Abdulmelik Fırat Türkçe biliyor mu?
Abone olAnkara Cumhuriyet Başsavcılığı, mahkemede tercüman aracılığı ile Kürtçe ifade veren Hak-Par lideri Abdülmelik Fırat'ın, Türkçe bilip bilmediğini araştırıyor.
1957 yılında TBMM'ye girerek iki dönem görev yapan ve Meclis
kürsüsü ile miting meydanlarından yıllarca Türkçe konuşma yapan
Fırat'ın çok iyi Türkçe bilmesine rağmen, mahkemede Türkçe
bilmediğini iddia etmesi ilginç bulundu. Fırat'ın, Kürtçe ifade
vermesi mahkeme heyetine inandırıcı gelmedi. Mahkeme salonunda
kendisine Türkçe olarak sorulan soruları anlamadığı işaretini yapan
Fırat'ın, mahkeme kapısında Türkçe açıklama yapması ise ilginç
karşılandı. Avukatlarının dili anlaşılmadı Fırat, önceki gün Ankara
3. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmasında Kürtçe ifade vermek
istedi. Fırat'a, Hakim Abdülhalik Yıldız, kimlik tesbiti yapmak
istedi. Fırat, hakimin yönelttiği sorular karşısında sessiz kaldı.
Salonda şaşkın şaşkın sağa sola bakınan Fırat, Türkçe bilmediğini
imâ etmeye çalıştı. Hakimin, "Türkçe bilmiyor musun?" sorusuna
avukatları, "Hayır efendim, müvekkilimiz Türkçe bilmediği için
ifadesini Kürtçe olarak vermek istiyor" cevabını verdi. Bunun
üzerine adliyede Kürtçe bilen bir zabıt katibi tercüman olarak
duruşmaya çağrıldı. Ancak, bu kişi istenilen şekilde tercüme
yapamayınca bu kez Fırat'ın Kürtçe bilen avukatlarından yardım
istendi. Avukatlarınca ifadesi Türkçe'ye tercüme edilerek zapta
geçirilen Fırat, duruşma bitinceye kadar Türkçe konuşmamaya özen
gösterdi. Mahkeme heyeti karşısında Türkçe konuşmayan Abdülmelik
Fırat, salon dışına çıkınca birden Türkçe konuşmaya başladı.
Duruşmadan sonra rahat bir nefes alan Fırat, gerek adliye salonunda
gerekse önünde Türkçe açıklamalarda bulundu. 'Asıl amaç Avrupa'ya
mesaj' Başsavcılık yetkililerinin anlatımlarına göre, Hak-Par
davasında yargılanan başta Genel Başkan Abdülmelik Fırat olmak
üzere sanıkların asıl amacı, bazı yasal düzenlemeler yapılmısına
rağmen, Türkiye'de hâlâ farklı dil ve lehçelerin kullanımının yasak
olduğu konusunda Avrupa'ya mesaj vermek. Siyasi Partiler Yasası'nın
83 ve 117. maddelerinin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne aykırı
olduğunu savunan sanıklar, Hak-Par hakkında açılan bu davanın yasal
dayanaktan yoksun olduğunu göstermek istiyorlar. Başsavcılık
yetkilileri, "Yeni Ceza Muhakemesi Kanunu gereği sanık veya mağdur,
meramını anlatacak ölçüde Türkçe bilmiyorsa, mahkeme tarafından
atanan tercüman aracılığıyla iddia ve savunmaya ilişkin esaslı
noktalar tercüme edilir" görüşünü ifade ettiler. Mahkeme süreci
davetiye ile başladı Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Hak-Par 1.
Olağan Büyük Kongresi nedeniyle Genel Başkan Abdülmelik Fırat ile
aralarında yeni ve eski parti yöneticilerinin bulunduğu 12 kişi
hakkında geçen mart ayında dava açtı. İddianamede, 4 Ocak 2003
tarihinde yapılan kongre için hazırlanan Kürtçe davetiyelerin
Cumhurbaşkanlığı, TBMM Başkanlığı ve Başbakanlık'a gönderildiği
belirtilerek Hak-Par Genel Başkan Yardımcısı Reşit Deli'nin,
"Türkiye'nin AB normlarına uyma konusundaki inandırıcılığını
belirlemek ve yasaları zorlamak için" davetiyelerin Kürtçe
gönderildiği şeklindeki açıklamasına dikkat çekildi. İddianamede,
13 parti yöneticisi hakkında, 2820 sayılı SPY'nin "partilerin
Türkçe'den başka dil kullanamayacaklarına" ilişkin 81/c ve 117.
maddeleri uyarınca hapis cezası istendi. Kaynak: Yeni Şafak