Afganistan'daki enerji yatırımlarına Türkiye öncülük edebilir
Abone olABD işgalinin sona erdiği Afganistan'da zengin yer altı kaynakları çıkarılıp işletilmeyi bekliyor. Lityum, bakır, petrol gibi zenginliklere sahip Afganistan'ın teknik bilgi ve ekipman ihtiyacına dikkat çeken Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği (MÜSİAD) Maden, Enerji Yönetimi ve Yatırımları Komite Başkanı Cihad Terzioğlu, Türkiye'nin bu ülkedeki enerji yatırımlarına öncülük edebileceğini ifade etti.
Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği (MÜSİAD) Maden, Enerji
Yönetimi ve Yatırımları Komite Başkanı Cihad
Terzioğlu, Afganistan'daki gelişmelerin enerji dengelerini
nasıl etkileyeceğini Yeni Şafak'a anlattı. İklim değişikliği ve
küresel ısınmanın dünya enerji trendlerini değiştirdiğine işaret
eden Terzioğlu, önümüzdeki 20 yılda bakır ile lityum gibi diğer
nadir toprak elementlerine talebin yüzde 90'a kadar artacağını
bildirdi.
Çin'in yatırımları
Afganistan'ın söz konusu madenler açısından zenginliğini vurgulayan Terzioğlu, "Özellikle Çin'in artan madencilik yatırımlarının Afganistan'da da karşılığı oldu. 3 milyar dolar bedel ile Afganistan'daki en büyük bakır madeni sahası Mes Aynak, 2007 yılında 30 yıllığına Çin'e kiralandı. Çin'in kuşak ve yol hareketi kapsamında değerlendirebilecek bu yatırım tedarik zincirinin kötü yönetimi sayesinde ki burada altyapı yetersizliklerinin de payı olmakla birlikte beklenen üretim seviyesine ulaşamadı" dedi.
"Yine 2007 yılında maden ve petrol işlerinde dünya otoritesi sayılan ABD Jeoloji Araştırmaları Kurumu (USGS), Afganistan'da o günün koşullarında 1 trilyon dolar değere sahip bakır ve nadir toprak elementi rezervi açıkladı" diyen Terzioğlu, kimi raporlarda potansiyelinden ötürü Pakistan için lityumun Suudi Arabistan'ı benzetmesi yapıldığına dikkat çekti.
Terzioğlu, "Fakat Afganistan Maden Bakanlığı yayınlarından teyit
ederek incelemeleri derinleştirdiğimizde çoğu verilerin Sovyet
rejimi zamanından kaldığını ve bu verilerin güncel teknolojilerle
güncellenmesi gerektiğini analiz ettik. Afganistan Maden Bakanlığı,
nadir toprak elementi madenciliğinde Türkiye'yi önde gelen ülkeler
arasında göstermektedir. Bu noktada kamu kurumlarının ve özel
sektör paydaşlarının know-how ve ekipman yeterliliği açısından
bölgedeki yatırımlara öncülük edebileceğini düşünüyoruz" diye
konuştu.
"TPAO rehberlik edebilir"
Türkiye'nin enerji dönüşümünde gerekli olan maden yeterliliğini sağlayabileceği gibi başta elektrikli araçlar için kullanılacak batarya malzemeleri ve diğer altyapı ihtiyaçlarını bölgeden rahatlıkla sağlayabileceği öngörüsünde bulunan Terzioğlu, şunları kaydetti:
"Özellikle son yıllarda kurumsal kültür ve tecrübelerini katlayarak devam eden Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü (MTA) ve Eti Maden olmak üzere kamu kurumlarımız bölgede aktif rol olması mümkündür. Afganistan'ın zengin lityum ve nadir toprak elementi potansiyelinin yanı sıra bölgedeki hidrokarbon kaynakları da göz ardı etmemek lazım. Nitekim Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO), 2012 yılından beri Mezar-ı Şerif ve Sandıklı sahalarında çalışıyor olup yapılacak olan diğer yatırımlara rehberlik edebileceğini söyleyebiliriz."