Türk futbol severleri, onu Beşiktaş'tan gözyaşlarıyla ayrılırken hatırladı hep. Ayrıldığı takıma teknik direktör olarak döndüğünde de herkes biraz şaşkındı. Ancak o, efendi duruşu, sabrı, öfkesini kontrol edebilmesi ve başarıya giden yolun kişilerin üzerinden değil, takım anlayışını disipline etmesinden kaynaklandığını çok iyi biliyordu. Gözlerini diktiği zirveye, deyim yerindeyse "son dakika"da bile olsa varması takdiri fazlasıyla hakkediyor Unutulmamalı ki, şayet başında bulunduğu Bursaspor, yılların şampiyonları Galatasaray, Beşiktaş ve Trabzonspor'un önünde ikinci bile olsaydı yine alkışın büyüğünü alacaktı. Keza Sağlam, sıfırdan aldığı takımı artık zirveye taşımıştı. UEFA bundan 4 yıl önce, gelecek vaad eden teknik direktörler listesini yayınladığında da Ertuğrul Sağlam'ı unutmamıştı. Kayseri'de yarattığı değişim ve gösterdiği başarı yurtdışında dikkat çekmeye yetmişti. Bu arada tarihin bir cilvesi belki, 2 sezon önce gönderildiği Beşiktaş'a karşı şampiyonluk maçına çıktı. Ve alnının akıyla sahadan iki galibiyetle ayrıldı. Şampiyon oldu... Futbol camiasında Sağlam'ın sahadaki duruşunun dışında, aile ve özel yaşamına dair dokundurmalar, bu minvalde gelişen eleştiriler de yok değildi. Kimilerine göre, Ertuğrul Sağlam'ın çok sevdiği Beşiktaş'tan ayrılmasında eşinin başörtülü olması da etkili olmuştu. O bunların üzerinde hiç durmadı, sadece işini yaptı. Futbolun zeka ve bir saha oyunu olduğunu unutan bu kesimlere en güzel cevabı Efendi Kral, bir tokat gibi vermiş oluyor. Türk futbol tarihine adını altın harflerle yazdıran Sağlam, tezlere konu olabilecek bir hikayeyle bizlere başarıyı ve herşeye rağmen korunan "doğru azmi" bir kez daha anlatıyor. Wkipedia'da Ertuğrul Sağlam böyle anlatılıyor: Ereğli'de dogdu. İlk, orta, lise eğitimini Ereğli’de tamamladıktan sonra bu dönem içerisinde Ereğli Erdemirspor’un Minik, Yıldız, Genç ve Amatör takımlarında futbol oynayıp, daha sonra Yıldız Teknik Üniversitesi Metalürji Mühendisliği bölümünü kazandı. Yıldız Teknik Üniversitesi’ne kayıt yaptırırken, o dönemde Fenerbahçe’nin alt yapısında görevli olan Yılmaz Yücetürk’ün tavsiyesi ile Fenerbahçe Genç Takımı’na gitti. Burada hem futbol hem de üniversite hayatını devam ettirdi. Spor Akademisi'ni bitirdi ve daha sonra aynı bölümde master yaptı. Aynı zamanda Genç Milli Takım formasını giydi. Bir sezon sonra 1986 yılında Fenerbahçe’den ayrılıp, Gaziantepspor’a transfer oldu İlk profesyonel futbol hayatı böyle başlamıştı. Sonra Gaziantep’te bir sene daha oynayıp Samsunspor’a transfer oldu. Samsunspor’da her yıl yükselen bir grafikle 5 sezon forma giydi ve Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray onu renklerine bağlamak için yarışa girdi. Bu transfer yarışının sonunda, 1994-1995 sezonunda Ertuğrul Sağlam Beşiktaş’la anlaşarak, Siyah Beyazlı formayı tam 6 yıl giydi. Ertuğrul Sağlam’ın ilk sezonunda başarılı performansı ve 28 golü, Beşiktaş’ı şampiyonluğa taşıdı. Siyah Beyazlı formayla 6 sezonda toplam 167 lig maçı oynadı ve 103 gol attı. Forvet olarak başarılı olan ve bir çok önemli gole imza atan Ertuğrul Sağlam, John Benjamin Toshack’ın döneminde defansta da görev yaptı. 2000-2001 sezonunda Samsunspor'lu Erman Güraçar ile takas edilen Ertuğrul Sağlam, Beşiktaş’tan ağlayarak ayrıldı ve 2003 yılında futbolu Samsunspor’da bıraktı.