Abdullah Gül'den AB'ye uyarı

Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, Türkiye'ye müzakere tarihi verilip verilmeyeceğinin kararlaştıracağı Aralık 2004'teki zirvede Avrupa Birliği (AB)'nin 'vefa' duygusunun sınanacağını söyledi. Başbakan Yardımcısı Gül, AK Parti iktidarı döneminde tüm haramilerden ve soygunculardan hesap soracaklarını belirterek, "Bu konudaki kararlılığımızı dünya alem biliyor. Hiç dokunulmaz diyenlere nasıl dokunulduğuna Türkiye bizim dönemimizde şahit olmuştur" dedi. Gül, ekonomik programı sarsıcı hiçbir gerginliğe izin vermeyeceklerini de ifade ederek, Türkiye ekonomisinin yeni bir maceraya tahammülünün olmadığını kaydetti. AK Parti TBMM Grubu, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün başkanlığında toplandı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, grip olduğu gerekçesiyle toplantıya katılmadı. Toplantıda bir konuşma yapan Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Gül, hükümetin 1 yılını değerlendirdi. AK Parti'nin 3 Kasım seçimlerinin ardından iktidara gelmesiyle birlikte Türkiye'de bir dönemin kapanıp, yeni bir dönemin açıldığını belirten Gül, ülkede siyasi istikrarın yeniden sağlandığını, kalkınma ve toparlanma hamlesinin başladığını söyledi. Kıba sürede Türkiye'nin imajını düzelttiklerini kaydeden Gül, "Bundan bir sene önce ümitsizlik, kaos ve karamsarlık vardı. Şimdi ümit var. Türkiye'ye yeni bir siyaset sitili getirdik. Eski siyaset sitilini gömdük. İktidara geldiğimizden bu yana hiçbir zafer sarhoşluğu yaşamadık. Koltuğa oturur oturmaz kendimizi fırtınalı bir denizde bulduk ancak bu fırtınalı denizden Türkiye gemisini sağsalim çıkarmayı başardık. Türkiye'yi yenileştirmek ve yeniden muasır medeniyetler seviyesine çıkarmak için ekonomik, demokratik ve idari reformlar yapmaya başladık. Türkiye'yi şeffaflaştırma ve yolsuzlukların kökünü kurutma konusunda önemli mesafeler aldık" diye konuştu. AB'YE 'VEFA' UYARISI AK Parti iktidarı olarak AB ile ilgili çok önemli hamleler yaptıklarına da işaret eden Gül, AB konusunda Türkiye'yi çok kritik bir sürece getirmeyi başardıklarını vurguladı. AB'nin 2004 yılı sonunda büyük bir sınavdan geçeceğini ifade eden Gül, "AB'nin vefa duygusu sınanacaktır. Özellikle Kopenhag kriterlerine tam hazırlandıktan sonra AB'nin de Türkiye'ye söyleyecek sözü olmayacak. AB Komisyonu tarafından yarın açıklanacak olan İlerleme Raporu'nun Türkiye'nin önünü açıcı nitelikte olacağına inanıyorum. Türkiye'nin bu şekilde çok daha fazla adımlar atacağına inanıyorum" şeklinde konuştu. Konuşmasında ekonomide yaşanan son gelişmelere de değinen Başbakan Yardımcısı Gül, ekonominin büyüme trendine girmesiyle birlikte bütün kesimlerin yüzünün gülmeye başladığını söyledi. Türk ekonomisinin her geçen gün güçlendiğine işaret eden Gül, "Bir yıl öncesine kadar en ufak bir olumsuzluk çıktığında bile ekonomi alabora olurdu. Artık hayata geçirdiğimiz yapısal reformlar nedeniyle ekonomide hiçbir sallantı olmamıştır. Hükümetimizin aldığı tedbirler günü kurtarmaya yönelik değil, gelecek 10 yılı, 50 yılı hedeflemektedir" dedi. Yenilmez denilen enflasyonun ilk kez AK Parti iktidarı döneminde yenilmeye başlandığını anlatan Gül, hükümet olarak 2004 yılında da yüzde 6.5 faiz dışı fazla hedefini sürdürmede kararlı olduklarını vurguladı. 'YOLSUZLUKLARLA MÜCADELEDEKİ KARARLILIĞIMIZI DÜNYA ALEM BİLİYOR' Türkiye'nin artık israf ve yolsuzluk ekonomisini terketmeye başladığının altını çizen gül, hastalıklı dokuların da alınmasıyla birlikte ekonominin çok sağlıklı ve sağlam bir yapıya kavuşturulduğunu kaydetti. Gül, "Türkiye'de yetim hakkı yiyenlerden, soygunculardan, haramilerden hesap sorulmaya devam edilecektir. Bu konudaki kararlılığımızı da bütün dünya alem bilmektedir. Hiç dokunulamaz denilenlere nasıl dokunulduğuna Türkiye şahit olmuştur. Tarihin en büyük banka soygunu bizim dönemimizde ortaya çıkmıştır. Daha önceden beri devam eden bir soygun. 9 katrilyonluk maliyetin ekonomimizi sarsmaması için her türlü tedbiri aldık. Ekonomik programımızı da aynı kararlılıkla sürdüreceğiz. Ekonomik programı sarsıcı hiçbir gerginliğe müsade edilmeyecektir. Türkiye ekonomisinin yeni bir maceraya tahammülü yoktur. Hiçbir maceraya izin vermeyeceğimizi bir kez daha ifade etmek istiyorum" mesajını verdi.