ABD'nin canı çok sıkılıyor
Abone olIrak'a savaşın nedeni olarak gösterilen kitle imha silahlarına ilişkin hiçbir ize rastlanmaması, ABD'nin canını sıkıyor.
Irak'a savaşın temel nedeni olarak gösterilen kitle imha
silahlarına ilişkin hiçbir izin halen bulunamaması, Amerikan
yönetimine eleştirilerin dozunu artırırken, ABD çabalarını, bu
silahların bir an önce bulunması üzerine yoğunlaştırdı. ABD Başkanı
George Bush, Polonya'yı ziyareti sırasında, Irak'ta bulunan iki
karavanın, biyolojik silahların taşınmasında kullanıldığının
sanıldığını vurgularken, ''şüpheli karavanlar'', şu ana kadar ki en
büyük kanıt olarak ABD'nin elinde bulunuyor. Irak'ın kitle imha
silahlarına ilişkin, savaştan önce de ABD'nin elinde hiçbir güçlü
kanıt bulunmadığı eleştirileri de yükseliyor. ABD Merkezi Haberalma
Teşkilatı CIA'nın Başkanı George Tenet, Irak'ın elindeki silahlara
ilişkin hazırladıkları istihbaratın doğruluğunu ilk kez kamuoyu
önünde savunma ihtiyacı hissetti. Tenet, CIA'e yönelik eleştirileri
açıklamayla cevaplamanın alışılmış bir yöntem olmamasına karşın,
bir açıklama yayınlayarak, kurumunun kitle imha silahlarıyla ilgili
istihbaratının doğruluğunu savundu. Amerikan yönetiminin, Irak'a
ilişkin istihbaratı, kendi amaçları doğrultusunda politize ettiği
yönünde, CIA ombudsmanına 3 şikayet dilekçesi verildiği
belirtiliyor. Geçen ay New Yorker dergisinde bu yönde uzun bir
makale yazan, güvenilir gazetecilerden Seymour Hersh, Irak'taki
kitle imha silahlarına ilişkin kanıtların büyütülmesi için
Pentagon'un CIA'e baskı yaptığı, sonunda kendi görüşlerini savunmak
için Pentagon çerçevesinde bir savunma istihbarat kuruluşu
oluşturduğunu yazmıştı. CIA Başkanı Tenet ise bugünkü konumunu
savunduğu açıklamasında, ''Bizim rolümüz, gördüğümüzü anlatmak.
Siyaset üretenlere bildiklerimizi, bilmediklerimizi,
düşündüklerimizi ve bunların nereden kaynaklandığını söylemek. Bu
sürecin bütünlüğü korunmuştur, tersini söylemek yanlıştır''
ifadesini kullandı. Tenet'ın açıklaması, perşembe günü bazı emekli
CIA yetkilileri ve ABD Dışişleri Bakanlığı istihbarat uzmanlarının
internet sitelerine postaladığı ''memorandumun'' ardından geldi. Bu
uzmanlar, ''Irak'a savaşın haklı gösterilmesi için istihbarat
üretilmesinin'', istihbarat uzmanları camiasına yönelik güvensizlik
ve alaycılığın arttığına işaret ediyorlar. Kendilerini ''akla
hizmet eden eski istihbarat uzmanları'' anlamına gelen Veteran
Intelligence Professionals for Sanity olarak adlandıran grup,
savaşın ardından altı buçuk hafta geçmesine karşın halen kitle imha
silahlarının izine bile rastlanamamasının, bu silahların orada
olmadığı anlamına geldiğini ve Irak'ın ABD için tehdit olduğu
iddiasının temelsizliğini gösterdiğini savundu. Grup, ABD
Başkanı'nın, BM silah gözlemcilerinin Irak'a dönmesine izin vermesi
çağrısında da bulunurken, ''İstihbarat komitesi geçmişte de siyasi
amaçlarla kullanılmıştı, ancak hiçbir zaman, seçilmiş temsilcilerin
savaşa onay vermesine yol açacak şekilde sistematik bir yanlış
yönlendirmeye alet olmamıştı'' dedi. PENTAGON EKİP GÖNDERİYOR
Pentagon da, gelecek hafta 1400 kadar istihbarat uzmanını, kitle
imha silahlarının bulunması için bölgeye gönderiyor. Çalışmaları
yürütecek bu gruba, ''Irak Araştırma Grubu'' adı verildi. Ekipte
Amerikalı uzmanların yanı sıra İngiliz ve Avusturyalı uzmanların da
yer alacağı belirtildi. ABD Savunma Bakanı Donald Rumsfeld, Irak'ta
devrik Saddam Hüseyin rejiminin, savaşın başlamasından önce kitle
imha silahlarını yok etmiş olabileceği iddiasını da göz ardı
etmediğini söylemişti. Bu tartışmaların ortasında, ABD Savunma
Bakan Yardımcısı Paul Wolfowitz'in, Vanity Fair dergisine verdiği
röportaj da ortalığı karıştırdı. Dergide, Wolfowitz'in, bürokratik
nedenlerden dolayı Irak'a savaşı haklı göstermek için kitle imha
silahları konusunda yoğunlaşıldığı ancak bu gerekçenin hiçbir zaman
yeterince ikna edici olmadığını söylediği yer aldı. Ancak Pentagon,
Wolfowitz'in sözlerinin kısaltılarak çarpıtıldığını savundu ve
internet sitesinde bu röportajın kaydedilen metnini yayınladı.
Pentagon'un açıklamasına karşın Wolfowitz'in bu sözleri, özellikle
Avrupa'da, ''ABD'ye inanmalı mıyız?'' sorusunu oluşturdu. Eski
Danimarka Dışişleri Bakanı Niels Helveg Peterson, ''tek bir soru
var: Neye inanacağız?'' derken, Almanya'da Frankfurter Allgemeine
Zeitung gazetesi, ''aldatma suçundan kaçılamayacağı'' yorumunu
yaptı. Öte yandan, İngiliz The Guardian gazetesinin, ''Irak
savaşından önce ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell ve İngiltere
Dışişleri Bakanı Jack Straw'un, Irak'ın kitle imha silahları
olduğundan kuşkusu vardı'' yönündeki haberi de, ABD için sıkıntı
yarattı. Ancak Powell, Şubat ayında BM'de Irak'a karşı, CIA'in
istihbarat kanıtlarını duyuran isim olmuştu.