A’dan Z’ye selfie
Abone olSosyal medya uzmanı Yrd. Doç. Dr. Ali Murat Kırık, selfie çılgınlığının gerekçelerini açıkladı.<br/>Yrd. Doç. Dr. Ali Murat Kırık, çılgınlığ...
Sosyal medya uzmanı Yrd. Doç. Dr. Ali Murat Kırık, selfie
çılgınlığının gerekçelerini açıkladı.
Yrd. Doç. Dr. Ali Murat Kırık, çılgınlığa dönüşen “selfie” hakkında
İhlas Haber Ajansı’ndan Mehmet Yıldız’ın sorularını yanıtladı.
Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr.
Ali Murat Kırık, son günlerde özellikle gençlerin yoğun ilgi
gösterdiği selfie tarzındaki fotoğraf çekiminin sosyal medyada had
safhaya ulaştığını belirterek, selfie’nin Facebook, Twitter,
Instagram gibi sosyal paylaşım ağlarının çehresini değiştirdiğine
vurgu yaptı. “Kendimce” kelimesinin selfie yerine
kullanılabileceğini belirten Kırık, selfie’nin uzun bir süre daha
internet gündemini meşgul edeceğini ifade etti.
SELFIE’NIN TARİHİ
Yrd. Doç. Dr. Ali Murat Kırık, Selfienin tarihinin çok eskiye
dayandığını belirterek, Selfie’nin tarihini şöyle anlattı:
“Selfie, bir kişinin kameralı cep telefonu ya da dijital fotoğraf
makinesiyle kendisini ya da kendisiyle birlikte çevresini aynı
kadraj içerisinde görüntüleyip fotoğrafını çekmesidir. Bu kelime
Türkçe olmamakla birlikte, İngilizce’de kullanılan bir kelimedir.
Ancak globalleşmesinin etkisiyle birlikte Türkçe’de de yaygın bir
şekilde kullanılmaya başlamıştır. Selfie, Oxford Üniversitesi
Sözlüğü tarafından 2013 yılının kelimesi seçilmiştir. Ancak
selfienin geçmişi 1839 yılına dayanmaktadır. Amerikalı fotoğrafçı
Robert Cornelius’un çektiği oto-portre fotoğrafı dünya tarihinin
bilinen ilkselfiesidir. Dolayısıyla sosyal medyada paylaşılan ve
ilk selfie olarak adlandırılan fotoğraflar gerçeği
yansıtmamaktadır.”
YENİ MEDYANIN YÜKSELİŞİ
“Selfie, sosyal medya nedeniyle çılgınlık derecesine ulaştı.”
ifadesini kullanan sosyal medya uzmanı Kırık, “Selfie tarzındaki
fotoğrafların yaygınlaşmaya başlamasında sosyal medyanın etkisi çok
büyüktür. Facebook, MySpace, Twitter ve Instagram gibi sosyal
paylaşım ağlarının varlığı selfie çılgınlığının birincil nedenidir.
Çünkü kitle iletişim araçlarına internet teknolojisinin entegre
edilmesi sosyal paylaşım ağlarının cazibesini önemli ölçüde
arttırmıştır. Ayrıca bilgisayar tabanlı sistemlerin gelişim
göstermesi, geleneksel medyanın giderek güç kaybı yaşamasına neden
olmuş, böylece yeni medya ön plana çıkmıştır. Günümüzde
taşınabilir, hareketli her türlü kitle iletişim aracı üzerinden
sosyal paylaşım ağlarına erişim mümkündür. Bu sayede yaşamın hemen
hemen her noktasında çevrimiçi kalabilmek ve sanal topluluklar
arasında yer almak ve çekilen bir fotoğrafı sanal alemde
paylaşabilmek olanaklı bir duruma gelmiştir. Bilginin eğlence ile
desteklenmesi sosyal paylaşım ağlarının cazibesini ise had safhaya
ulaştırmıştır” diye konuştu.
PEKİ NEDEN ?
Selfie tarzında fotoğraf çekmenin birçok nedeni olduğunu vurgulayan
Kırık, açıklamalarına şöyle devam etti:
“Sosyal paylaşım ağları içerisinde var olan birey, topluluk bilinci
içerisinde bulunmakta ve birileri tarafından izlendiğini, takip
edildiğini bilmektedir. Geniş bir kanal çeşitliliğine sahip sosyal
medyayı gençler daha yoğun bir şekilde kullanmaktadır. Yapılan
araştırmalardan da gençlerin sosyal medyada daha çok paylaştım
yaptığı açık bir şekilde görülmektedir. Dolayısıyla selfie
çekimlerinin gençler arasında yaygınlaştığını söylemek mümkündür.
Tabii bu durumun çeşitli sebepleri bulunmaktadır. Öncelikli nedeni
kişinin kendini tatmini ve varlığını çevresiyle paylaşmaktır.
Selfie çekmek kişiye özgüven aşılamakta ve var olduğunu yakın
çevresine ya da takipçilerine yansıtmaktadır. Selfie aynı zamanda
bir prestij göstergesidir. Kişi ne giyindiğini, ne yediğini, hangi
mekanda kiminle olduğunu bir fotoğraf karesiyle paylaşabilmektedir.
Özenme ve başkaları gibi olma arzusu da selfienin yaygınlaşmasının
temel nedenlerinden bir tanesidir. Sosyal paylaşım ağlarında
sürekli kendini ön plana çıkarma arzusu kişinin sanal çevresinden
kaynaklanmaktadır. Yani kişi sanal çevresinde selfie çeken
arkadaşlarını görmekte ve onlar gibi olma arzusu içerisine
girmektedir. Bunu taklit ya da başkasına benzetme şeklinde
değerlendirmek de mümkündür. Selfienin egozimi ön plana çıkardığını
da söylemek mümkündür. Kişinin kendine vurgu yapması ve kendini
olduğundan daha farklı göstererek kadraja sokması psikologlar
tarafından bencillik duygusunun yansıması şeklinde
değerlendirilebilmektedir.“
“HER YAŞTAN HER KESİMDEN İNSAN SELFIE’YE İLGİ GÖSTERİYOR”
“Sanal iletişimin sınırlı bir etki alanına sahiptir. Bu nedenle
sosyal paylaşım ağlarının fiziksel ve zihinsel gelişimi
zedelediğini söyleyebilmek mümkündür. Siyasi liderlerden,
öğretmenlere, öğrencilerden birçok farklı meslek grubuna kadar
herkes selfie fotoğraf çektirmektedir” diye devam eden Kırık, şu
ifadeleri kullandı:
“Bu nedenle oto-portre çekmeyi davranışsal bir bozukluk şeklinde
değerlendirmek mümkün değildir. Ancak herkesin farklı bir amacının
bulunduğu da bir gerçektir. Örneğin; ABD Başkanı Barack Obama ve
Başkan Yardımcısı Joe Biden’ın Beyaz Saray’ın Instagram hesabından
paylaşıtığı selfie fotoğraf hem tün dünyayı şaşırtmış hem de olumlu
bir etki yaratmıştır. Yani bu fotoğraf halk ve başkan arasında
keskin sınırların olmadığını adeta yansıtmıştır. Aynı şekilde
başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın da birçok kimseyle selfie tarzında
fotoğraf çektirmesi ve bu fotoğrafların sosyal medyada paylaşılması
halk nezdinde siyasi liderlere olan sevgiyi arttırmaktadır. Çünkü
halk kendinden olanı ve kendi gibi yaşayanı sevmektedir.
Sporcuların, sanatçıların, siyasetçilerin, akademisyenlerin… vb.
selfie tarzında fotoğraf çektirmesi halka yakınlığı, halkın içinden
olmayı yansıtmaktadır.”
“SELFIE BİR DÖNEM DAHA SANAL GÜNDEMİ MEŞGUL EDECEKTİR”
Son olarak selfie çılgınlığının uzun bir süre sosyal medya
gündemini işgal edeceğini söyleyen Kırık, “Fakat sürekli olarak
selfie fotoğraf çekilmesi ve kişinin kendini olduğundan farklı
gösterme arzusunun ileride yaşanacak kimlik sorunlarına, ruhsal
bunalımlara yol açacağını da belirtmek pek yanlış olmayacaktır.
Teknolojinin sürekli gelişim gösterdiği günümüz dünyasında
sınırları aşan selfie adeta çılgınlık boyutuna ulaşmış ve kişisel
tatmin sağlayan temel bir olgu durumuna gelmiştir. Yakın bir
gelecekte selfie tarzındaki fotoğraflar üzerinde daha düşünsel ve
akademik çalışmaların gerçekleşeceği kuvvetle muhtemeldir“
uyarısında bulundu.
(İHA)