AB’nin Suriye’ye silah ambargosunu kaldırmasını destekliyoruz
Abone olDışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu AB’nin Suriye’ye silah ambargosunu kaldırmasını desteklediklerini söyledi. <br/>51. AB-Türkiye Ortaklık Kon...
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu AB’nin Suriye’ye silah
ambargosunu kaldırmasını desteklediklerini söyledi.
51. AB-Türkiye Ortaklık Konseyi Toplantısı sonrası basın
mensuplarının sorularını yanıtlayan Davutoğlu, Dönem Başkanı
İrlanda Dışişleri Bakanı Eamon Gilmore ve AB Genişleme Komiseri
Setfan Füle birlikte önemli açıklamalarda bulundu. Bir gazetecinin
Davutoğlu’na AB’nin Suriye’ye uyguladığı silah ambargosu ve son
durum hakkındaki görüşlerini sorması üzerine Davutoğlu silah
ambargosunun kaldırılmasını desteklediklerini belirterek, ”Biz AB
ambargosunun kaldırılmasını kesinlikle destekliyoruz çünkü bu son
iki yıldır ağır silahlarla saldırıya uğrayan Suriye halkının
kendini savunma hakkıdır. Bu saldırılar uçaklarla, Scud füzeleri ve
hatta kimyasal silahlarla olmuştur. Eğer bu konuyu Birleşmiş
Milletler Güvenlik Konseyi yoluyla halledemiyorsak en azından bu
insanların kendini savunma hakkını sağlayabilmeliyiz" dedi.
Konu hakkında açıklama yapan İrlandalı Bakan Gilmore ise Suriye’nin
daha fazla militarize olmasından yana olmadıklarını ifade ederek
zor da olsa barışçıl ve politik bir çözüm bulunması gerekliliğine
inandıklarını belirterek, “Bu konu bugünkü Dışişleri Bakanları
Zirvesi’nde görüşülecek ve bildiğiniz gibi fikir ayrılıkları
mevcut. Detayları gün boyu tartışacağız ve umuyorum ki bir sonuca
varacağız” dedi. Bununla birlikte Ortaklık Konseyi Toplantısı
çerçevesinde AB-Türkiye ilişkilerinde gelinen son noktayı
konuştuklarını ve Türkiye’nin AB için önemini bildiklerini anlatan
Gilmore özellikle Türkiye’nin Suriye’de insani anlamda üstlendiği
rolden övgüyle bahsetti. Müzakere süreci ile ilgili olarak
önümüzdeki ay İrlanda Dönem Başkanlığı’nın 22.faslı açmak niyetinde
olduğunu yineleyen Bakan Gilmore, bunun her iki tarafın da sürece
olan bağlılığını göstermesi açısından önemli bir işaret olacağını
kaydetti. Türkiye’nin son yıllarda hukukun üstünlüğü ve demokrasi
konusunda attığı adımları memnuniyetle karşıladıklarını dile
getiren Gilmore, AB’nin özellikle temel haklar ve özgürlükler
konusundaki bu reformları Türkiye’nin devam ettirmesini beklediğini
söyledi. Yürürlülüğe giren yeni yabancılar kanunu ile de ilgili
AB’nin memnuniyetini dile getiren Gilmore, bu tip yeni
düzenlemelerin vize serbestliği için hazırlanan yol haritasındaki
beklentilerden bazılarını da karşılamış olduğunu ifade etti.
Davutoğlu ise konuşmasında AB üyeliğinin yarım yüzyıldır
Türkiye’nin en büyük stratejik hedefi olduğunu ve böyle olmaya da
devam ettiğini anlatarak bugün ilişkilerin her zamankinden daha
önemli olduğunun altını çizdi. Davutoğlu artık Türkiye’nin AB
üyeliği için yeni bir stratejik vizyona ihtiyaç duyulduğunu
belirterek, “Biz Türkiye’nin tam üye olması gerektiğine inanıyoruz.
Uluslararası dengeler Türkiye’nin bu birlikte olmasına her
zamankinden daha çok ihtiyaç duyuyor. O halde soru şu; neden hala
ilerleme kaydedemiyoruz. Hala 17 fasıl siyasi sebeplerle bloke
durumda. İrlanda dönem başkanlığı sayesinde bir fasıl bu yıl
açılacak ancak bir çiçekle bahar gelmez. Zaten bu hızla gidecek
olursak üye olmak için bir yarım yüzyıl daha beklememiz gerekir ki
dünya değişirken çok daha dinamik ilişkilerimiz olması gerekir.
Vize serbestliği de bizim için olmazsa olmazdır ve Türkiye’nin
hakkıdır. Artık bu konuyu çözmenin zamanı gelmiştir. Gümrük Birliği
konusunda ise Türkiye’nin özel bir durumu var. Bu nedenle biz
Türkiye’nin AB’nin imzaladığı tüm Serbest ticaret Antlaşmaları’na
taraf olabilmesini savunuyoruz” dedi.
Genişleme Komiseri Füle ise ilişkiler, müzakereler ve vize
konusunda yaptığı açıklamada, “Biz yakalanan bu momentumu
Türkiye’nin diğer fasıllarda da kriterleri yerine getirerek
sürdürmesini istiyoruz. Örneğin yakın zamanda 19. fasıl için bunu
bekliyoruz. Davutoğlu’na vizeler konusunda katılıyorum.
İlişkilerimizi güçlendirmenin en verimli yollarından biri vize
serbestliğini sağlamaktır. Bunun için de Türkiye’yi bir kez daha
gecikmeksizin Geri Kabul Antlaşması konusunda adım atmaya davet
ediyorum. Bununla birlikte Türkiye’de yargı reformları konusunda
atılan adımları memnuniyetle karşıladığımızı bildirmek istiyorum.
Özellikle 4.yargı paketi temel hak ve özgürlükler konusunda tam bir
uyuşma sağlama yolunda önemli bir kilometre taşı. Bu reformların
uygulamaya geçmesi pratikte hala var olan kısıtlamaları
azaltacaktır. Ayrıca ek protokolü de konuştuk ki bunun uygulanması
bloke olan fasılları açacak ve birçoğunun hemen kapanmasını
sağlayacaktır. Bu da tek çiçek politikasını tüm çiçekleri açan bir
gül bahçesi politikasına dönüştürmeye yeter de artar" dedi.
Basın toplantısı sonrası Füle vize serbestliği yol haritasında
gelinen nokta ile ilgili İHA muhabirine yaptığı açıklamada, "Türk
tarafı topun bizde olduğunu düşünüyor, biz ise Türk tarafında
olduğunu düşünüyoruz. Aslında önemli olan ve olması gereken bu
topla oynamaya başlamak" dedi.
(İHA)