AB'nin bitmez tükenmez istekleri
Abone olYapıcak yardımlar ile KKTC'yi ekonomik açıdan bağımlı hale getirmek isteyen AB, yardımları da belli koşullara bağlıyor.
Cumhuriyet Gazetesi'nin haberine göre, KKTC'ye 259 milyon Euro'luk yardım öneren AB, Türkiye'den Rumların tanınmasını istemeye hazırlanıyor
AB yardımı koşula bağlanıyor
Lüksemburg'daki AB yetkilileri Türkiye'nin Kıbrıs konusunda yapması gereken çalışmalar arasında Rumların tanınması, Türk askerinin adadan çekilmesi ve AB ile imzalanan Gümrük Birliği Anlaşması'nın kapsamına Rum kesiminin de alınmasını gösteriyorlar.
Dış Haberler Servisi - Lüksemburg'da dün yapılan Avrupa Birliği dışişleri bakanları, dün yapılan Genel İşler Konseyi'nde, KKTC'nin ekonomik kalkınmasına yardımcı olma kararı aldı.
Kıbrıs'ta 24 Nisan'da yapılan referandumun ardından dün Lüksemburg'da toplanan AB Genel İşler Dış İlişkiler Konseyi toplantısında KKTC'ye 259 milyon Euro'luk yardımın serbest bırakılması tavsiye edildi. Ancak KKTC'de referandumdan "Evet" sonucunun çıkmasıyla Ankara'nın, ''Biz Kıbrıs'ta üzerimize düşeni yaptık'' değerlendirmesine katılmayan AB üst düzey yetkilileri, Türkiye'den Rum kesimini tanımasını istemeye hazırlanıyor. AB Komisyonu üyesi Günter Verheugen , Kıbrıslı Türklerin ekonomik izolasyonuna son vermek için yardım yapacaklarını, ancak bunun KKTC'nin tanınacağı anlamına gelmediğini söyledi.
Kıbrıs'ta 24 Nisan'da yapılan referandumun ardından dün Lüksemburg'da toplanan AB Genel İşler Dış İlişkiler Konseyi toplantısında AB dönem başkanı İrlanda tarafından hazırlanarak onaylanan bildiride, Kıbrıs'ta çözüm halinde KKTC için ayrılan 259 milyon Euro'luk mali yardımın serbest bırakılması tavsiye edildi. Bildiride, ''AB içinde yer alma konusunda açık bir irade gösteren KKTC'nin ekonomik kalkınmasına destek olunması konusunda AB Konseyi'nin kararlı olduğu ve Komisyonun özellikle adanın ekonomik uyumu ve iki toplum arasında yakınlaşmayı sağlayacak projeler hazırlaması istendi. '' vurgulandı.
Toplantı sırasında basın toplantısı düzenleyen Verheugen, Kıbrıslı Türk yetkililerle işbirliği yapacaklarını, AB dışişleri bakanlarının Türklerin ekonomik tecridinin sona erdirilmesi gereğini kabul ettiklerini bildirdi. ''Kuzeydeki yetkililerle işbirliği yapmak zorundayız'' diyen Verheugen, bunun AB'nin KKTC'yi tanıma anlamına gelmediğini kaydetti. Günter Verheugen, ''Türkiye Kıbrıs sorununun çözümü konusunda bütün yükümlülüklerini yerine getirdi'' dedi.
Verheugen, Türkiye'nin tavrının AB Komisyonu'nun hazırlayacağı rapora da yansıyacağını bildirdi. Verheugen, Kıbrıslı Türklerin cezalandırılmaması için önlemler alınacağını bildirdi. Referandum sonucunun olumsuz çıkmasına üzüldüklerini belirten Verheugen, ''AB'nin isteği hâlâ birleşik Kıbrıs'ı Birlik içinde görmek. Bu ne zaman, nasıl olur bilemem'' dedi.
'Rum kesimini tanıyın'
AB'nin KKTC'ye yönelik ekonomik atılımlarına karşın Türkiye'den Rum kesimini tanımasını istemeye hazırlandığı bildirildi. Ankara'nın ''Biz Kıbrıs'ta üzerimize düşeni yaptık'' değerlendirmese katılmayan AB üst düzey yekilileri, 1 Mayıs'ta Kıbrıs'ın birlik üyesi olacağını anımsatarak Türkiye'nin Kıbrıs konusunda yapması gereken çalışmalar arasında, Kıbrıs'ın resmen tanınma sürecinin bulunduğunu belirtiyor. Aynı kaynaklar, ayrıca Türkiye'nin AB ile 1995 yılında imzaladığı Gümrük Birliği Anlaşması'nın kapsamının, Kıbrıs Rum Kesimi'ne de genişletilmesi gerektiğini söylüyor.
'Asker çekilsin'
Üst düzey AB yetkilileri, işgalci olarak tanımlanmasa bile, KKTC'de bulunan Türk askerlerinin de çekilme sürecine girmesini bekliyor. Avrupa Birliği yetkilileri, KKTC'ye yönelik ticari yaptırımların da Avrupa Adalet Divanı tarafından alınan bir karar uyarınca uygulandığını hatırlatıyor ve ambargoların kaldırılması konusundaki zorluğa işaret ediyor.
Bu arada Kıbrıs Rum Yönetimi lideri Tasos Papadopulos 'un, KKTC'nin tanınmaması şartıyla AB'nin Kıbrıslı Türklere her tür yardımını memnuniyetle karşıladığı bildirildi.