Abdülkadir Selvi'den Yüce Divan bombaları
Abone olYeni Şafak gazetesi yazarı Abdülkadir Selvi, Yüce Divan'la ilgili AK Parti'de üç eğilim olduğunu belirterek Erdoğan'ın henüz kararının bilinmediğini söyledi.
İNTERNETHABER.COM - Yeni Şafak
gazetesi yazarı Abdülkadir Selvi, haklarında soruşturma komisyonu
kurulan 4 eski bakanın Yüce Divan'a gönderilip gönderilmemesiyle
ilgili Erdoğan'ın ne düşündüğünün bilinmediğini belirterek AK
Parti'de üç eğilim olduğunu söyledi.
Abdülkadir Selvi AK Parti'deki 3 üç görüşü şöyle özetledi:
"Takipsizlik kararı verilen bir davada 4 bakanı Yüce
Divan’a sevk etmek suretiyle neden cezalandıralım?"
"Adımızda AK olduğu gibi alnımız da ak. Bu nedenle 4
arkadaşımız Yüce Divan’a gidip, orada aklansın."
"Soruşturma Komisyonu Yüce Divan’a sevkine gerek
görülmemiştir' kararı versin. Sorun komisyonda çözülsün. Yüce
Divan’a sevk etmeyelim ama eş zamanlı olarak, 'Şeffaflık ve
yolsuzlukla mücadele' paketi çıkaralım."
SELVİ, ERDOĞAN BAYRAKTAR'A ÇIKIŞTI
Haklarında soruşturma komisyonu kurulan 4 eski bakan arasında
şimdiye kadar Erdoğan Bayraktar açıklama yaptı. Kimi zaman içinde
çelişkiler barındırsa da Erdoğan Bayraktar, ısrarla Yüce Divan’a
gitmekten korkmadığını söylüyor. O zaman git. Bir sorunu bu
kadar etrafa yaymanın anlamı ne?
Bayraktar, 17 Aralık darbe girişiminin ortalığı kasıp kavurduğu bir
sırada NTV’ye bağlanıp, ”Soruşturma dosyasında var olan ve
onaylanan imar planlarının büyük bir bölümü Sayın Başbakan’ın
onayıyla yapıldı. Bu minval üzere bakanlıktan ve
milletvekilliğinden istifa ettiğimi açıklıyorum. Bu milleti ve
vatanı rahatlatmak için Sayın Başbakan’ın istifa etmesi gerektiğine
inandığımı ifade ediyor, yüce milletime saygılar sunuyorum”
demişti.
MUAMMER GÜLER
KONUŞACAK
Diğer 3 bakan şu ana kadar komisyon dışında hiçbir yerde konuşmadılar. Dün İçişleri eski Bakanı Muammer Güler’le konuştum. “Soruşturma komisyonu gizli olduğu için şimdiye kadar sustum. Ama 6 Ocak’tan itibaren konuşacağım. Televizyonlarda yayınlara çıkacağım. Benim de anlatacaklarım var” dedi.
17 Aralık operasyonu ile gözaltına alınanlara sorgu sırasında polis, ”Biz bu parayı alıyorduk. Başbakan’a kadar gidiyordu’ de seni bırakalım” diye teklifte bulunmuştu. Hiçbiri bu ahlaksız teklifi kabul etmedi.
Yüce Divan konusunda üç eğilim söz konusu.
1- 17 Aralık operasyonu için darbe girişimi dedik. Bu tezle millete gittik. Millet bizi onayladı. Şimdi 4 bakanımızı Yüce Divan’a sevk edersek, darbe iddiamız inandırıcı olmaz. Operasyonu yapan Mali Şube Müdürü Yakup Saygılı tutuklu, operasyona katılan polislerin bir kısmı ise meslekten men edilmek suretiyle cezalandırıldı. 17 Aralık savcısı Celal Kara’nın dosyası ise ihraç talebiyle HYSK’nın önünde. Ayrıca 17 Aralık’la ilgili, ”Usulüne uygun delil toplanmadığı, suçun unsurlarının oluşmadığı ve örgüte rastlanmadığı” gerekçesiyle takipsizlik kararı verildi. Takipsizlik kararı verilen bir davada 4 bakanı Yüce Divan’a sevk etmek suretiyle neden cezalandıralım.
2- 4 bakan hakkında soruşturma komisyonu AK Parti’nin önergesi ile kuruldu. Bizim bu konuda veremeyeceğimiz bir hesabımız yok. AK Parti, Yasaklar, Yoksulluk ve Yolsuzlukla olmak üzere üç Y’ ile mücadeleyi esas alan bir parti. Biz yola, ”Erdemliler” hareketi olarak çıktık. Adımızda AK olduğu gibi alnımız da ak. Bu nedenle 4 arkadaşımız Yüce Divan’a gidip, orada aklansın. Eğer biz Yüce Divan’a sevk etmez, Meclis çoğunluğumuza dayalı olarak karar alırsak, bu siyaseten peşimizi bırakmaz.
3- 12 Haziran 2015 seçimlerine 7 ay gibi kısa bir süre kalması
nedeniyle, geliştirilen “Üçüncü Yol Formülü” ise şöyle: Seçim
kampanyası sırasında 4 bakanımızla ile Yüce Divan süreç başlayacak.
Her gün yeni bir duruşma nedeniyle AK Parti Yüce Divan üzerinden
gündeme gelecek. Yüce Divan tablosu seçim sürecinde AK Parti’ye
zarar verecek. Süre kısıtlı olduğu için kendimizi anlatmakta
zorlanacağız. Bu nedenle, ”Soruşturma Komisyonu Yüce Divan’a
sevkine gerek görülmemiştir” kararı versin. Sorun komisyonda
çözülsün. Genel Kurul’a gelirse, aynı yönde oy kullanıp, Yüce
Divan’a sevk etmeyelim ama eş zamanlı olarak, “Şeffaflık ve
yolsuzlukla mücadele” paketi çıkaralım. Yolsuzluklarla mücadele
konusunda ne denli kararlı olduğumuzu anlatalım.
ERDOĞAN BİR ŞEY DEMEDİ
Peki Yüce Divan konusunda bu hareketin doğal lideri ve 17-25 Aralık darbe girişiminin muhatabı olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan ne düşünüyor? Bu konuda Cumhurbaşkanı’nın bir beyanı olmadı. O nedenle Erdoğan’a dayandırılacak yorumlar en azından bu aşamada niyet okuyuculuğu olur.
Başbakan Davutoğlu, meydanlarda, ”Hırsızlık yapan kızım Fatıma da olsa kolunu keserim” diyen Hazreti Peygamber'in yaklaşımını sergiliyor. CNN Türk, ayrıca Başbakan’ın, 4 eski bakanla görüşmesi sırasında, ”Yüce Divan’a siz gitmek isteyin, bunu da açıklayın” dediğini yazdı.
AK Parti şimdiye kadar çok önemli sınavlardan yüzünün akıyla çıktı. Bu kez kendi değerleriyle imtihan oluyor.