AFAD Başkanı: Her gün muhtemel senaryolarımıza çalışıyoruz

AFAD Başkanı Okay Memiş, 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi'nin 25. yılı dolayısıyla yaptığı açıklamada, depremin Türkiye'ye yaşattığı derin izlere değindi. Memiş, "Bu deprem, ülkemizin tarihindeki en büyük doğal afetlerden biri olarak hafızalarımızda yer etmiştir. Kaybettiğimiz vatandaşlarımızı rahmetle anıyoruz" dedi.

Memiş, depremin ardından Türkiye'nin afet yönetimi konusunda önemli adımlar attığını belirterek, "17 Ağustos'tan sonra ülkemizde afet yönetimi konusunda büyük bir dönüşüm yaşandı. AFAD olarak, deprem riskini azaltmak ve afetlere daha etkin müdahale etmek için çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz" diye konuştu.

AFAD Başkanı, Türkiye'nin deprem konusunda daha bilinçli ve hazırlıklı olduğunu vurgulayarak şu ifadeleri kullandı: "Artık deprem gerçeğini daha iyi anlıyor ve ona göre önlem alıyoruz. Ailelerin evlerinde acil durum çantaları bulundurması, okullarda düzenli olarak deprem tatbikatları yapılması gibi birçok önemli adım atıldı. Ayrıca, arama kurtarma ekiplerimizin kapasitesi de önemli ölçüde arttı."

Memiş, Marmara Bölgesi'nde deprem riskini azaltmak için yapılan çalışmalara da değinerek, "Marmara Bölgesi, ülkemizin en önemli sanayi ve ticaret merkezlerinden biri olduğu için deprem riskine karşı daha hassas. Bu nedenle, bölgede risk analizi çalışmaları yapılıyor, yapıların güçlendirilmesi sağlanıyor ve erken uyarı sistemleri kuruluyor" şeklinde konuştu.

AFAD Başkanı, gelecek dönemde de deprem riskini azaltmak için çalışmaya devam edeceklerini belirterek, "Deprem bir gerçeklik. Ancak bizler, alınan önlemlerle bu riski yönetebilir ve olası zararları en aza indirebiliriz" dedi.

Okay Memiş, Marmara Depremi'nde edinilen tecrübeyle 2009'da AFAD'ın kurulduğunu dile getirerek, şunları söyledi:

"Birden fazla bakanlık ve kurumda afet yönetiminden sorumlu birimler, AFAD çatısı altında bir araya getirildi. Bundan arzu edilen, çok daha etkin, efektif ve hızlı bir müdahaleyle afetleri yönetmekti. Başbakanlığa bağlı bir birim olarak kuruldu, şimdi ise İçişleri Bakanlığına bağlı bir kurum olarak afet yönetimine devam ediyoruz."

Memiş, Marmara Depremi'nden sonra Türkiye'nin depremle mücadelesindeki değişimle ilgili, "Devletimizin gücü arttı, vatandaşımızın farkındalığı arttı. Kamu yöneticileri ve diğer tüm paydaşlarımızın, ülkemizin tamamının afetlere yönelik farkındalığı arttı. Afetlerde daha etkin müdahaleye yönelik çabalarımız oluştu. Dünyadaki örnekleri gibi Avrupa'da, Uzakdoğu'da, Amerika'da öyle. AFAD Teşkilatıyla beraber hem kendi bünyemizdeki arama kurtarma ekiplerimizi hem de ülkenin tüm potansiyelini kullanan bir afet yönetimi anlayışına geçildi." değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye'deki afetlerin genel yönetiminden sorumlu kamu kuruluşu olduklarını dile getiren Memiş, şunları söyledi:

"Kendimize ait 2 bin 500 kişilik arama kurtarma ekibimiz var ama bu, katiyen yetmez. Türk Silahlı Kuvvetleri, bakanlıklarımızın bütün imkanları, emniyetimiz, jandarmamız, sivil toplum kuruluşlarımız, kamu sektörü, özel sektöre ait bütün dinamikler, ülkenin bütün kaynaklarının afet sırasında 7269 Sayılı Kanun çerçevesinde organizasyon ve sevkini icra ediyoruz. Türkiye Afet Müdahale Planı'nda (TAMP), Ankara'dan ne şekilde müdahale edileceği, il ve ilçelerdeki yöneticilerimizle birlikte ne şekilde hareket edileceği yazılıdır. Çok daha planlı, organizasyon kabiliyeti yüksek, seri bir şekilde hareket edilecek, afetin veya depremin birinci saatinden itibaren müdahale edilecek bir bakış açısıyla vatandaşımızın yanındayız."