Abdullah Gül ilk kez böyle keskin bir mesaj verdi
Abone olAK Parti'nin 16. kuruluş yıldönümü etkinliklerine katılmayan Abdullah Gül cephesinde neler oluyor? Abdullah Gül'ün yakın arkadaşı gazeteci Ali Bayramoğlu'na göre bu verilen 'kesin' bir mesaj ve Gül'ün çevresinde siyasi bir hareketliliğin işareti.
11.Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün eski dostu gazeteci - yazar Ali
Bayramoğlu'ndan AK Parti kuruluş yıldönümü etkinlikleri sonrası
ilginç bir açıklama geldi.
Abdullah Gül'ün AK Parti'nin kuruluş yıl dönümü etkinliklerine katılmamasıyla ilgili olarak "İlk defa zannediyorum Abdullah Gül, bu kadar keskin bir işaret veriyor. Bu işaret net bir tavır" diyen Bayramoğlu, "Gül'ün ve çevresinin siyasi bir hareketliliğe hazırlandığını düşünüyorum" iddiasında bulundu.
SİYASİ HAREKETLİLİĞİ GÖZLÜYORUM
Medyascope'ta konuşan Bayramoğlu, sözlerinin devamında şunları kaydetti:
ALİ BAYRAMOĞLU KİMDİR? YENİ ŞAFAK'TAN NEDEN
AYRILMIŞTI?
Türk köşe yazarı ve akademisyen Ali Bayramoğlu, 1956 yılında Çanakkale'nin Gelibolu yarımadasında doğdu. 1973 yılında İskenderun Lisesi'ni bitirmiştir. 1979 yılında Grenoble Siyasal Bilimler Enstitüsü'nde lisans eğitimini tamamladı. 1982 yılında İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi'nde yüksek lisans yaptı. 1985'de aynı üniversitenin Sosyal Bilimler Enstitüsü'nde doktorasını vermiştir. 1981 - 1999 seneleri arasında Marmara Üniversitesi Kamu Yönetimi Bölümü'nde öğretim üyeliği yapan Ali Bayramoğlu, 1990 yılından bu yana çeşitli dergi ve gazetelerde toplumsal ve siyasal analizlerde bulunmaktadır. Tempo, Power dergilerinde, Yeni Yüzyıl, Star, Yeni Binyıl, Sabah gazetelerinde köşe yazarlığı yaptı. Ali Bayramoğlu; 'Türkiye’de İslâmi Hareket', '28 Şubat Bir Müdahalenin Güncesi', 'Türkiye’de Ordu' ve 'Çağdaşlık Hurafe Kaldırmaz' kitaplarının yazarıdır. Ayrıca Yeni Yüzyıl, Star , Yeni Binyıl ve Sabah gazetelerinde köşe yazarlığı yapmıştır. Ali Bayramoğlu, Yeni Şafak gazetesinde 2001 yılında başladığı köşe yazarlığını 20 Eylül 2016 tarihinde yazılarından dolayı sıkıntılar yaşamaya başladığından ötürü sonlandırdığını açıklamıştı
"2. önemli anlamı ise, ben Abdullah Gül'ün ve Abdullah Gül'ün çevresinin AK Parti'nin bazı kurucu unsurlarının yavaş yavaş AK Parti içerisinde, ya da AK Parti üzerinden bir siyasi hareketliliğe hazırlandığını düşünüyorum. Hatta bir miktarda gözlüyorum diyelim. Bu tabii nasıl yapılacağı çok net olmayan, çok belli olmayan, çeşitli arayış içeren, Erdoğan'ı karşıya doğrudan almamak, aynı zamanda partiyi bölmemek, ama eski fabrika ayarlarını hatırlatmak gibi başlatacak bir siyasi macera diyelim. Ya da siyasi bir niyet diyelim. Bence Abdullah Gül'ün kongreye katılmaması bu niyetin önemli bir işaretidir.
ARALARINDA KONUŞUYORLAR
Gazeteci olarak yaptığım temaslar bana Abdullah Gül gibi isimlerin, Davutoğlu gibi isimlerin, Bülent Arınç gibi isimlerin, bu yaşanan gelişmelerden, AK Parti'nin aldığı istikametten artan bir memnuniyetsizlik duyduklarını, bununla ilgili bir şeyler yapmak arzusunu hep içlerinde hissettiklerini ve aralarında konuştuklarını gösteriyor. Ama dediğim gibi bu hareket çok kolay bir iş değil. AK Parti içinde Tayyip Erdoğan ile yarışmak kolay değil. Bu gelenek içerisinde solda olduğu gibi açık bir siyaset yapmak, bir farklı parti kurmak, çok bölücülük olarak görülen, bölen olarak görülen bir eylem tipi. Tayyip Erdoğan'ın karşısına çıkmak, muhalefetle temas etmek, CHP'nin temsilcisi haline düşmek gibi riskler, başka tür kaygılar içeriyor. El, kol yordamıyla benim gördüğüm bu katılmadık örneğini Abdullah Gül hususları, daha yüksek sesle dile getirecek. Ve işte bu tür sembolik girişimlerle ayrı bir yerde, durduğunu gösterecek. Bu konuda yalnız olduğunu da sanmıyorum. Buradan bir siyasi parti, siyasi hareketlilik yada 19 seçimlerine bir aday çıkar mı, çok erken bunu söylemek. Çünkü bunun farklı biliyorsunuz yönleride var. Abdullah Gül'ün siyasi ürkekliği var. Kendi aralarında ne kadar anlaşıp ne kadar anlaşamayacakları gibi siyasi egolar meselesi var. Pek çok unsur var. Ama bunu silik ve anlamlı bir işaret olarak değerlendirebiliriz."