Adnan Menderes'in son mektubu
Abone olAdnan Menderes Demokrasi Platformu tarafından '14 Mayıs 1950 Ak Devrim' adı ile yayınlanan özel çalışma okuyanları duygulandırdı.
Başbakan’dan köşe yazarlarına, öğrencisinden
akademisyenlere kadar çok sayıda kişinin görüşünün ve
çalışmalarının yer verildiği çalışmada Adnan Menderes’in son
mektubu okuyanları duygulandırdı.
272 sayfalık eserde Üstad Necip Fazıl Kısakürek’in Merhum Başbakan
Adnan Menderes’e ithafen yazdığı şiirlerden Yassıada Savunması ve
mahkemede yaşanan garipliklere kadar pek çok ayrıntıya yer
verildi.
MENDERES'İN ÖLÜSÜ EBEDİYETE KADAR SİZİ TAKİP
EDECEK
Eserin son bölümünde ‘İnsanlığın Çiğnendiği Yassıda’ başlığı
altındaki yazılarda yer alan Adnan Menderes’in idam edilmeden önce
kendisine idam emri verenlere hitaben yazdığı; “Sizlere dargın
değilim. Sizin ve diğer zevatın iplerinin hangi efendiler
tarafından idare edildiğini biliyorum. Onlara da dargın değilim.
Kellemi onlara götürdüğünüzde deyiniz ki; Adnan Menderes hürriyet
uğruna koyduğu başını 17 sene evvel almadığınız için sizlere
müteşekkirdir. İdam edilmek için ortada hiçbir sebep yok. Ölüme
kadar metanetle gittiğimi, silahların gölgesinde yaşayan kahraman
efendilerinize acaba söyleyebilecek misiniz? Şunu da söyleyeyim ki,
milletçe kazanılacak hürriyet mücadelesinde sizi ve efendinizi yine
de 1950’de olduğu gibi kurtarabilirdim. Dirimden korkmayacaktınız.
Ama şimdi millet el ele vererek Adnan Menderes’in ölüsü ebediyete
kadar sizi takip edecek ve bir gün sizi silip süpürecektir. Buna
rağmen duam sizlerle beraberdir” ifadelerinin yer aldığı son mektup
okuyanları duygulandırdı.
Adnan Menderes Demokrasi Platformu Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet
Şerif Bayındır, “Adnan Menderes Demokrasi Platformu;
Menderes-Özal-Erdoğan üzerinden demokrasinin, milli iradenin,
milletin, tarihimizin, siyaset mesajlarını görsel, işitsel, ve
yazılı olarak ve tarihi mekanlara inşa edilecek eserlerle
hafızalarda canlı tutacak, mevcut ve gelecek nesillerin düne bugüne
yönelik doğru mesajlarını almasını sağlayacaktır” dedi.
“GEZİ OLAYLARININ AKTÖRLERİ 27 MAYIS 1960 TARİHİNDE DE İŞ
BAŞINDAYDI”
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın da “Gezi Parkı
olayları ışığında Adnan Menderes’i Anlamak” başlıklı makalesinin
yer aldığı yayında Başkan Topbaş, Gezi olaylarındaki aktörlerin 27
Mayıs 1960 tarihinde de iş başında olduğunu belirterek “Bundan 60
yıl önce rahmetli Menderes’i ’12 Uçak dolusu altınla ülkeden
kaçmakla’ muhaliflerini hayvan yemi yapmakla, kıyma makinesine
attırmakla’ suçlayan zihniyet, bu sefer de Gezi Parkı’na ‘alışveriş
merkezi yapılmaya başlandı’ iddiasıyla haftlaraca ülkeyi bir yangın
yerine çevirdi” ifadelerine yer verdi. Celal Bayar’ın torunu Prof.
Dr. Emine Gürsoy Naskali ise “Darbeci zihniyeti itibarsızlaştırmak
için darbecilere verilen unvan ve imtiyazlar da geri alınmalı”
görüşünü savundu.