Abdullah Çatlı'nın annesi Remziye Çatlı vefat etti
Abone olAbdullah Çatlı'nın annesi Remziye Çatlı, geçtiğimiz Nisan ayında yoğun bakımda tedavi görmeye başlamıştı. Vefat ettiği haberini oğlu Zeki Çatlı verdi.
Geçtiğimiz Nisan ayında yoğun bakıma alınan Abdullah
Çatlı'nın annesi Remziye Çatlı hayatını kaybetti.
Remziye Çatlı'nın tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybettiği öğrenildi. Remziye Çatlı'nın cenazesinin yarın Kaldırım Mezarlığı Camii'nden kaldırılacağı duyuruldu.
Abdullah Çatlı kimdir, nereli, kaç yaşındaydı?
Abdullah Çatlı, 1956 yılında Nevşehir'de doğdu. 1977'de Ülkü
Ocakları Ankara İl Başkanlığına, 25 Mayıs 1978'te de Ülkücü Gençlik
Derneği Genel Başkan Yardımcılığı'na seçildi. 11 Temmuz 1978'de
Ankara'da Hacettepe Üniversitesi öğretim üyelerinden Doç. Dr.
Bedrettin Cömert'in öldürülmesi olayının faili olarak Ankara 5.Sulh
Ceza Mahkemesi'nce hakkında gıyabi tevkif kararı verildi. 23
Ağustos 1978'de Sakarya'da yakalandı ve gözaltına alındı.
Abdullah Çatlı'nın, 9 Ekim 1978'de de Ankara ili Bahçelievler semtindeki 7 TİP'linin öldürülmesi olayının planlayıcısı ve baş sorumlusu olduğu iddialarına ilişkin tutuklama kararı olayın üzerinden 4 yıl, 4 ay geçmesinden sonra gerçekleştirilebildi.
ASALA'ya karşı 5 eylemde kullanıldı
Çatlı, 12 Eylül Darbesi'ni izleyen aylarda yurt dışına çıktı.
Bulgaristan ve Viyana'da bir süre kaldı. 22 Şubat 1982'de,
İsviçre'de Mehmet Özbay adına düzenlenmiş pasaport ile yakalandı,
ancak serbest bırakıldı. 22 Ekim 1983'de Paris'te MİT ile ilişkiye
geçtiği ve ASALA'ya karşı 5 eylemde kullanıldığı MİT resmi
belgelerinde yer aldı.
22 Ekim 1984'de Paris'te yakalandığında üzerinde Hasan Kurtoğlu adına düzenlenmiş bir pasaport vardı. Çatlı, Fransa'da 7 yıl hapis cezasına çarptırıldı. 16 Eylül 1985'de Papa Suikasti davasında tanık olarak konuştu. Oral Çelik'in suikast ile ilgisi olmadığını, Mehmet Ali Ağca'nın Bulgar ajanı olabileceğini iddia etti. Çatlı, kısa bir süre sonra Fransa tarafından 7 yıl ceza aldığı İsviçre'ye iade edildi. 21 Mart 1990'da Bostadel Cezaevi'nden kaçtı.
1993'te Türkiye'ye gelen ve taşıdığı Şahin Ekli adına
düzenlenmiş pasaport ile gözaltına alınan Çatlı, aynı tarihte
serbest bırakıldı. Çatlı'nın 26 Nisan 1996'da Ömer Lütfü Topal ile
aynı uçakta Kıbrıs'a gittiği ve aynı otelde kaldıktan sonra 1 Mayıs
1996'da geri döndüğü de kayıtlardan ortaya çıktı.
Abdullah Çatlı Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinde yargılanmamış ve
herhangi bir hüküm giymemiştir.
Abdullah Çatlı neden öldü, mezarı nerede?
3 Kasım 1996'da Balıkesir'in Susurluk ilçesi yakınlarında tarihe
Susurluk kazası olarak geçen trafik kazasında öldü. Kaza sırasında
Çatlı'nın yanında, arka sol tarafta oturan Gonca Us ve arabayı
kullanan İstanbul eski emniyet müdür yardımcısı Hüseyin Kocadağ da
ölmüştür. Aracın içindeki dört kişiden yalnızca dönemin DYP
milletvekili Sedat Edip Bucak kurtulabilmiştir.
Nevşehir'de yapılan cenaze törenine, 4500 kişilik bir topluluk katıldı. Türk bayrağına sarılı tabutu Nevşehir Kaldırım Mezarlığına defnedildi. Ölümü hakkında komplo teorileri mevcuttur. Kaza yapan aracın fren sisteminin bozulması ve kazadan sonra boynu kırılarak öldürüldüğünü bunların başında gelmektedir.