İnternet Yasası'nı veto etmediği
için, Twitter'da kendisine
karşı "unfollow" kapmanyası
başlatılan Cumhurbaşkanı Abdullah
Gül, dün benim de içinde olduğum bir grup
gazeteciyle buluştu.
Gül'ün "takipçi
kaybı" yaşadığı muhakkak!
Ancak bu kayıp, devletin tepesinde olan bir kişinin popülist
olmasını gerektirmiyor. Cumhurbaşkanı, "veto
baskısı" altında en doğru kararı verdiğini
düşünüyor. 5651 Sayılı İnternet
Yasası'ndaki yanlışları bir bir sıraladıktan sonra
soruyor:
- 2007 yılında çıkan bu yasayı Anayasa Mahkemesi'ne
neden kimse götürmedi?
Haklı bir soru!
Sabah teknoloji yazarı Timur
Sert'in da belirttiği gibi, 20014 yılında
muazzam bir tekneloji ile yol alıyoruz. 2007'nin şartları bugünkü
gibi olmasa da, 5651'e karşı o zaman da sesler yükseltildi. Eksik
olan politikacıların tepkisiydi. Onlar da 2007
yılında İnternet'ten anlamıyordu. "Çocuk
pornosu" söz konusu olunca hepsi birden el kaldırdı
ve Türkiye'yi 5651 Sayılı ucube yasayla
tanıştı.
5651 hepimizin canını yaktı, yakıyor!
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül bunu bildiği için, yeni
İnternet Yasası'nı eksiklerini ayıkladıktan sonra veto
etmiyor.
*
Abdullah Gül döneminde 6
yasa Çankaya'dan geri
dönmüş.
Demirel 14 yasayı veto etmiş.
Sezer ise veto şampiyonu!
*
Gül, veto etmek yerine önüne gelen yasayı
inceledikten sonra, eksiklerini eski kabine arkadaşlarıyla
paylaşmayı tercih etmiş! İnternet
Yasası'nda da bildiğiniz gibi,
herkesin "sakıncalı" bulduğu
(Trafik bilgileri ve TİB Başkanı'na mahkeme kararı olmadan site
kapatma yetkisi verilmesi) iki maddenin
düzeltilmesi için uyarıda bulundu.
Gül'un uyarıları jet hızıyla dikkate
alındı, değişiklik yapıldı ve İnternet
Yasası Çankaya'nın onayına mazhar
oldu.
*
Abdullah Gül'den beklenen bu değildi!
Topyekün bir
kampanyayla "veto" baskısı
yapıldı günlerce.
Twitter'daki "unfollow" kampanyası
da bu baskının bir parçası.
Beklentiler boşa çıkınca...
Abdullah Gül, "sansürcü
başı" oluverdi!
*
Kimi kalem erbabı, Gül'ün baskıların altında
kalmamasını, insafsızca
yorumluyor:
-Gelecek hesabı yaptı!
Öyle miydi?
-Ben bir popülerite peşinde değilim, bir
hesap peşinde değilim. Doğru olduğunu düşündüğüm, doğru
olduğuna inandığım şeyleri yapmak peşindeyim ve kendi
usulümce yapmaya çalışıyorum.
Gül'den veto bekleyenlerin aksine, yapılan
değişiklik Cumhurbaşkanı'nı tatmin etmiş.
Diyor ki:
-Kanunlar çıkar, değişiklikler yapılır. Önemli olan
zihniyetin değişmesidir. Avrupa ülkelerinde mahkeme kararı yok ama
mahkeme kararı yok diye istismar da yok.
Haksız mı?
*
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Çankaya'da son
dönemini yaşıyor. 7 yıl boyunca hep aynı şeyi
yapmış. İnternet Yasası'nda da o iki
maddeyi değiştirme gücünü kendinde gördüğü için veto silahını
kullanmayı tercih etmedi.
Abdullah Güll, İnternet Yasası'nı
iade etmiş olsaydı, bugün kendisini acımasızca eleştirenlerin
kahramanı olacaktı!
Abdullah Gül, doğru karar vermesine
rağmen, hedefte ise eğer, bunun nedeni İnternet
Yasası değil.
Mâlum nedenler!
Gül, kurulan tuzağın farkında!
Rahat olması bu yüzden...
Ben şahsen dünkü buluşmamızda Abdullah Gül'ü gelecek hesabı içinde
görmedim.
Asıl gelecek hesabı yapanlar belli!
Abdullah Gül ile Tayyip Erdoğan'ı birbirine düşürme hesabı!