AB'nin yeni dönem başkanı Juncker
Abone olLüksemburg Başbakanı Jean-Claude Juncker, dönem başkanlığı arifesinde gazetecilere yaptığı açıklamada, Türkiye konusunda değerlendirmelerde bulundu.
Lüksemburg, 6 aylık AB dönem başkanlığını yarın Hollanda'dan
devralıyor. Juncker, kendisinin ''dört nala bir genişlemeye'' karşı
olduğunu, ancak ''tarih hızlı hareket edilmesini gerektirdiğinde
metinlerin buna karşı koyamadığını'' belirtti. Türkiye konusunda
alınan kararlar çerçevesinde, ''AB'nin yeni üyeleri bünyesine alma
yeteneklerinin de göz önünde bulundurulacağının'' özellikle
belirtildiğini, bu ''kriter''in çoğu zaman gözden kaçırıldığını
söyleyen Juncker, bu konudaki maddenin Türkiye kararına bir
''nüans'' getirdiğini ifade etti. Juncker, Türkiye konusunda,
''AB'nin bünyesine yeni üye alma yeteneği sorununun gündemde
olduğunun hatırlatıldığını'', ancak Türkiye'ye ilişkin tüm
kararların tekrar tartışılmasının söz konusu olmayacağını söyledi.
''Aday ülkeler sürat ve kararlılıkla hazırlandıkları zaman,
katılımı frenlemek mümkün değil'' diyen Junker, ''Türkiye ve
Hırvatistan hariç, diğer adaylar söz konusu olduğu zaman, yeni bir
genişleme şantiyesi açmadan önce 36 defa düşüneceğiz'' dedi.
Genişleme konusunda ''kamuoyunu ikna edemediğini'' belirten Junker,
Lüksemburg'un dönem başkanlığı sırasında bazı AB ülkelerinde
gerçekleşmesi beklenen referandumlar ile İngiltere, Portekiz ve
Polonya gibi ülkelerde yapılacak genel seçimlerin kendisini
endişelendirdiğini anlattı. Lüksemburg Başbakan Yardımcısı ve
Dışişleri Bakanı Jean Asseborn da, dönem başkanlığı sürecinde
uygulayacakları program ve öncelikler hakkında bilgi verirken,
''Türkiye hakkında çok şey söylendi, her şey söylendi. Türkiye
müzakerelere hoşgeldi'' dedikten sonra, tam üyelik müzakerelerinin
başlayacağı 3 Ekim 2005 tarihinin büyük önem taşıdığını,
Türkiye'den, bu tarihten önce, Kıbrıs Rum yönetiminin tanınmasına
yönelik bir adım atmasının beklendiğini anlatmıştı. Lüksemburg'un
dönem başkanlığı sürecinde izleyeceği program hakkında bilgi veren
Asseborn, 17 Mart'ta Hırvatistan ile tam üyelik müzakerelerinin
koşullu olarak başlayacağını, Makedonya'nın hazırlıklarını
sürdüreceğini, Arnavutluk, Bosna-Hersek ve Sırbistan ile işbirliği
anlaşması arayışlarının gerçekleştirileceğini, Kosova'daki
gelişmelerin izleneceğini belirtti. Asseborn, Rusya ile ilişkilere
önem vereceklerini, Ortadoğu'da barış müzakerelerinin tekrar
başlaması için çaba harcayacaklarını, Irak'ta güvenli ve istikrarlı
bir ortam istediklerini, İran'ı özellikle insan hakları ve kitle
imha silahları konusunda izleyeceklerini söyledi. Avrupa güvenlik
stratejisinin de önem taşıyacağını ifade eden Asseborn, ABD ile
ilişkilerin gelişmesi için de çaba harcayacaklarını belirtti ve ABD
Başkanı George Bush'un 22 Şubat'ta yapacağı Brüksel ziyaretinin
önemine işaret etti. Asseborn, önce NATO'ya gelecek olan Bush'un
daha sonra AB kurumlarına uğrayacağını, bunun bir ilk
oluşturacağını, ilk defa bir ABD başkanının AB'yi ziyaret edeceğini
söyledi. Lüksemburg, dönem başkanlığını 1 Temmuz 2005'te
İngiltere'ye devredecek.