Abdullah Gül eski AKP'yi temsil ediyor!
Abone olAbdullah Gül'ün eski AK Parti'yi temsil ettiğini iddia eden Etyen Mahçupyan, "Erdoğan 'Yeni AKP'yi kuruyor" dedi.
İNTERNETHABER.COM
AK Parti'ye yakınlığı ile tanınan Etyen
Mahçupyan El Cezire için kaleme aldığı analizde Abdullah
Gül ile sarsılan dengeleri ve AK Parti'nin geleceğini
değerlendirdi. Gül'ün eski AK Parti'yi temsil ettiğini iddia eden
Mahçupyan, "Erdoğan 'Yeni AKP'yi kuruyor"
dedi.
İşte Mahçupyan'ın yazısındaki ilgili bölüm:
MKYK İÇİNDEN GÜL'E HABER
GİTTİ
Yani eğer bu rastlaşmada bir iradi müdahale aranıyorsa, Gül’ün
kongre tarihine tepkisinden bahsetmek lazım. Muhtemelen MKYK
içinden birileri, tarih belirlenir belirlenmez Gül’e haber
gönderdiler ve belki de bu açıklamanın iyi olacağını düşündüler.
Çünkü açıktır ki böylece Gül’ün adı, kendisi hiçbir şey yapmasa
bile, önümüzdeki iki hafta ve sonrasında siyasetin asli bir aktörü
olarak geçecek.
Öte yandan meseleye Recep Tayyip Erdoğan kanadından baktığımızda,
çok başka bir hikaye görüyoruz. AKP'nin kongre tarihi olarak daha
cumhurbaşkanlığı seçiminden önce bile 24 Ağustos tarihi telaffuz
ediliyordu. Gül zaten kongrede olmayacaktı ve parti başkanı olma
ihtimali de yoktu. Tarihin ileri alınmasının ise tek bir yorumu
olabilir: Erdoğan hiçbir boşluk bırakmak istemiyor. Kendisinin
genel başkanlık istifasını son ana bırakarak, 'Yeni Cumhurbaşkanı'
ile 'Yeni Başbakanı' neredeyse aynı 'doğum anına' denk getiriyor.
Böylece o Başbakanı, kendisi henüz Cumhurbaşkanı olmamışken
'yalnız' bırakmak istemiyor.
ERDOĞAN SESSİZ
KALMAYACAK
Dolayısıyla şunu görmek lazım: AKP içinde ve dışında birçok kişi
için tüm bu yaşananların odağında Gül olabilir. Fakat Erdoğan
açısından bakıldığında, bu yaşananların odağında müstakbel Başbakan
var. Söz konusu kişi, Erdoğan ile 'doğal işbirliği' içinde bulunan
ve esasta aynı doğrultuda düşünen biri olacak. Üstelik bunun, 2015
genel seçimlerinde bir zaaf teşkil etme ihtimali zor; zira Erdoğan
o dönemde sessiz kalmayacak.
Her ne kadar Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Başbakan’ın yerini alarak
meydanları çıkması yakışık almasa da, sözünü duyurma konusunda
herhangi bir eksiklik çekmeyeceği açık. 2015 seçimlerinde AKP,
yüzde 90 katılım varsayımı altında, asgari yüzde 46 oya sahip. Yeni
anayasa için 330 milletvekilliği sınırının aşılmasının Kürtler için
ne denli hayati olduğunu düşünürsek, bu oranı yüzde 48 gibi de
öngörebiliriz.
YENİ TÜRKİYE'YE YENİ
AKP
AKP bugün sadece yeni bir Başbakan seçmiyor. Çözüm Süreci'nin devam
ettirilmesini, Hizmet Hareketi’nin bürokrasi içindeki kadrolarının
temizlenmesini ve yeni anayasanın hayata geçirilmesini garanti
edebilecek yeni bir kadro ve çalışma modalitesi oturtmaya
çalışıyor. Parti içinde, tabanında ve seçmenler arasında Gül’ün bu
'zorunlu hareketler' bağlamında yetersiz kalabileceği kuşkusunu
taşıyan epeyce geniş bir kitle var.
GÜL'ÜN ÇEVRESİ YAŞLI KUŞAK, ÜÇ DÖNEME
TAKILAN İSİMLER
Ona karşılık Gül’ün çevresinde, onun teşvikçileri arasında ise daha
ziyade yaşlı kuşağı, alaylı siyasete daha yakın olanları ve üç
dönem kuralı nedeniyle 2015'te yeniden aday olamayacak
milletvekillerini bulmak mümkün. Ancak Gül’ün gerçekten de ihtiyaç
duyulan Başbakan olduğuna inananların ve Erdoğan’ın sert üslubunun
ardından uluslararası camiada daha olumlu bir figür olarak Gül’ü
elzem görenlerin de az sayıda olmadığını eklemek lazım.
YETKİ TARTIŞMASIZ ŞEKİLDE
ERDOĞAN'DA
Ne var ki karar yetkisi tartışılmaz bir biçimde Erdoğan’ın elinde.
Bu sadece liderlik veya karizma meselesi değil. Erdoğan, geçilen
süreçte neredeyse tüm riski tek başına yüklendi ve her risk anında
kendisini öne attı. Kısacası, eğer bugün Erdoğan AKP'de kararların
son mercii anlamında bir tür 'tek adam' olabilmişse, bunu
performansıyla kazandığı içindir. Erdoğan, sahip olduğu gücünü,
AKP'yi gençleştirmek ve kurumsallaştırmak için kullanma niyetinde.
Öte yandan üç dönem kuralı nedeniyle milletvekili olamayacakların
en az üçte birinden, çok daha işlevsel konumlarda yararlanma şansı
var.
ERDOĞAN ANAP'LAŞMIŞ BİR PARTİ
İSTEMİYOR
Yeni Cumhurbaşkanı, "ANAP’laşmış" bir parti istemiyor. Aynı
kadroların belirli yerlere demir atarak partiyi köhneleştirmesine
izin vermeyecek gibi görünüyor.
AKP YENİDEN
KADROLAŞACAK
AKP, esasen bir kadro hareketi olarak başladı, büyük badireler
atlattı ve şimdi yeniden ama bu kez daha güvenli sularda geleceği
kurmak üzere kadrolaşacak. Toplumun sosyolojisi de zaten bu yöne,
yani gençleşmeye, içerde farklılaşmaya, sınırları aşmaya davet
ediyor. Erdoğan’ın bu daveti reddetmeyecek, hatta onu kimseye
bırakmayacak kadar siyasetten anladığı konusunda kuşkumuz
olmamalı.
YAZININ TAMAMI İÇİN BURAYA TIKLAYIN...