ABD'nin Suriye hamlesi ne anlama geliyor?
Abone olTÜRKSAM Genel Sekreteri A. Gencehan Babiş, ABD'nin İngiltere ve Fransa ile birlikte geçtiğimiz hafta sonu Suriye'ye yönelik düzenlendiği operasyonu, kontrollü gerginlik olarak niteledi. Babiş, var olan gerginliğin olası bir dünya savaşına evrilmeyeceği görüşünde.
TÜRKSAM Genel Sekreteri A. Gencehan Babiş, ABD'nin
İngiltere ve Fransa ile birlikte düzenlediği Suriye'ye
yönelik operasyonun, son zamanlarda Batı'nın dağınık
görüntüsünü toparlamaya ve imajını düzeltmeye yönelik olduğunu
söyledi. Babiş, üçlünün asıl mesajının Suriye'ye değil Rusya ve
İran'a yönelik olduğunu kaydetti.
A. Gencehan Babiş, İnternethaber.com'a yaptığı açıklamada ABD'nin İngiltere ve Fransa ile birlikte geçtiğimiz hafta sonu düzenlediği hava harekatını değerlendirdi. ABD'nin bu tür eylemlerle Suriye'deki denklemin kendisi olmadan çözülemeyeceğine vurgulamak istediğini kaydeden Babiş şöyle konuştu:
"Buradan hareketle ABD - Fransa - İngiltere'li Batı triosunun hava saldırıları, Suriye'de Türkiye - Rusya - İran üçlüsünün son dönemde sahadaki nüfuz alanını artırmasına yönelik bir alan açma operasyonu olarak da görülebilir. Cenevre Görüşmeleri'ni Astana Süreci'nin önüne geçirme gayreti var. Kısa vadede değil ama Trump'ın açıklamalarından bir kez daha buradan çıkma isteği anlaşılıyor, dolayısıyla böyle bir olasılık için de İngiltere ve Fransa'nın bölgede tutulmak için hazırlanmasının ilk adımı da bu saldırılar olabilir.
BU ÇATIŞMA ÜÇÜNCÜ DÜNYA SAVAŞINI TETİKLER Mİ?
Yüksek tondan gelen açıklamalardan bağımsız olarak
değerlendirildiğinde halihazırdaki durumun bir Üçüncü Dünya
Savaşı'na evrilmeyeceği net. Sadece Trump'ın tweetleri ve Rusya'nın
karşı çıkışları operasyon öncesi süreci tartışmalı hale getirdi ama
iki nükleer gücün karşı karşı gelmeyeceği belliydi. Sadece
kontrollü gerginlik tırmandırıldı. Harekatın Suriye'deki genel
gidişatı engellemeyeceğinin altı çizilmeli.
YENİ NESİL SOĞUK SAVAŞ GELİYOR
Yalnız, orta ve uzun vadede ABD, Suriye'de yine benzer operasyonlara girişebilir. Ayrıca, önümüzdeki süreçte Rusya'ya yaptırımların artırıldığı bir sürece şahitlik edebiliriz. Ukrayna, Suriye gibi yerlerde ABD - Rusya rekabeti artacak ve Orta Doğu'da özellikle Irak ve Yemen de İran ile ABD'nin yanındaki Körfez ülkelerinin restleşmesini daha çok izleyeceğiz. Yeni nesil bir Soğuk Savaş kendini daha çok hissettireceğe benziyor.
TÜRKİYE'NİN POZİSYONU
Türkiye'nin iki tarafta da (ABD- Rusya) bazı sorunları var; ama bütün bunlara rağmen iki tarafta da olan tek aktif ülke konumunda. Bu da sorunun çözümünde bir köprü olma noktasında Türkiye'yi daha şanslı kılıyor. Bunun yanında, Türkiye bu dengeyi sağladığında bu gerginliği avantaja da dönüştürebilir.
ASTANA SÜRECİ
Türkiye için Rusya ve İran ile devam eden süreç Batı'ya kullanacağı bir koz ve Batı içerisinde bulunması kendi isteklerini gerçekleştirmesi açısında Rusya ve İran ile masaya oturduğunda elini güçlendirecek alternatif bir kart olabilir. Denge politikası Türkiye'nin Suriye'deki pamuk ipliğine bağlı varlığı için de önemli. Şu anda dış politikada yapılmak istenen de bu gibi gözüküyor. Tam olarak; ne Esad'ın ne Amerika'nın ne de Rusya'nın safında olmalıyız ama bölge ateş çemberinden geçerken kendi saflarımızı safları sık tutmalıyız. Kısaca; biz bölge yine ateş çemberinde geçerken Türkiye'nin yanında olmalıyız."