Abdülaziz Hoca'dan Cübbeli'ye bomba karşılık
Abone olProf. Doktor Abdulaziz Bayındır, İnternethaber'e özel açıklamalar yaptı. Cübbeli'ye yanıt veren Bayındır, 'Cübbeli'nin ki Allah'a verilen cevaptır' dedi.
NESRİN YILMAZ
İNTERNETHABER.COM (ÖZEL İÇERİK)
- Dün akşam
telefonla yayına bağlanıp Cüppeli Ahmet Hoca'ya yanıt vermek
isteyen Prof. Dr. Abdülaziz Bayındır'ın bu isteği programın formatı
gereği kabul edilmedi. Bayındır da İNTERNETHABER'e konuştu ve hem
Diyanet'e hem de ünlü ilahiyatçı Hayrettin Karaman'a
seslendi.
Kamuoyunda Cüppeli Ahmet Hoca olarak tanınan, Ahmet Mahmut Ünlü,
dün akşam Teke tek programında Abdülaziz Bayındır Hoca
için "Sana ne fazla oruç
tutuyorsak, Sapıtmak için niye bu
kadar okuyor da profesör oluyorlar yahu!..." yorumunu
yapmıştı.
Teke tek'e özel istekle çıktı. Profesör Bayındır'ın
'fazla oruç tutuyoruz' sözüne delirdi. Cübbeli, 'Sana ne fazla oruç
tutuyorsak' dedi. |
İnternethaber'e konuşan Bayındır Hoca,
Bakara suresini hatırlatıp
"Bu söz Allah'ın sözüdür, Cüppeli Ahmet'in
cevabı da bize değil Allah'a verilen cevaptır. Dolayısıyla, dini
açıdan sonu, hiç kimsenin olmasını istemeyeceğimiz bir konuma sokar
kendisini" karşılığını verdi.
İşte Bayındır'ın çok özel açıklamaları;
MUHATAP ALINACAK BİRİ DEĞİL
"Cüppeli Ahmet'in ilmi olarak söylediği herhangi bir şey yok.
Cümlelerinin birisi diğerini yalanlıyor. Dolayısıyla muhatap
alınacak bir tarafı yoktu. Zaten benim ne düşündüğümü ifade ettiğim
yazılarım her yerde yayınlanıyor. Gerek kader, gerek Allah
bilgisi, gerekse imsak vakti konusunda hem görsel hem de
yazılı olarak çok sayıda malzememiz internette dolaşıyor. Bunlar
son derece açık."
İLMİ DAYANAKLARI YOK DEMOGOJİ
YAPIYORLAR
"Malesef, gerçekten çok üzücü ki, Diyanet İşleri Başkanlığı ve bir
takım çevreler bize karşı tam bir işbirliği içerisinde gözüküyorlar
ama hiçbirinin dayandığı en küçük bir ilmi dayanak yok. Sadece bir
demogoji yapıyorlar, Kuran diyorlar, hizmet diyorlar, bilimsel
veriler diyorlar ama altı boş."
SİZİN ARACILIĞINIZLA DİYANETE SESLENMEK
İSTİYORUM
"Ben sizin vasıtanızla şunu söylemek isterim; Bu insanların
tamamı Fecr-i Kazip'in ne olduğunu bize
bildirsinler. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın imsak diye ilan ettiği
vakitte Fecr-i Kazip diye bir olay da oluşmuyor, ondan da çok önce
orucu başlatıyorlar.
MADEM ÖYLE GÖRSEL DÖKÜMAN
VERSİNLER
Onların ilan ettiği saatte, insanların sahur yemeğine yeni kalkmış
olmaları lazım, yani sahur yemeğinin başlayacağı saatte insanları
oruca başlatıyorlar ki bu vücudun yapısı açısından da son derece
zararlıdır. Dolayısıyla, internet medyasına bir tane görsel malzeme
göndermelerini rica ediyorum. Madem o kadar gözlem yaptılar bir
tane görsel malzeme göndersinler bir de fecr-i kazip'in ne olduğunu
tarif etsinler."
HAYRETTİN HOCA'YA DA
ÇAĞRI
"Bu talep, Hem Cüppeli Ahmet için, hem bugün Yenişafak Gazetesi'nde
Diyanet'i destekler mahiyette bir yazı yazan Hayrettin Karaman, hem
Diyanet için, hem de takvim çıkaran bütün kuruluşlar için yapılan
bir çağrıdır. Tarif etsinler ve tariflerini ispatlasınlar, artık
bugün bunu ispatlayabilecek teknoloji var. Böyle, laf
kalabalığıyla, sahip olmuş oldukları mevkilerin kendilerine vermiş
oldukları güçle insanları yanlış bilgilendirmesinler."
SABAH EZANI 1 SAAT ERKEN
OKUNUYOR
Orucunu kendi doğrularına göre açtığını ve bunu yıllardır
böyle yaptığını belirten Abdülaziz Bayındır, "asıl ftneci onlar"
dedi:
"30 senedir böyle yapıyorum. bunu, şimdi konuşanların tamamı bilir,
yeni bir olay değil bu. Ramazan'da beni fitne çıkarmakla
suçluyorlar, Ramazan'da fitneyi biz çıkarmıyoruz, Razaman'dan önce
okunan sabah ezanı ile Ramazan'da okunan sabah ezanı arasında bir
saat fark var. Asıl fitne bunu yapmak ve bunun gerekçesini
gösterememektir."
Cüppeli Ahmet Hoca'nın,
"Ufuktaki çizgi seçilinceye kadar diyor...
Kasımpaşa'daki çizgi görününceye kadar demiyor ki... Astronomi
var. Ramazan'a başlıyorsun da bu hesapla, gökteki çizgiyi
nasıl göreceksin sen Habertürk'ün çatısına çıkıpta... Bu kadar
şehrin ışığı varsa... " sözlerini de
değerlendiren Bayındır, sözlerine şöyle devam etti:
CÜPPELİ BANA DEĞİL ALLAH'IN SÖZLERİNE YANIT
VERİYOR
"Bu söz çok önemli. En can alıcı kısmı da bu aslında. Bu cümlenin
yanında Bakara Suresinin 187'inci ayeti var.
Diyor ki; "Size belli oluncaya, gündüzün
aydınlığı, gecenin karanlığından net olarak ayrılıncaya kadar yiyin
ve için."
Bu söz Allah'ın sözüdür, Cüppeli Ahmet'in cevabı da bize değil
Allah'a verilen cevaptır. Dolayısıyla, dini açıdan sonu, hiç
kimsenin olmasını istemeyeceğimiz bir konuma sokar
kendisini."
KADİR GECESİ KESİN
DEĞİL
Bir kaç ülkenin bizden bir gün sonra oruca başlamasıyla Kadir
Gecesi'nin de farklı bir günde kutlanacak olmasının çelişkisini
sorduğumuz Bayındır bu konuya da şöyle açıklık getirdi:
"Kadir Gecesi kutlamak diye bir olay yok. Eğer yatsı namazını
kılıyorsanız o kadir gecesini zaten ihya etmiş olacaksınız. Siz
normal ibadetlerinizi yapıyorsanız zaten ihya etmiş olacaksınız.
Kadir Gecesi'ninde 27'sinde olduğu kesin değil zaten. İsteseniz de
istemeseniz de o geceyi zaten yaşayacaksınız."