Acun Ilıcalı'yı çileden çıkaran haber
Abone olO Ses Türkiye adlı yarışmaya katılanlara imzalatılan sözleşmenin geleceklerini ve hatta geçmişlerini de kontrol altına aldığı
Sözleşmedeki maddelerin katılımcıların geleceğini tamamen kontrol altına aldığı iddia ediliyor. Katılımların geçmişte yaptıkları besteler bile yarışmayı düzenleyenlere ait oluyor. Yarışmacıların her sözleşme ihlalinde ödeyecekleri ceza miktarı ise 25 bin avro.
Televizyon dünyasının starı Acun Ilıcalı'yı çok kızdıracak bir haber. Reyting rekorlarını parçalayan ünlü isim yine hedefte. "O ses Türkiye" adlı müzik yarışmasının sözleşme maddelerini manşetine taşıyan Birgün gazetesi Ilıcalı'yı küplere bindirecek.
"Acun ile sömürüye var mısın yok musun" başlığıyla verilen haberde sözleşmenin tüm detayları verildi. Haberin devamındaki sayfada "0 Ses' sizi sömürmek için çağırıyor Türkiye!" başlığı atıldı. Yazıda program hakkında görüş bildirenlerin ifadelerine yer veriliyor.
Avukat Şener Bayar:
Bu sözleşme yarışmaya katılım sözleşmesinden çok yarışmacıların yeteneklerini satın alma sözleşmesi.
Bahçeşehir Üniversitesi Gazetecilik Bölüm Başkanı Profesör Orhan Tekelİoğlu: Bu sözleşmeyi kabul eden İnsanlar bir çaresizlik içerisinde olmalı.
Avukat Handan Balmumcu: Apple'ın işçilerine imzalattığı "intihar etmeyeceksin'"taahütlerine benzemiş.
Zardanadam: Bu sözleşmeler yurtdışından tercüme ediliyor "ahlaka aykırı olmamak" gibi absürtlükler sonradan ekleniyor.
İşte Onur Eren imzalı o haber:
Yetenek yarışmaları yıllardır televizyonların en ilgi çekici programları. Yayınlanmaya başladığı tarihten beri büyük bir reyting topluyorlar. Peki bu yarışmalara katılanların hangi şartlar altında yarıştığını hiç düşündünüz mü? Veya neden bu yarışmalarla parlayanların ünlü kalamadığını?
YARIŞMACILARIN KİŞİLİĞİNE EL KOYMAK
Bu soruların cevabı, yarışmaların katılımcılara imzalattığı sözleşmede gizli. Acun llıcalı'nın Show TV'de yayınlanmakta olan yeni yarışma programı O Ses Türkiye, bu yarışmaların son örneği. O Ses Türkiye yarışmacılara imzalattığı sözleşme ile onların hayatına adeta el koyuyor. Sözleşmedeki ağır maddeler ile katılımcıların geleceği tamamen kontrol altına alınırken, geçmişte yaptıkları besteler, hatta kişilikleri bile yarışmayı düzenleşen şirketlere ait oluyor.
O Ses Türkiye'nin sözleşmesi, yarışmacı ile The Voice Talent Agency, Universal Music Group International , Topkapı Mümessillik ve Ticaret Ltd. Şti. arasında imzalanıyor. Daha sözleşmenin girişindeki maddede sözleşmenin aslında "O Ses Türkiye televizyon formatının dünya çapındaki ticari başarısının geliştirilmesine" odaklandığım gösteriyor.
SÖZLEŞME BİTER, SÖMÜRÜ BİTMEZ
Ayrıca sözleşmenin süresi bittikten sonra bile yarışmacı 9 ay boyunca müzikten kazanacağı gelirlerinin yüzde 20'sini şirketlere ödemek zorunda bırakılıyor. Sözleşmede yer alan başka bir madde de ise yarışmacının o sözleşmeyi hukuk danışmanı eşliğinde okuması gerektiğini belirterek "sözleşmeyi anlamadan imzaladım" diyerek mahkemeye başvurmasını engelliyor. Oysa yarışmanın ön elemelerine giden katılımcılar, yanlarında bir hukuk danışmanı olmadığı için, bir hukukçunun bile anlamakta zorlanabileceği maddeler içeren sözleşmeyi imzalayıp geçiyorlar.
GEÇMİŞİNE DE EL KOYUYORLAR
Yarışmacıların yarışmaya katılmadan önce ürettiği bütün müzik eserleri de şirketin kullanımına devrediliyor. Yarışmacıların kendi şarkıları, besteleri veya bir müzik grubuyla ürettiği eserleri devralma opsiyonu tamamen şirketlerin elinde bulunurken sanatçının buna herhangi bir itiraz hakkı bulunmuyor.
Yarışmacılar, sözleşmenin geçerli olduğu tarihlerde lerde üreteceği bütün eserleri şirkete vermek zorunda. Bu, müzik ürünlerinin tüm mülkiyetinin şirketlere ait olacağı anlamına geliyor.
'KİŞİLİĞİN ARTIK BİZİM MALIMIZ'
Sözleşmenin en ilginç maddelerinden biri ise şirketlerin sanatçının kişiliğine bile el koyduğu madde. Bu maddeye göre sanatçının portresi, sureti, görünümü, adları, sesi, kişiliği, yazı tarzları, logoları, özellikleri, sözleri, sloganları, biyografik özellikleri ve karakteristik özellikleri sözleşme süresi boyunca şirketlere ait oluyor. Sözleşme süresi bittikten sonra bunlar şirketlere ait olmaktan çıksa da şirketler bunu kullanmaya devam edebiliyor.
MÜZİK TARZINI DEĞİŞTİRMEK YASAK
Yarışmacılar istedikleri gibi müzik tarzlarım değiştiremiyor, poptan rocka, veya rapten hip-hopa geçemiyorlar. Sözleşmeye göre sanatçının izin almadan müzik tarzmı değiştirmesi durumunda şirketler sözleşmeyi tek taraflı olarak iptal edip sanatçıya ödediği paraları geri alabiliyor. Şirketler, yarışmanın ardından hazırlayacakları yarışma kayıtlarını içeren albümler için yarışmacılara para ödemeyeceklerini de açıkça belirtiyor.
FİZİKSEL-RUHSAL İYİLİK ZORUNLU!
İlgi çeken bir diğer madde ise yarışmacının toplantılara vaktinde, fiziksel ve ruhsal olarak iyi katılma zorunluluğu. Eğer yarışmacı toplantılara kendinden kaynaklanan nedenlerle geç veya fiziksel-ruhsal sorunlarla katılırsa sözleşmeyi ihlal etmiş oluyor. Sözleşme ihlalinde ise yarışmacı şirketlere 25 bin avro ödemek zorunda bırakılıyor.
SİGORTA, PRİM VE CEZALAR YARIŞMACIDAN
Yarışmacı ayrıca ürettiği eserlerin "kamu düzeni veya ahlaki değerlere" aykırı olmayacağını beyan ve taahhüt etmek zorunda. Sözleşmedeki bir diğer maddede ise yarışmacının hiçbir şekilde şirkederin veya yarışmanın çalışanı olmadığı söyleniyor ve yarışmacıya çok ağır maddi yük getirebilecek bir madde daha ekliyor: Eğer maliye ve sigorta kurumları yarışmacının çalışanımız olduğunu düşünürse, bundan doğan her türlü vergi, prim, ceza, faiz ve benzeri giderleri yarışmacı ödeyecektir. Eğer devlet "yarışmacı değil, şirkeder ödemeli" derse, şirketler ödeyip ücreti yarışmacınınyalacaklarından kesecektir!
YARIŞMACININ REDDETME HAKKI YOK
Sözleşmeyi imzalayan yarışmacı, şirkeüerin istediği takdirde 6 farklı sözleşmeyi de imzalamak zorunda bırakılıyor. Yetenek sözleşmeleri denen bu sözleşmeler ile şirkeder eğer kendileri isterlerse yarışmacılara kayıt yaptırıyor, bunları düzenlettiriyor, turneye çıkartıyor, menejerliklerini alıyor. Ancak sanatçmın bu sözleşmeleri imzalamak istememe gibi bir hakkı bulunmuyor. Sözleşmeyi iptal etme hakkı sadece şirkedere ait. Yarışmacı hiç bir koşulda sözleşmeyi iptal edemiyor. Şirkeder yarışmaya katılım sözleşmesini iptal etse bile yetenek sözleşmesini devam ettirme hakkına da sahip.
SÖZLEŞME ÖMÜR BOYU SÜREBİLİR
Şirkederin albüm yaptırmaya karar vermeleri durumunda yarışmacıya verecekleri avans tamamen şirkederin insiyaüfinde. Bu durumda şirkeüerin yarışmacıya 10 lira verip "bu parayla bize 6 ay içinde bir albüm yapacaksın" demesi mümkün. Albüm satışa çıktıktan sonra elde edilecek gelirlerin sadece yüzde 12'sinin yarışmacı ile paylaşılacağı da sözleşmede yer alıyor. Üstelik kayıt sözleşmesinde bu sözleşmenin ne kadar süre geçerli olacağı muğlak bırakılmış. Şirket süre olarak 5 albümün yayınlanmasını belirlemiş, ancak 5 albümün ne kadar sürede yayınlanacağı belirtilmediği için sanatçı ömür boyu bu sözleşmeye bağlı olmak zorunda kalabilir. Son olarak, edisyon sözleşmesindeki bir maddeye göre sanatçının meslek birliğine üye olma hakla da elinden alıyor.
İSYAN ETMEK DE YASAK
Yarışmacılar bu şarüara karşı isyan etme hakkına da sahip değil. Sözleşmenin maddelerinin açıklanması yasak olduğu için yarışmaya katıldıktan sonra sömürülen yarışmacılar yaşadıklarını basına anlatamıyor. Anlatabilseler bile bu işten para kazanan ana akım medya devlerinin bu isyana yer vermesini beklemek saflık olur. Sözleşmenin dayattığı ağır şardar ve yarışmacının en sonunda elde edeceği sınırlı gelir, farklı formadarda onlarca kere düzenlenen yetenek yarışmalarına katılan ve kazananların neden müzik piyasasında kalıcı olamadığının adeta bir resmi.