Abramoviç nasıl zengin oldu?
Abone olChelsea'nin sahibi Rus işadamı Roman Abramoviç'in sıfırdan zirveye çıktığı hayat hikayesi...
24 Ekim 1966'da Rusya'nın Saratov şehrinde doğan Roman
Arkadyeviç Abramoviç şu anda İngiltere'de yaşayan en zengin kişi
kabul ediliyor. Ağustos 2007 tarihli Forbes dergisine göre 18.7
milyar dolarlık serveti bulunuyor.
Rusya'da Çukotka bölgesinin daimi valisi ünvanını elinde bulunduran
Abramoviç 2000 yılında seçildiği bu pozisyon için seçimden önce
bölgede kendi cebinden 1 milyar dolardan fazla harcama yaptı.
Aslen Litvanyalı Yahudi bir aileden gelen Abramoviç'in büyük
annesiyle büyük babası Sibirya'ya sürgüne gönderilmişti. Bir
yaşındayken annesini 3 yaşındayken de babasını kaybeden Abramoviç
öksüz ve yetim olarak büyüdü. Çocukluğu amcasının ailesinin yanında
ve daha sonra büyükannesinin yanında geçti.
Askerliğini yaptıktan sonra Moskova Devlet Oto Transport
Enstitüsüne kaydoldu. Ama burayı bitirmeden iş hayatına atıldı ve
daha sonra Moskova Hukuk fakültesinden derece aldı.
İŞ HAYATI
1980'lerde Gorbaçov'un özel küçük işletmelerin açılmasına izin
veren düzenlemesinden sonra ticari faaliyetlere başladı. 1992 ile
1995 arasında beş ayrı şirket kurmuştu. 1995'te Boris Berezovski
ile birlikte Sibneft adlı büyük bir petrol şirketinin kontrol
hisselerini ele geçirdi. Bu satış işlemi sırasında yolsuzluk
yapıldığı ve şirket hisselerinin aslında olması gereken piyasa
değerinin altında satıldığı söylenir.
1990'lar boyunca Abramoviç iş ortağı Eugene Shvidler ile sahip
oldukları Millhouse Capital adlı yatırım şirketi aracılığıyla pek
çok önemli şirketin hisselerini ve yönetimini ele geçirdi. Sieft
adlı petrol şirketinin Gazprom'a satışından 13 milyar dolar
kazandılar ve bunu yeni yatırımlar için kullandılar. Örneğin
Rusya'nın en büyük çelik şirketi Evraz Grup'un yüzde 41 hissesini
aldılar.
2004 yılında İşviçreli detektifler delil yetersizliği nedeniyle bir
davanın peşini bıraktıklarında 4.8 milyar dolarlık bir
sahtekarlığın izini sürmekteydiler. IMF'nin Rusya'ya verdiği borcun
büyükçe bir kısmının Abramoviç'in kasasına girdiğinden
şüphelenilmekteydi. BD ve Rusya bu konuda bazı delilleri
gizlediler. Dolayısıyla IMF fonlarıyla Abramoviç arasındaki
bağlantı herhangi bir şekilde kanıtlanamadı.
SİYASİ HAYATI
1999'da Abramoviç Rusya parlementosu Duma'ya seçildi. Seçim bölgesi
Çukotka Otonom bölgesi, Rusya'nın uak doğusundaki fakir bir
bölgeydi. Abramoviç burada 'Umut Direği' adlı bir sosyal yardım
projesi başlatarak Çukotka halkına bilhassa çocuklara büyük
oranlarda yardım sağladı. 2000 yılında bu bölgenin valisi seçildi
ve bu bölgede bir kolej, bir hastane, bir kreş ve oteller yaptırdı.
Havaalanını yeniledi, pek çok kasaba ve şehirdeki okulları
onarımdan geçirdi.
Sibneft adlı petrol şirketi için burayı bir vergi cennetine
çevirerek bölge ekonomisini kalkındırmak için burada petrol
aramaları başlattı. Normalde görev süresi 2005 yılında doluyordu ve
bir dahaki dönem valiliğe aday olmayacağını açıklamıştı. Ancak
Başkan Putin kanunları değiştirdi ve özerk bölge valilerinin
seçimle değil atamayla geleceklerini ilan etti. 21 Ekim 2005
tarihinde de Abramoviç'i bölge valisi olarak atadı. Bu görevi hala
devam etmektedir.
CHELSEA'Yİ SATIN ALIYOR
Abramoviç Haziran 2003'te Chelsea klübünün kontrol hisselerinin
sahibi oldu. Bu klüpte karar kılmadan önce muhtemelen satın
alabileceği diğer klüpler hakkında da araştırma yapmıştı. Bu
anlaşmayal İngiltere'de birden popüer odu. 2008 Şubat'ına kadarki
dönemde klübe 587 milyon sterlinlik yatırım yaptı.
Satın aldığı sırada büyük mali sıkıntılar yaşayan Chelsea'yi dünya
çapında ticari bir markaya dönüştürmek yolunda büyük adılar
atılmasına önayak olan Abramoviç, aradan geçen sürede Chelsea'nin
büyük başarılara imza atmasını sağladı.
Abramoviç'in Chelsea klübüyle olan ilişkisinin Avrupa futbolcu
piyasasını altüst ettiği yaygın olarak söylenmektedir. Kulübe
katkısının ne olacağı üzerinde fazla düşünmeden olağanüstü yüksek
rakamlarla kendi istekleri doğrultusunda transferler yapmaya kalkan
Abramoviç, 2005 yılında Milan kulübüne Shevchenko'yu almak için
89.9 milyon sterlinlik rekor bir miktar teklif etmişti. Shevchenko
2006'da nihayet Chelsea'ya geldi ama sadece 30 milyon sterlin
karşılığında…
West Ham United oyuncusu Glen Johnson için de benzer bir 'aşırı
ödeme' söz konusuydu. 2005 yılının sonunda Chelsea 140 milyon
sterlin zarardaydı. Yıllar içinde bu zarar azaltılsa da 2010
yılından önce Chelsea'nin kara geçmesi beklenmiyor.
Chelsea'nin hemen her maçını izleyen Abramoviç'in maç sırasında
yaptığı heyecanlı hareketler, Chelsea taraftarlarınca 'kulübe
yönelik bir sevgi gösterisi' olarak algılanmaktadır. Maçlardan
sonra futbolcuları soyunma odasına da eldiği ve bu yüzden Jose
Mourinho ile arasında tartışmlar çıktığı yolundaki dedikodular
basına yansıyınca 20 September 2007'de Jose Mourinho bir açıklama
yaptı ve kulüp yönetimiyle vardıkları anlaşma sonucu Chelsea’den
ayrıldığını bildirdi.
O zamandan bu yana İsrailli menajer Avram Grant takımın teknik
patronluğunu sürdürüyor. (www.guncel.net)