Birkaç yıl öncesine kadar adını dahi duymadığımız Alabaş, Türkiye'de de popülerleşmeye ve üretilmeye başladı... Oldukça sağlıklı olan bu sebzeyi tüketmenizde yarar var. Özellikle Avrupa'da çok fazla bulunan ve tüketilen Alabaş ( kohlrabi ), aslında biraz turba ve şalgama benzeyen vitamin ve mineral bakımından oldukça zengin, kalorisi düşük ve son derece değerli bir sebze. Eğer hala bu sebzeyle tanışmadıysanız, pek çok markette dört mevsim bulunan bu sebzeyi bir an önce temin etmenizi öneririz. Alabaş nedir? Eflatun ve açık yeşil olmak üzere iki rengi bulunan, şalgama ve turpa benzeyen, hem yaprakları hem yumrusu yenilebilen turpgillerden bir sebze. Oldukça lifli bir yapıya sahip ve vitamin-mineral bakımından zengin. Yüksek miktarda A, B1, B2, B3, B6, C vitamini ile demir, kalsiyum, fosfor ve potasyum içeriyor. Turpgiller ailesinden bulunan diğer pek çok sebze gibi Alabaşında antioksidan özeeliği var. Bir çok kansere türüne karşı koruyucu kalkan olduğu biliniyor. Türkiye'de daha çok Marmara ve Karadeniz bölgelerinden yetiştirilen bu sebzenin, özellikle Amerika ile Orta ve Kuzey Avrupa'da yaygın olarak üretildiğini söyleyebiliriz. Her derde deva olarak bilinen bu muhteşem sebzenin bilinen en önemli faydaları şunlardır... Güçlü bir antioksidan olduğu için kansere karşı koruyucu özelliği olan Alabaş, akciğer ve kalın bağırsak gibi bazı kanser türlerine yakalanma riskini azaltıyor. Tansiyonu dengeliyor, yüksek tansiyona iyi geliyor. Sinir sistemi hastalıklarını tedavi edici özelliği bulunuyor. Suyu öksürüğe ve bronşite birebir. Kalp ve dolaşım hastalıklarından koruyor. Böbrek taşı, katarakt ve felç oluşumunu azaltıyor. Aynı zamanda böbrek ve safra kesesinde oluşan taşların düşmesine yardımcı oluyor. Yüksek oranda demir içerdiği için kansızlığa iyi geliyor. Nefes darlığı ve astıma iyi geliyor. Bebek emziren kadınların sütünü artırıyor. Kalorisi son derece düşük olduğu için zayıflamaya yardımcı oluyor.