AB'nin G7 önceliği Ukrayna, yaptırımlar ve Çin!
Abone olAB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen: Çin ile ekonomik ilişkilerimizde ayrışma yerine riski azaltma ile tanımlanacak çok yönlü bir yaklaşım istiyoruz.
Avrupa Birliği (AB), bu hafta yapılacak G7 zirvesinde, Ukrayna'ya mali ve askeri destek, Rusya'ya yönelik yeni yaptırımlar ile Çin ile ekonomik ilişkilerde izlenecek tutumu gündeme getirecek.
AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve AB Konseyi Başkanı Charles Michel, Brüksel'de düzenledikleri basın toplantısında, 16-17 Mayıs'ta İzlanda'daki Avrupa Konseyi Zirvesi, 19-21 Mayıs'ta Japonya'daki G7 Liderler Zirvesi ve 22 Mayıs'ta Güney Kore'deki AB- Güney Kore Zirvesi programlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Ursula von der Leyen, G7 Zirvesi'nde Ukrayna'nın, başta gelen gündem maddelerinden olacağını, Ukrayna'ya sonuna kadar destek verilmesine yönelik iradenin teyit edileceğini, mali desteğin yanı sıra askeri desteğin hızlandırılmasını görüşeceklerini söyledi.
Ukrayna-Rusya savaşının sonlandırılması amacıyla yürütülecek olası barış sürecinde Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy'nin barış formülünün temel oluşturması gerektiğini vurgulayan von der Leyen, Ukrayna'nın rızası olmadan Ukrayna için bir barış girişimi olmayacağını belirtti.
İzlanda'da düzenlenecek Avrupa Konseyi Zirvesi'ne de değinen von der Leyen, burada da Rusya'dan hesap sorulması meselesinin gündemde olacağını bildirdi.
Von der Leyen, Rusya'nın Ukrayna'ya gelecekte tazminat ödemesinin ilk adımını oluşturmak amacıyla Hollanda'nın Lahey kentinde "Hasar Kaydı" mekanizması oluşturulmasını ele alacaklarını kaydetti.
Yeni yaptırımlar
"G7'de hem mevcut hem de gelecekteki yaptırımları değerlendireceğiz" diyen von der Leyen, AB Komisyonu'nun, 11'inci yaptırım paketi teklifini üye ülkelere sunduğunu anımsattı.
Von der Leyen, yeni paketin G7 ortakları ile koordinasyon içerisinde hazırlandığını ve esas olarak yaptırımlar ile yaptırımların delinmesini önlemeye odaklandığını belirtti.
Yeni yaptırım paketinin yaptırımlardaki "boşlukları kapatacak" bir yasak içerdiğine işaret eden von der Leyen, "Bazı 3'üncü ülkelerin geçen ay Avrupa ürünleri ticaretinde büyük bir artış olduğunu gördük." dedi.
Von der Leyen, bu konuda caydırıcı olacak önlemleri tartıştıklarına işaret ederek, bir transit geçiş yasağının söz konusu olabileceğini söyledi.
İleri teknoloji, uçak bileşenleri ve jet yakıtlarını AB'den satın alan ve ardından yaptırım uygulanan malları Rusya'ya teslim etme ihtimali bulunan 3'üncü ülkelere yönelik tedbir alacaklarını aktaran von der Leyen, bu malların söz konusu 3'üncü ülkelere gitmesini yasaklamak konusunda ciddi oldukları konusunda bu ülkeleri uyardıklarını vurguladı.
Çin ile ilişkiler
Çin ile ilişkilerin nasıl yönetileceği konusunun da zirvelerdeki ana konular arasında yer alacağını vurgulayan von der Leyen, liderlerin burada ortak ilkeler üzerinde buluşacaklarını ifade etti.
Von der Leyen, "Çin ile ekonomik ilişkilerimizde ayrışma yerine riski azaltma ile tanımlanacak çok yönlü bir yaklaşım istiyoruz." dedi.
İklim değişikliği gibi küresel konularda Çin ile iş birliği yapmaya çalışacaklarını ifade eden von der Leyen, Çin ile rekabet halinde olduklarını ve kendi ekonomik durumlarını güçlendirmek istediklerini kaydetti.
Von der Leyen, geçen yıl enerji alanındaki bağımlılığın ortaya koyduğu sorunlardan derslerini aldıklarına işaret ederek, "Stratejik bağımlılıkları azaltacağız." dedi.
Yeni nesil askeri teknolojilerde avantaj sağlayacak teknolojileri koruyacaklarını belirten von der Leyen, ekonomik güvenliğe de çok önem verdiklerini vurguladı.
Ekonomik güvenlik stratejisi hazırlanıyor
Von der Leyen, ekonomik dayanıklılığı artırmak için çok ciddi adımlar attıklarını, kritik ham maddelerde bağımlılığı daha da azaltmaları gerektiğini, AB Komisyonu'nun haziran ayında yeni bir ekonomik güvenlik stratejisi açıklayacağını bildirdi.
Toplantılarda, temiz teknoloji yatırımlarının da gündeme geleceğini ifade eden von der Leyen, ortak hedefin temiz teknoloji kapasitelerinin artırılması olması ancak bunun başkalarının zarar görmesi pahasına yapılmaması gerektiğini söyledi.