Abdullah Avcı: Umarım kulüplerin artık sahipleri olur
Abone olLider Başakşehir’in Teknik Direktörü Abdullah Avcı, kulüplerin sahiplerinin olmasına karşı olmadığını söyleyerek, “Sermaye ve yabancı yatırımcıyla birlikte ligin de oyuncunun da kalitesi artar” dedi. Başarılı teknik adam, ligin ilk yarısında Fenerbahçe’den teklif almadığını da açıkladı.
Süper Lig’in ilk yarısını zirvede tamamlayan Medipol
Başakşehir’de Teknik Direktör Abdullah Avcı, Antalya kampında
İHA’ya konuştu. Serdar ve Robinho transferlerini değerlendirerek
sözlerine başlayan başarılı teknik adam, “Oyuncunun ve kulübün
menfaatleri doğrultusunda Da Costa’nın beklemediğimiz şekilde
transferi gerçekleşince, daha evvelden bildiğimiz, uluslararası
seviyeyi bilen, önemli başarılar yaşamış, sadece bir stoper değil,
bizim oyun sistemimize uygun bir stoper olan Serdar Taşçı’yı aldık.
Rakip ceza sahasında fazla oynamamıza karşın, sonuçlandırma
konusunda sıkıntılarımız vardı. Mevkisel olarak birkaç yerde
alternatif olacak ve oyun kalitesini yükseltebilecek bir oyuncu
olduğu için Robinho’yu tercih ettik. İkinci yarı itibariyle biraz
daha sonuç almak isteyen, skora daha çok etki etmek isteyen bir
takım olmak istiyoruz. Umarım bu 2 oyuncunun da performansı sahaya
yansır diye düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.
“Kulüplerin sahiplerinin olmasına karşı
değilim”
Türkiye’de birçok kulübün borç batağında olması konusunda konuşan
Abdullah Avcı, “Kulüplerin sahiplerinin olmasına karşı değilim.
Bizim kulübümüz de bir şirket, sahibi ve ortakları var. Dünyaya da
baktığımızda çok önemli liglerde önemli takımların sahipleri ve
yabancı sermayeleri var. Buna karşı değilim. Belki de gittiği nokta
bu şekilde görünüyor. Umarım kulüplerin sahipleri olur. Başka
sermayeler bu işin içine girerek oyunun ve oyuncunun kalitesini,
ligin de Avrupa’da tanınırlığını yükseltir. Tabii uluslararası
seviye için biraz mesafe kat edilmesi ve hemen beklenmemesi gereken
bir süreç var. Tarihimizde çok az başarıya sahip bir ülkeyiz.
Burada sermaye ya da yabancı yatırımla ilgisi yok, kendi içinde
yapacağın yatırımla zamanı biraz daha daraltabiliriz” açıklamasını
yaptı.
“Arda, Elia, Adebayor ve Emre, yeni transfer gibi
olacak”
İlk yarıda sakatlıklar nedeniyle yararlanamadığı isimlerin ikinci
yarıda takıma yeni transfer etkisi yapmasını beklediğini söyleyen
Abdullah Avcı, “Sadece Arda değil, Elia, Adebayor ve Emre’nin de
uzun süren sakatlıkları vardı. Bu 4 oyuncunun yeni transfer gibi
olmasını hayal ediyoruz. Çok fazla yararlanamadık bu isimlerden.
Bir bölgede sıkışmış olduk. Sol tarafta iki oyuncunun sakatlığı
etkiledi. Sistem ve organizasyon, oyuncuyu değerli kılıyor. Eksik
oyuncu olmasına karşın sistem ve organizasyon bizi yukarıda tuttu.
Onların katılımıyla daha da iyi olacağız. Hepsinin katılımını
performans belirleyecek” diye konuştu.
“Türkiye’nin her yerinde saygı görüyoruz”
Milli takımda olduğu dönemde medya baskısının olduğunu söyleyen
Abdullah Avcı, “Bu durumun nasıl yönetilmesi gerektiğini de o
dönemde öğrenmiş oldum. Bu ülkede taraftar ve medya baskısının ne
demek olduğunu tam anlamıyla bilmiyorum. Taraftar kültürüne, bütün
takımlar adına sahip olmamız gerekiyor. Bu bir oyun, bu oyunun
içinde rakibe saygı gösteren, tiyatro izler gibi takımına coşku
veren bir kültür oluşturmamız gerekiyor. En önemli baskı, işini
doğru yapabilme ve başarılı olma baskısıdır. Biz bunu zaten
yaşıyoruz. 4,5 sene önce taraftar sayımız sıfırdı. Şu anda 4-5
binleri buldu. Türkiye’de nereye gidersek gidelim, kulüp olarak,
takım olarak ve hoca olarak saygı görüyoruz. Kulübümüz taraftar
kültürünün oluştuğu bir seyirci profili için çalışmalar yapıyor.
Aidiyet duygusunun olduğu bir seyirci profiline ihtiyacımız var”
diyerek sözlerine devam etti.
“Fenerbahçe’den teklif almadım”
Phillip Cocu’nun Fenerbahçe’deki görevine son verilmesi sonrasında
sarı-lacivertli kulüple adı geçen Abdullah Avcı, teklif almadığını
söyledi. Fenerbahçe’nin kendisine teklifte bulunmadığını belirten
başarılı teknik adam, “Ama büyük kulüplerde ismimin dolaşması,
ekibimizin ve benim doğru işler yaptığını gösteriyor. Bu çok
keyifli bir durum ama resmi teklif almadım. Bundan önceki senelerde
teklifler almıştım. Ama bun sene almadım. Benim hikayem başka bir
hikaye. Türkiye’de oluşturulmamış bir şey. 2006’da başlayan, arada
milli takım olan ve şu anda da devam eden bir süreçtir. Şu an
itibariyle ne oyuncu, ne kulüp, ne de Abdullah Avcı üzerinden
değil, mayıs sonunda bitecek ligimize odaklandık. Sezon başında
koyduğumuz hedefe ulaşmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.
“Kulübün menfaati önemli”
Başakşehir’de başarıya ulaşması durumunda kariyerini başka bir
kulüpte sürdürüp sürdürmeyeceği sorusunu yanıtlayan Abdullah Avcı,
“Zaman ve süreç gösterecek. Öncelikle şampiyonluk, ardından da
kulübün menfaati doğrultusunda hareket edeceğiz. Bugüne kadar
oyunculara ve bana gelen teklifleri her zaman kulübün menfaati
doğrultusunda değerlendirdik. Sene sonu itibariyle duygularımız ve
projelerimiz nasıl olacak, bunların hepsini yine kulüp menfaati
doğrultusunda değerlendiririz” dedi. Şampiyonluk yarışı hakkında da
konuşan Avcı, “4,5 senede çok önemli bir saygı kazandık ve oyun
organizasyonları kazandık. Bunun yurt içi ve yurt dışında çok
olumlu tepkilerini alıyoruz ve bunun karşılığında kupa almak
istiyoruz. Geçen sene kaçırdık şampiyonluğu, bu sene de yarışın
içindeyiz. 33 hafta yarışın içinde kalmıştık daha önce. Endişe ve
kaygı yaşamadan oyunu geliştirme çalışmaları yapıyoruz. Şu anda
mayıs ayının sonunu düşünmüyoruz, maç maç giderek hedefe ulaşmak
istiyoruz” diye konuştu.
“Paranın bu kadar büyüdüğü noktada teknolojiden
yararlanmalıyız”
Fenerbahçe maçında attıkları gol sırasında VAR’ın devre dışı
kalması ve VAR’ın futbola etkisi hakkında konuşan Abdullah Avcı,
“Fenerbahçe maçındaki durumu talihsizlik olarak adlandırıyorum.
Maçtan sonra da bunu söylemişti. Belki teknolojide bir daha
olmayacak hata o anda bizim başımıza geldi. Bu oyunun içinde bunlar
var. VAR sistemini en çok isteyen ve destekleyen kulüp bizdik. Şu
anda yüzde 80’lerde doğru karar veriliyor. İnsanın yönettiği bir
oyunda hatalar mutlaka olur. MHK de çalışıyor. VAR’la ilgili
insanlara daha çok bilgilendirme yapılması gerekiyor. Bilmemize
rağmen insanları yanlış yönlendirmememiz lazım. Taca karışmadı,
kırmızı karta karıştı, ofsaytın çok net şekilde ortaya çıktığı
durumlarda, diğer pozisyonların algılarının yapılın insanların
yanlış yönlendirilmemesi gerekiyor. VAR’ı sonuna kadar
destekliyoruz. Avrupa’da birçok yerde kullanılıyor. İngiltere
önümüzdeki sezon başlayacak. Şampiyonlar Ligi Son 16 Turu’nda VAR
kullanılacak. Teknolojinin hayatımıza girdiği, paranın da bu kadar
büyüdüğü bir yerde bundan tabii ki yararlanacağız” dedi.
“VAR sayesinde hatalar daha da düşecek”
Kulüp olarak aylık hakem analizi yaptıklarını da söyleyen tecrübeli
teknik adam, “MHK’nin buradaki seminerinde yetkililer ile ayak üstü
yaptığımız sohbette, aylık ya da milli takım aralarında yaşanmış
pozisyonlar üzerinden kulüplere geri bildirim yapılabileceğini
söyledim. Mesela o ayda 4 maç oynanmış, bunun olumlu ve olumsuz
pozisyonları çıkarılıp, oyuncu ve teknik adamlarla yapılan
toplantılarda bunun geri dönüşleri olur. Oyuncu eski düzendeki gibi
sahada gidip, hakemin ‘Dinlemem gerekiyor’ demesine rağmen hala
itiraz ediyorsa, tribünleri de yanlış harekete geçirir demektir.
Önümüzdeki sene daha az hata olacaktır. VAR’da oyunun soğuduğunu
düşünmüyorum. Süreler net şekilde ekleniyor. Ligimizde topun oyunda
kalma süresi 40-45 dakikalardayken, Başakşehir bunu 60-65
dakikalarda oynuyor. Oyunun hızına etkisi olmadığını düşünüyorum”
ifadelerini kullandı.
“Bize daha fazla yayın ücreti ödenmesi
gerekiyor”
Özellikle Beşiktaş maçlarında, siyah-beyazlı taraftarların,
Başakşehir’in oyunu yavaşlatmaya yönelik hareketleri olduğu için
tepki gösterdiği hatırlatılan Abdullah Avcı, “Ben bunun esprisini
de yaptım. Yayıncı kuruluştan daha fazla yayın ücreti isteyeceğiz.
Başakşehir, topa sahip olma süresinde ilk sırada, Başakşehir’in
oynadığı maçlarda topun oyunda kalma süresi 65 dakika. Ligin
otlaması ise 45-50 dakika. Topun oyunda daha çok kalıyor, araya
reklam girmiyor nasıl olsa” diyerek esprili bir cevap verdi.
“Alican’ın gelişimine göre yorum yapmak daha doğru
olur”
Altınondu’dan transfer edilen Alican Özfesli’yle ilgili konuşan
Abdullah Avcı, “Oyuncu tespitini herkes yapabilir önemli olan
oyuncuyu geliştirmektir. Bazı oyuncular Cengiz gibi çabuk cevap
verir. Bazı oyuncuyu zamana bırakırsınız. İrfan Can da bu
örneklerden birisi. Cengiz gelir gelmez çok doğru cevap verdi ve
gittiği yerde de buna devam ediyor. İrfan’ın, buradaki
organizasyona adaptasyonu biraz zaman aldı. Ekip ve departmanlar
onunla ilgili sağlıklı çalışmalar yaptı. Fiziksel, oyunsal,
taktiksel, beslenme ve genel hayatıyla ilgili çalışmalar oldu.
İrfan Can çok önemli bir mesafe kat ediyor. Alican da ekibin tespit
ettiği, bizim de onay verdiğimiz bir isim. Altınordu’yla olan
ilişkilerimizle de oyuncunun bir alt ligde sezon sonuna kadar devam
etmesini istedik. Önümüzdeki sene itibariyle bizde olacak. Sezon
başı itibariyle kamptan sonra Alican’la ilgili konuşursak daha
sağlıklı bir bilgi veririz” diyerek sözlerini sürdürdü.
“Eşi benzeri olmayan bir akademi projesi
yapıyoruz”
Başakşehir’in altyapı konusunda da atılıma geçtiğini söyleyen
başarılı teknik adam, “4,5 senedir bir akademi projesi üzerinde
çalışıyoruz. Her şey hazır. Avrupa’da ilk kez olabilecek bir şey.
Stadyum, A takım tesisi ve akademinin birbirine geçişinin olduğu
tek tesis burada olacak. Bu tesis ve proje hazır, ihalesi bugün,
yarın çıkacaktır. Bence bunun öncesinde biz kulüp olarak da,
yöneticilerimizle, başkanımızla şimdiden altyapıya ve insan
kalitesine yatırım yapmaya başladık. Buraya geçtiğimizde daha da
hazır olacak. Bunlar önemli tabii ki. Altınordu gibi diğer
kulüplerin de bunları yaptıktan sonra, TFF tarafından eğitim amaçlı
denetlenmesi gerekir. Benim için de çok önemli olan alt liglerdeki
rekabet ortamının da organizasyonunun iyi yapılması gerekir. Genç
milli takımlara ya da A Milli Takım’a oyuncu geldiğinde daha hazır
şekilde gelsin. Adım adım bunlar da olacak. Bizim bu projemizin
büyük bir bölümü bitti ve artık uygulama bölümüne geçilecek”
diyerek sözlerini tamamladı.