuplarıyla
bir araya gelen Mehmet Ağar, iktidara yürüdüklerini söyledi.
Ekonomi ve siyasi gündeme yönelik değerlendirmelerde bulunan Ağar,
Ege İhracatçılar Birliği'nin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'dan
randevu taleplerine hala cevap alamadıklarını hatırlatarak,
"Tekstil ve deri sektöründe büyük sıkıntı var. Fasonlar,
atölyelerle beraber 20-25 milyonu ilgilendiren bir konu. Hükümetin
3 seneden bu yana görmezlikten geldiği problemler içinden çıkılamaz
hale geldi. İnsanlar işyerlerini kapatmak üzereler. İhracat
tamamıyla tıkandığı gibi artık iç piyasada tıkanmış durumdalar.
Maliyetler fiyatları karşılayamaz halde. Bundan dolayı Başbakan'dan
istedikleri randevu hala verilemedi. Mart'ın ilk haftasında
görüşülmesine dair bilgi aldık. Hükümet problemi olan herkesle
görüşmelidir, kimseden kaçamaz. Ama, bu hükümet meselelere çözüm
üretebilme kabiliyeti olmadığı için görüşmelerden ve vatandaşlardan
kaçar haldedir. Türkiye maalesef Çin rekabetine karşı öngörü
olmadığı için hiçbir tedbir alınmamıştır. Kaçakçılık sektörü
alabildiğine genişleyip gelişmektedir. Doğru Yol Partisi, İzmir'de
Egeli sanayicilerle beraber olmuştur. Bu hükümetin ortaya
koyabildiği kendine özgü hiçbir programı yok. Düşük kur yüksek faiz
sistemi içinde, paradan para kazanma sisteminin önünü bir türlü
kapatamayan, yabancı sermaye lafları gezdiriliyor. Tüten bir tane
baca mı var? İşleyen işletme mi var? Biz mi görmüyoruz? Halkın
gerçek yaşamında ekonomik hayatında değişen bir şey yok. Zengini
daha da zengin yapan ekonomi politikaları yapıyorlar. En fazla
ezilen, çiftlilerimiz ve köylülerimizdir. Kotaların aşağı
çekilmesi, mazot, tohum gübre de üretim maliyetleri, bir yanda baş
edilemeyen rekabet. Bu hükümet döneminde başlayan tarımdaki ithalat
artarak devam ediyor. Bugün açıklayacağınız primler 2006 yılına ait
olmalıydı, üretim planlaması açıklanmalıydı. Başbakan ve ilgili
bakanlar vatandaşı azarlayarak devam ediyor. Türkiye'nin
meselelerini çözecek siyaseti yeniden başlatacak olan Doğru Yol
Partisi'dir, biziz. Siyasetin, yapıcı anlamda da siyaset yapmanın
örneklerini biz veriyoruz. Türkiye'de ezilen kesimlerin yeni baştan
sesi olma kararlılığındayız. Ezilen kesim çiftçi ve köylülerle
emeklilerimiz ve esnaflarımızdır. Ortaya çıkan 10-15 YTL'lik
zamları zam diye söyleyerek vatandaşı acı acı güldüren bu
iktidardan milleti kurtarmak bizim görevimizdir" dedi.
"TÜRKİYE İTHALAT CENNETİNE DÖNDÜRÜLDÜ"
KOBİ'lerin büyük sıkıntı içinde olduğunu söyleyen Ağar, "Türkiye
ithalat cennetine döndürüldü. Sanayi ara malı üreten KOBİ'ler,
kendi iç piyasasında hizmet etmek isteyen insanlar, Uzakdoğu'nun
yıkıcı rekabetiyle dükkanlarına kilit asmaktadırlar. Geçen sene 500
bin civarında olan protestolu senet sayısı, bu sene 924 bin
civarındadır. Geçen sene 1.7 katrilyon olan protestolu senetlerin
karşılığı bu sene 2.8 katrilyondur. Ortada adı konmamış sıkıntılar
devam etmektedir. İktidarın yıpranması bir yana, milletin ızdırap
çekmesi diğer tarafta. Bu politikalar sürdüğü müddetçe bu
sıkıntılar da katlanarak büyüyecektir. Türkiye'nin ilk 500-bin
firmasının ciro ve kar yüzdelerine baktığımızda ilk 200'ün dışında
herkesin cirolarında düşme, karlarında eksi vardır. Artı ortadan
kalkmıştır. Mesele, artan maliyetle ayakta durabilmenin
mücadelesini yapan insanların çoğunlukta olduğu bir Türkiye'ye
doğru gitmektedir. Gelir dağılımı adaletsizliği alabildiğine
artarak devam etmektedir. Hükümet, Türkiye'nin gerçekte var olan
gücünü zayıflatmak gibi bir noksanla da karşımızdadır" diye
konuştu.
Mehmet Ağar, bütün bu sorunların üstesinden gelecek bilgi, tecrübe
ve kabiliyetin kendilerinde olduğunu, milleti hiçbir sıkıntıya
düşürmeksizin taşıyacak olan yegane gücün de Doğru Yol Partisi
olduğunu öne sürdü. Ağar, "Günümüzde değişimi, gelişimi, temel
değerlerine bağlı olarak Türkiye'yi yükseklere, yücelere,
geleceklere taşımanın örneğini verecektir. Geleneğin geleceğe
taşınması, tecrübenin dinamizmle birleştirilerek Türkiye'yi layık
olduğu yere taşımanın örneğini yeni baştan vermeyi Allah bize nasip
edecektir. Varlığımızın, mücadelemizin temelinde de bu vardır"
şeklinde konuştu.
Mart ayından itibaren Türkiye'nin bütün bölgelerinde meydan
mitinglerine başlayacaklarını açıklayan DYP lideri Ağar, "Mevsim
gelmiştir, Türkiye'nin dört bir tarafındayız. Türkiye'de miting
yapabilme, milletle sokakta, alanlarda buluşma kabiliyetine sahip
yegane parti olarak, Mart ayından itibaren muhtemelen Harran
Ovası'ndan başlatacağımız mitinglerimizle Karadeniz'i, Trakya'sı,
Marmara, Ege, Akdeniz, Orta Anadolu'suyla yeni baştan Türkiye ile
buluşarak milletten kaçan bu partinin önüne millet sandıgiz mi
görmüyoruz? Halkın gerğı getirecektir. Eğer, bu Meclis milletin
önüne sandığı getiremezse, millet alıp sandığı Meclis'in önüne
getirecektir. Biz bunun mücadelesine milletle beraber başlamış
durumdayız" dedi.
"SİYASET ÇIKAR SAĞLAMA ARACI DEĞİLDİR"
Ağar, bir partilinin Maliye Bakanı Kemal Unakıtan ile ilgili
yönelttiği soruya ise şu yanıtı verdi:
"Biz kişilerle değil, hükümetin kendisiyle meşgulüz. Siyasetin 2002
seçimlerinde verdiği şu mesaj var; siyaset çıkar sağlama aracı
değildir. Siyaset, eline geçirdiğiniz devlet imkanlarını kendi
yakınlarınıza kullanma aracı değildir. Bunu yapan herkesi
siyasetten tasfiye etmiştir. Şimdi aynısına eğer sen devam
ediyorsan tasfiye sırası sana gelmiştir. Milletin diyeceği
bellidir, ilk seçimde selametiniz başınızda olsun diyecektir.
İktidarda çok yukarılara çıktığı için aşağılar küçük nokta gibi
kalmaktadır. Görememe hastalığı her iktidarı bu şekilde millet
eliyle iş başından uzaklaştırma sonucunu doğurur. Kendi parti ve
iktidar yandaşlarına, devlet, kamu kaynaklarından bir takım
imkanlar sağlayan her iktidar millet eliyle terhis edilmiştir.
Akıbet aynı, gidiş aynı gidiştir. Bizim söyleyeceğimiz milletimizin
vicdanının sesi olmaktır. Yapılanlara milletin dayanacak gücü
yoktur. Bunun cevabını milletimiz büyük bir vakarla sandıkta
verecektir. Bu mücadelemiz bizi millet adına yeni bir muvaffakiyete
götürecektir. Bizim işimiz milleti bütünleştirmektir, beraber
kılmaktır. Bize oy vermeyen adamın rızasını alırız, bizim işimiz
budur. Bize oy vermeyebilir, ama oy vermeyen adamın bugün rızasını
alırız, yarın da oyunu alırız, bu bizim işimiz. İnsanların hepsi
bizim insanımızdır."
DYP lideri Mehmet Ağar, iktidarın yaptırdığı anketlerin gerçeği
yansıtmadığını iddia etti. Bir partilinin hatırlatması üzerine de
başörtüsü sorununa değinen Ağar, başörtüsü sorununu kendi
iktidarlarında mutlaka ve hiçbir sorun yaşanmadan çözeceklerini
söyleyerek, "Biz anketi yerinde yapıyoruz, tarlada yapıyoruz,
fabrikada yapıyoruz. Dükkanda, çarşıda, pazarda yapıyoruz. Biz
milletin gözünden ışığı alırız, yeşil mi kırmızı mı görürüz ışığı.
Biz ayağımız yere basmadan hiçbir iş yapmadık. Biz milletin gönlü,
kalbi, aklı nerede biliriz. Baskı ne ölçüde yapılır millete de, onu
biliriz. Seçim kararı çıksın da bir görelim bakalım. Allah ne
gösteriyor hep beraber göreceğiz. Başörtüsü ne zaman çözülecek? Ne
zaman Doğru Yol Partisi iktidardaysa. Başörtüsü sorunu çözüldüğünde
Türkiye'de hiç kimse laikliğe de, cumhuriyete de bir şey olur diye
şüpheye düşmeyecek, anladın mı cevabı?" diye konuştu.
Balıkesir'de büyük bir coşkuyla karşılanan DYP lideri Mehmet Ağar,
temaslarını bugün de Bursa'da sürdürüyor.