ABD'nin istihbarat oyununu Erdoğan bozdu
Abone olGenelkurmay eski İstihbarat Daire Başkanı İsmail Hakkı Pekin, ABD istihbaratı tarafından kurulan tuzağı Recep Tayyip Erdoğan'ın nasıl bozduğunu anlattı
Genelkurmay eski İstihbarat Daire Başkanı İsmail Hakkı
Pekin, ABD istihbaratı tarafından verilen bilgi ile bir köyün
bombalanmasını Recep Tayyip Erdoğan'ın nasıl engellediğini
anlattı
Genelkurmay İstihbarat Daire Başkanı’yken “İnternet Andıcı’’ davası dolayısıyla tutuklandı ve yaklaşık 2 yıl içeride kaldı. Cezaevinde emekli oldu, silahlarını ve üniformalarını Genelkurmay’a hibe etti, siyasete atıldı. Doğu Perinçek’in Vatan Partisi’nde Genel Başkan Yardımcısı olan İsmail Hakkı Pekin, Habertürk'ten Balçiçek İlter'e önemli açıklamalarda bulundu.
-Uludere hakkında ne düşünüyorsunuz?
ABD’nin predatorlarının kullanılması kararı alındıktan sonra
ODC’de “Combine Intelligence Fusion Center’’
birimi kuruldu. Oradan bilgi gelir. Sistem şöyle işler; Görüntüler
fark edilince benim önüme yani İstihbarat’a gelir. Harekât Başkanı
ile 2. Başkan’a giderim. Görüntüler 5’er dakikalık; çünkü ODC ile
Genelkurmay arasında tam bir bağlantı yoktur; güvenmeyiz
birbirimize, bilgi çalınmasın diye entegrasyon yoktur. Sonra
Genelkurmay Başkanı’na gidilir. İlginci “Gördükleriniz
terörist mi?” diye imzamız alınır.
-Hava Kuvvetleri, Genelkurmay Başkanı’nın izni olmadan uçak kaldırabilir mi?
Mümkün değil. Uludere konusuna gelince herhalde kaçakçıların arasında birileri olduğuna dair istihbarat almışlardır, başka türlü izahı yok.
-Bu istihbarat kimden gelir?
MİT ve Jandarma’dan. Bazen Amerikalılardan da gelir bu bilgiler.
-Siz böyle bir şey yaşadınız mı?
Evet. Amerikalılardan “Cemil Bayık şu köyde komutanlarıyla toplantı yapacak” istihbaratı geldi. Vurduğunuz zaman köylüler de ölecekti. Genelkurmay Başkanı’na çıktım, “Git Başbakan ile görüş’’ dedi. Harekât Daire Başkanı ile o dönem Başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan’a gittim ve kritik durumu anlattım.
-Ne dedi?
“Mutlaka haberim olsun bir şey yapmaya karar verirseniz. Benden habersiz yapmayın’’ dedi. “Merak etmeyin’’ dedim ve ayrıldım. Çünkü içinde bir hedef olmalı ki, ikinci derece zayiat köylüler olsa bile, bir şeyi vurduk diyebilelim.
-Ağzım açık dinliyorum, ne yaptınız peki?
İnsansız hava aracı dolaştırdık ve sonuçta oraya ateş etmedik.
-Kararını Başbakan mı verdi?
Evet o verdi.
-Peki Uludere konusunda siyasi erk etkili oldu mu?
Bence hayır; çünkü normalde siyasetçilere sorulmaz bu işler, benim anlattığım özel bir örnek
Kaynak : Habertürk