Abdullah Öcalan'ı bayıltan sözler
Abone olBölücü başı Abdullah Öcalan'ın yakalandığı dönem MİT müsteşarı olan Şenkal Atasağun, Öcalan'ın yakalanadığını duyunca ne hale geldiğini bakın nasıl anlatıyor...
Haber365.com sitesinin haberine göre
Apo'yu Kenya'dan getiren organizasyonu yapan MİT'in o zamanki
müsteşarı Teröristbaşının yakalanışı konusunda ilginç anlar
yaşandığını söylüyor..
Aslında operasyon başlı başına film gibi..! Abdullah Öcalan'ın
Türkiye ‘ye getirilişin öyküsüne kısaca bakalım..
“İşadamı pasaportlu altı kişilik operasyon ekibi, Apo'yu
almaya giderken kendi aralarında "Bizler, muz tüccarıyız. Muz
cumhuriyetinden, Türkiye'ye muz ithal etmeye geldik" diye
şakalaşıyorlardı!..
Öcalan, 9 Ekim 1998 Cuma günü, yaklaşık 20 yıldan beri yaşadığı
Suriye'den sınırdışı edilmiş; Atina, Moskova, Roma, St. Petersburg,
Minsk ve Korfu Adası arasında dolaşırken 1999 yılının şubat başında
izini kaybettirmişti. Bu gelişmeler yaşanırken, Türkiye tüm siyasi,
güvenlik ve diplomasi birimleriyle alarma geçmiş; ABD, İsrail ve
pek çok Avrupa ülkesi gizli servisleri de terör örgütü yöneticisini
izlemeye almıştı.
***
Cumhurbaşkanı Demirel'in 4 Şubat 1999 tarihli randevu defterinde,
saat 17.30'da MİT Müsteşarı Şenkal Atasagun'un ziyareti
görünüyordu. Atasagun, Köşk'te, PKK liderine ilişkin takip hakkında
son bilgileri veriyor, Öcalan'ın bir Afrika ülkesinde olabileceğini
Cumhurbaşkanı'na arz ediyordu. MİT'in, Amerikalılarla bu konudaki
işbirliği, bilgi alışverişi şeklinde devam etmekteydi. Onlar da
Öcalan'ın peşindeydi. Demirel, Atasagun'a teşekkür ediyor, Köşk'ten
ayrılan MİT Müsteşarı, Yenimahalle'deki çalışma ofisine dönüyordu.
Aynı günün gecesi, CIA'nın Türkiye'deki İstasyon Şefi, MİT
Müsteşarı'nı ziyaret ederek, "Başkan'dan izin çıktı.
İsterseniz, Öcalan'ı size teslim edebiliriz" diyordu.
***
Şenkal Atasagun,Öcalan'ın getirilişini baştan sona kendilerinin
organize ederek, operasyonu hayata geçirdiklerini anlatıyor:
"Uçağa bininceye dek Hollanda'ya gittiğini sanıyordu. İçeri
girdi. Durum kendisine söylendiğinde korkudan
bayıldı."
Şenkal Atasagun, Suriye'den ayrılışından itibaren çok iyi
izlediklerini anlatarak, Rusya'nın Öcalan'ı kabul etmemesinin
kendilerini sevindirdiğini aktarıyor. Atasagun, Öcalan'ın
İtalya'dan Yunanistan'a geçtiğinde hemen devreye girdiklerini
söylüyor. Öcalan'ı getirirken her şeyi MİT'in tek başına
planladığına dikkat çekerek, şunları anlatıyor: "4 Şubat
günüydü. Biz Yunanistan'dan gittiği yeri tespit ettik ve oradan
getirebileceğimize kanaat getirdik. Ama üçlü hareket gerekiyordu.
Biz hazırlıklarımızı yaptık. Öteki iki ülkeyi sormayın. Bunu
başarabileceğimizkanısında birleştiğimiz an başbakana çıktım.
Durumu anlattım. 'Bu beni aşar.' dedi, beraber cumhurbaşkanına
gittik. Cumhurbaşkanı hemen Genelkurmay Başkanı'nı devreye soktu.
Köşk'te toplandık. Hepsinin ortak sorusu, 'Yapabilir misiniz?' idi.
Ben durumu anlattım."
Şenkal Atasagun, Öcalan'ı getirmek için uçak gönderdiklerini
anlatıyor: "Kenya'da uçağa bininceye dek Hollanda'ya
gittiğini sanıyordu. Uçağa ilk girişteki arkadaş sarışındı, ona
yabancı dilde selam verdi. Her şey bittikten sonra durum kendisine
söylendiğinde korkudan bayıldı." Türkiye hava sahasına girince
hemen Başbakan Bülent Ecevit'e konuyu aktardıklarını belirten
Atasagun, "Başbakan'dan ricamız şu oldu, 'Ordu 15 yıldır terörle
mücadele ediyor. Bunda onların payı göz ardı edilemez Bunu birlikte
başardığımızı açıklamalarını rica ettik. O da kırmadı. O da basın
toplantısında benim de olmamı rica etti. Tabii benim için büyük bir
onurdu."