Abdüllatif Şener'den Ergenekon çağrısı
Abone olMGK'da Gülen'i bitirme kararının 2004'te alındığı iddiası sonrası, dönemin MGK üyesi Abdüllatif Şener, ilginç açıklamalarda bulundu.
MGK’da ‘Gülen’i bitirme kararı alındığı’na dair belge
yayınlanması üzerine Abdüllatif Şener şunları söyledi:
"Kararların verilmesinde o belgenin doğrudan etkisi
olmuştur. Ama bugün basına bir başka belge sızmıştır. Bu belge daha
önceki tüm kararları hukuken de gözden geçirmeyi gerektirecek
niteliğe sahiptir."
Taraf si’nin ‘Gülen’i bitirme kararı 2004’te alındı” başlıklı
manşet haberinde yer alan belgede imzası bulunan, dönemin MGK
üyesi, Devlet Bakanı Abdüllatif Şener, Ergenekon ve Balyoz
yargılamalarının yeniden yapılması gerektiğini ifade ederek, “Bütün
başbakanlığın rafları irticayla mücadele yazışmalarıyla doludur.
Buna Recep Tayyip Erdoğan dönemi de dahil” dedi. Şener, Vatan
gazetesinden Deniz Güçer'in sorularını yanıtladı:
- O gün neler yaşandı?
MGK toplantıları gizlidir. Bu toplantıda alınan kararlar ve yapılan
konuşmalar orada kalır... Bu hassasiyeti korumak lazım. Ben içerik
niteliğinde herhangi bir bilgi vermeyeceğim.
- Peki belge doğruysa genel olarak değerlendirmeniz ne
olur?
Bu belgenin doğru olduğu var sayımı adı altında sonraki süreç
konuşabilir. Şunu söyleyebilirim; tüm bu çerçeve içinde
değerlendirebilecek hukuk süreçlerinin yeniden gözden geçirilmesini
zorunlu hale getirmiş bir belge niteliğindedir. Dolayısıyla konuyu
tekrar incelemek lazım. Hukukçu değilim ama herhalde hukukta da
bunun yeri vardır. Yargılamaların bile tekrar, yeni baştan
yapılmasını gerektirecek bir niteliğe sahiptir. Tutuklama
kararlarının, gözaltına alma kararlarının tekrar gözden
geçirilmesine yol açacak bir niteliğe sahiptir. Bir ıslak imza çok
uzun süre tartışıldı biliyorsunuz.
- Dursun Çiçek’in meşhur ıslak imzalı
belgesi...
Evet. O da kamuoyuna sızmış bir belgeydi. Orada iki şey vardı:
Basında yer aldığı ifadesiyle ilki Gülen grubunu bitirme planı.
İkincisi AK Parti’yi bitirme planı. Gülen hareketi ve AK Parti’yi
bitirme belgesi olarak tartışılan belge kamuoyuna sızdıktan sonra
bunun altında imzası olan Dursun Çiçek ve bu çerçevede çok sayıda
asker, sivil, gazeteci, aydın yargılandı. Üstelik o belge Ergenekon
yargılama sürecini de topyekün etkilemiştir. Kararların
verilmesinde o belgenin doğrudan etkisi olmuştur. Ama bugün basına
bir başka belge sızmıştır. Bu belge daha önceki tüm kararları
hukuken de gözden geçirmeyi gerektirecek niteliğe sahiptir.
‘Islak imza devamı olur’
- Bu belgeyi nasıl yorumlamak gerekiyor? İktidarın en
isimlerinin imzası var...
MGK’da görüşülmüş, karara bağlanmıştır diye iddia ediliyor. Altında
dediğiniz gibi şu andaki Cumhurbaşkanı ve Başbakanın, bakanların,
askeri zevatın imzası var. Peki ‘Ergenekon davasındaki ıslak imzalı
belge neyin nesi’ derseniz, bunun devamı o olur. Böyle bir karara
istinaden demek ki tüm devlet kurumlarında bir takım yazışmalar
meydana gelmiştir. Bunlar nereden kaynaklanabilir? Buna benzer üst
kararlar vardır. O ilk sızan belgeye istinaden açılan dava, onun da
dayanak olduğu kararlar şu anda yeniden gözden geçirilmeye
muhtaçtır.
- O belgede AK Parti’yi bitirme planı yapılıyor iddiası da
gündeme gelmişti ama
Şunu söylemek lazım; AYM’nin 11 üyesinden 10’u bu kapatma davası
nedeniyle AK Parti’nin irticai faaliyetlerinin odağı olduğuna karar
vermiştir. Bu hukuki ve yasal en üst mahkemenin verdiği karar.
Dolayısıyla Dursun Çiçek belgesinin iki ayağının ikisi de -biri
bugün yayınlanan belgeyle- ikincisi AYM’nin daha önce verdiği
kararla suç olma niteliğini kaybetmiştir.
‘MGK’ya da girmelerini gerektirecek’
- MGK tutanaklarından ilginç şeyler çıkabilir
mi?
Buna karar verecek olan yargıdır. Yargı tüm devlet dairelerindeki,
bakanlıklardaki irticayla ilgili yazışmaların trafiğini incelesin.
Bir dağ olur. Bakanlıklardaki irticayla ilgili tüm dosyaları bir
araya getirecek olursanız, Mamak Çöplüğü onları imha etmeye
yetmez.
- Hiçbir zaman söylemeyecek misiniz?
Hiçbir zaman söylemeyeceğim. O benim görevim değil. Yargı isterse
bunu MGK dosyalarını ister. Yargı kozmik odaya bile girmiştir.
Oradaki bildirileri inceler. Aslında bunları incelemeden Ergenekon,
Balyoz dosyalarıyla ilgili karar vermek de yanlıştır. Devlet
yıllarca Başbakanıyla, Bakanlarıyla, kuvvet komutanlarıyla yıllarca
neyi konuşmuş inceler. Burada konuşulanlar yargılama dosyalarında
görünen bazı şeylerle uyumlu, uyumsuz mu? Ama bu paralelde
gidiyorsa, bir tarafı bırakıp öbür tarafı piyasaya
çıkaramazsınız.
- Yalan da demiyorsunuz ama?
Doğruluğunu test edecek olan yargıdır. MGK’ya da girmelerini
gerektirecek galiba kozmik odaya girdikleri gibi.
‘Ben belgeleri aynı gün imha ettim’
- Size göre tekrar yargılama olabilir mi ve bu sürecin sonu
nereye gider?
Bu yargının vereceği bir karar. MGK’nın bilgileri nerede saklanır
bilmiyorum ama sunulan brifing belgelerini kurul üyeleri yanlarında
götürebiliyorlardı. Gerçi zaman zaman herkese dosyayı bırakması
söylense bile orada bir üye alıp götürdüğünde kimse ‘niye götürdün’
demez. Ama mesela ben üzerime yük olmasın diye imha ederdim.
- Neden?
MGK’ya davet için gelen yazıyı bile imha ediyordum. Çünkü benim
kontrolüm dışında biri gelir dosyalarımı karıştırır, alır basına
servis eder sıkıntı olur diye düşünürüm. İşin ciddiyeti var.
MGK’yla ilgili elimde hiçbir yazılı metin bırakmadım; hepsini imha
etmiştim. Sonradan da değil. Günü gününe imha yapardım.
Cemaatin asıl planı Erdoğan'ı devirmek
AK Parti - Cemaat arasındaki savaşta hizmet hareketi niye bu
kadar saldırgan bir politika izliyor. Yeni Şafak yazarının iddiası
çok sert.
Baransu'dan ortalığı sarsacak
iddialar
Baransu, twitter'daki hesabından hem Akdoğan'ın açıklamasını
yorumladı hem de çarpıcı bir iddiayı daha dile getirdi.
TARAF : AKP'NİN MGK'DA GÜLEN'İ BİTİRME
PLANI
Dershane tartışmaları devam ederken, bugün Taraf gazetesinde Mehmet
Baransu imzalı ilginç bir haber yer aldı.
Arınç'tan Gülen'i bitirme planı
açıklaması
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Taraf'ta yer alan "MGK'da Gülen'i
bitirme planı" haberi hakkında açıklama yaptı.