Açılın, Perinçek geliyor!

Amerikalılara söyleyin, Muharrem İnce’yi arayıp, “Geçmiş olsun” desinler. Çünkü bu iş çoktan bitmiş!

Süleyman ÖZIŞIK suleyman@internethaber.com

Aylardır gerek yazdığım yazılarda gerekse çıktığım ekranlarda bir iddiayı dile getiriyorum.

O iddia şu:

"Cumhurbaşkanlığı seçimi ilk turda bitecek ve Cumhur İttifakı da Meclis'te çoğunluğu rahatlıkla sağlayacak!"

Bu iddialı sözleri duyanlar bana “Neye güvenerek bu sözleri söylüyorsun?” diye soruyor.  

Söyleyeyim:

Liderlerin ve siyasi partilerin ve anket şirketlerinin davranış şekline ve farkında olmadan verdikleri mesajlara bakıyorum.

Anket şirketlerinden başlayarak anlatayım…

Habertürk canlı yayınında, sanırım iki araştırma şirketi yöneticisinin de misafir olduğu bir canlı yayına katılmıştım. Programda Sonar Araştırma Şirketi Genel Müdürü Hakan Bayrakçı, AK Parti’nin büyük ihtimalle kaybedeceğini, Millet İttifakı’nın ve hatta Meral Akşener’in kazanacağını iddia etti.

Bunun üzerine, “Cumhurbaşkanı ilk turda büyük farkla kazanacak. AK Parti de Meclis çoğunluğunu ele geçirecek. Eğer tersi olacağını söylüyorsan, burada iddiaya girmeye hazırım” dedim.

Hakan Bayrakçı’nın yüzündeki çizgilerin değiştiğini gördüm. Çıkan anket sonuçlarına göre değil, kendi temennilerine göre yorum yaptığını anladım.

Zaten iddiaya falan da girmedi.

Geride bıraktığımız zaman içinde, AK Parti’nin seçimi kaybedeceğini söyleyen herkese aynı teklifle gittim.

Ayıptır söylemesi, “arabasına iddiaya giriyorum” dedim ama duyan herkes sus pus oldu.  

Gelelim siyasilere…

Siz hiç Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Kaybedersem falanca kişinin yardımcısı olurum” dediğini duydunuz mu? Ya da “İkinci tura kim kalırsa ona destek veririz” dediğini duydunuz mu?

Duymadınız.

Peki Muharrem İnce’den duydunuz mu?

Meral Akşener’in Muharrem İnce ile bu konuda pazarlık yaptığını duydunuz mu?

Duydunuz değil mi?

Sizce kim ipi göğüsleyeceğine inanıyor?

Gelelim partilere…

Partiler milletvekilleri aday listelerini hazırladı ve YSK'ya bildirdi. AK Parti, geçmişte Başbakanlık, Bakanlık ve Milletvekilliği yapanların da aralarında bulunduğu 150 isme listelerde yer vermedi. 

CHP ve İyi Parti de AK Parti kadar olmasa da bazı önemli isimlere listelerinde yer vermedi.

Peki, Kılıçdaroğlu ve Meral Akşener ve Recep Tayyip Erdoğan listeler açıklandıktan sonra ne söyledi?

CHP liderinden başlayalım:

Kemal Kılıçdaroğlu, “Kimseyi dışlamadık, herkese yer vermeye çalıştık” dedi mi?

Dedi…

Meral Akşener, “Yusuf Halaçoğlu benim ağabeyim, büyüğümdür ama kendisine uygun yer bulamadık. Bizim aday gösterdiğimiz yeri de kendisi beğenmedi ve çekildi” dedi mi?

Dedi…

Peki Cumhurbaşkanı Erdoğan ne dedi, bir de ona bakalım:

“Milletvekilliği listelerinde yer vermediğimiz arkadaşlarımıza yeni dönemde farklı alanlarda görevler vereceğiz. Kimse görevinin bittiğini düşünmesin. Bu yolu beraber yürümeye devam edeceğiz”

Şu açıklamalara baktığınızda, sizce hangi parti kazanacağına inanıyor? Hangi parti kendinden emin konuşuyor?

Verdiğiniz cevabı duyar gibiyim!

Devam edelim…

Normal şartlarda liste dışı kalan milletvekillerinin, “Nasılsa seçimi biz alacağız ve önümüzdeki dönemde bize de bir görev verilecek” demesi gerekiyordu değil mi?

Bir de onların yaptığı açıklamalara bakalım:

Eren Erdem’i zaten biliyorsunuz, anlatmaya gerek yok. Partisini iki dakikada satışa getirdi. Ali Şeker Muharrem İnce’nin baskıları üzerine son anda listeye tekrar eklendi.

Şu ayrıntıya lütfen dikkat!

CHP Genel Başkan Yardımcısı Haluk Pekşen, “Ben Abdullah Gül’ün çatı aday olmasına karşı çıktığım için harcandım” dedi. İlhan Cihaner de neredeyse aynı cümleleri kullandı.

İyi Parti’de de aynı durum yaşandı.

Partinin kurucularından Yusuf Halaçoğlu istediği ilden aday gösterilmeyince Akşener’i yaylım ateşine tuttu ve aday olmayacağını açıkladı. Partinin gençlik kolları başkanı bile, “Beni iyi yerden aday göstermediler” diyerek istifa ettiğini açıkladı.

Peki AK Parti’de liste dışı kalan isimler?

“Listelere giren yeni arkadaşlara, büyük Türkiye yolunda yapacağı çalışmalarda başarılar diliyoruz. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile durmak yok, yola devam!” dediler değil mi?


CHP ve İyi Partili isimlerin yaptığı açıklamalar ne anlama geliyor sizce? Hiç mırın kırına gerek yok. Bu sözler düpedüz “Biz seçimi kaybettik” anlamına geliyor.

Bunu niye söylüyorum, anlatayım:

Yeni sisteme göre, milletvekilliği listesinde yer verilmeyen isimler, seçim sonrası dışarıdan bakan veya Cumhurbaşkanı yardımcısı olabilecek.

Yani liste dışı kalan isimlerin, “Partim Cumhurbaşkanlığını da ittifak seçimini de kazanacak ve bana önümüzdeki dönemde bir görev verecek” inancını koruması ve bu inancı kamuoyuna yansıtması gerekiyor değil mi?

Yapılan açıklamaları tekrar okuyunuz lütfen? Hangi partinin milletvekilleri bu inancı taşıyor ve bu inancı seçmene yansıtıyor?

“AK Parti” mi dediniz?

Ben de onu diyorum işte!

AK Parti seçimi kazanacağına inanmış, muhalefet ise kaybedeceğini daha en baştan kabullenmiş!

Son bir örnek de medyadan verip yazıyı noktalayayım.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Habertürk’te Veyis Ateş’in sorularını cevaplarken yeni sisteme ait şunları söylüyor:

“Yeni dönemde bakanlık sayısını 20’nin altında çekeceğiz. En fazla bir veya iki Cumhurbaşkanı yardımcısı ile çalışacağız”

İlginç olan bu açıklama değil…

Bu açıklama sonrası Cumhurbaşkanı’nın açıklamalarını izleyicilerine duyuran merkez medya da dahil olmak üzere bütün haber kanalları, “Yeni dönemi” başlığıyla şu haberi veriyor:

“24 Haziran sonrası bakanlık sayısı 20’in altına inecek. Cumhurbaşkanı en fazla bir ya da iki yardımcı ile çalışacak!”

Anlayacağınız merkez medya bile kimin Cumhurbaşkanı olacağını, kimin tek başına iktidara geleceğini şimdiden kabullenmiş.

Ama ben yine de birilerine inme inmesin diye farklı bir isim vereyim.

Görüyorsunuz, anlatmaya gerek yok.

Görüyorsunuz, Perinçek geliyor!