ABD'den Davutoğlu'na büyük övgü
Abone olNew York Times'da, Davutoğlu'ndan övgü dolu sözlerle bahsetti. Yorumda, ABD ve AB'nin tavrı da eleştirildi.
ABD'nin tanınmış gazetelerinden New
York Times, ''Türkiye'nin son dönemde Dışişleri Bakanı Ahmet
Davutoğlu'nun liderliğindeki dış politikasıyla dünyada öne
çıktığını'' yazdı.
Gazetenin bugünkü internet sayfasında, dış politika yazarlarından
Roger Cohen'in Ankara'da Dışişleri Bakanı Davutoğlu ile yaptığı
röportaja dayanan bir yorum yazısı çıktı.
Yorum yazısında, ''Türkiye için dış politika doktrini
yaratan, Mayıs 2009'dan beri Dışişleri Bakanı olan
Davutoğlu'nun, Türkiye'nin İran'ın dostu, İsrail'in
düşmanı olarak görülmesinde, NATO'nun yeni füze kalkanına ihtiyatlı
davranmasında, Arap ülkeleriyle ilişkileri geliştirmesinde ve
Türkiye'nin Doğu'ya dönmesinin arkasındaki isim olarak
görüldüğü'' belirtildi. Yazıda Obama yönetiminin, BM
Güvenlik Konseyi'nin İran yaptırım kararına hayır oyu veren
Türkiye'nin davranışından hayal kırıklığı duyduğunu söylediği, ABD
Kongresi'nin memnun olmadığı, ABD'nin Ankara Büyükelçisinin
atamasını geciktirdiği belirtildi.
"SOĞUK SAVAŞ DÖNEMİ
NOSTALJİ"
Washington'da Türkiye-ABD ilişkilerinin soğuk savaş dönemindeki
haline dönmesi yönünde bir ''nostalji'' olduğu
belirtilen yazıda, Davutoğlu'nun bu fikri paylaşmadığı ve
''Soğuk savaş dönemindeki gibi bir sınır ülkesi olmak
istemiyoruz. Biz komşularımızla sorun istemiyoruz'' dediği
belirtildi.
'Komşularla sıfır politika'nın Davutoğlu'nun
etkili kitabı ''Stratejik Derinlik''in temelini
oluşturduğu belirtilen yazıda, bu politika temelinde, Türkiye'nin
Rusya ile olan yıllık ticaretinin 40 milyar dolara çıktığı,
Türkiye-Suriye ilişkilerinin hiç bu kadar iyi olmadığı, Türkiye'nin
kuzey Irak'taki ticari etkisinin son derece kuvvetli olduğu, Ürdün
ile serbest ticaret anlaşması imzalayan Türkiye'nin ayrıca İran ile
ticaretini önümüzdeki 5 yıl içerisinde üçe katlamak istediği''
kaydedildi. Bütün bu gelişmelerin Batı'yı tedirgin ettiği ifade
edilen yazıda, Türkiye'nin bu politikasının geçen yıl yüzde 7
oranında ekonomik büyüme yarattığı vurgulandı.
Yazıda, Türkiye'nin AB üyeliğinin baş savunucularından İngiltere
Başbakanı David Cameron'un, ''Türkiye'nin kampı
koruyabileceğini, fakat çadırda oturmasına izin verilmediğini
söylemenin hatalı olduğunu'' belirttiği de hatırlatıldı.
Bu tutumun ''gerçekten yanlış ve aptalca'' olduğu
vurgulanan yazıda, Türkiye'nin en azından bir ayağının Batı
çadırının dışında olduğu, ama giderek değişen dünyada elde ettiği
başarılardan gurur duyduğu kaydedildi.
TÜRK DIŞ
POLİTİKASI
Yazısında Türkiye'nin İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad'ı, 2009
Haziranında seçim muhaliflerine karşı şiddet içeren tavrının hemen
ardından cumhurbaşkanı olarak tanımasının pek uygun bulunmadığını
belirten Cohen, ''ancak Türkiye'nin İran politikasının doğru
olduğunu, izolasyonun aşırıların işine geldiğini, yaptırımların
İran'ı değiştirmeyeceğini, Türkiye ve Brezilya'nın uranyum takas
anlaşmasının diplomatik müzakerelerin yolunu açmak yolunda bir araç
olduğunu'' kaydetti.
Yazıda, Davutoğlu'nun uranyum takas anlaşmasıyla ilgili olarak ise,
''Elbette ABD ile her aşamada eşgüdüm içindeydik, Washington'da hiç
kimse Türkiye'nin bu konuda kendi başına davrandığını söyleyemez.
Amacımız gerilimi düşürmek ve İran'ın nükleer programını kontrol
altına almaktı'' dediği belirtildi.
''Batı'nın Türkiye'ye yönelik kırgınlığını bir tarafa bırakması
durumunda, Türkiye'nin Batı'nın Müslüman dünyasına açılan
kanalı olabileceği'' yorumu yapılan yazıda, ''yeni
Türkiye'nin NATO'yu veya ABD ile olan müttefikliğini
terketmeyeceği, NATO'nun Taliban ile, veya Batı'nın İran ile
diyaloga geçmek istemesi durumunda Türkiye'nin yardımcı
olabileceği'' ifade edildi.
MAVİ MARMARA
Mavi Marmara saldırısıyla ilgili olarak Davutoğlu'nun
''Uluslararası sularda vatandaşları öldürülen Türkiye, ABD'den bu
konuda dayanışma görmeyi beklemektedir. Bu milli bir gurur
meselesidir' dediğini yazan gazete, Davutoğlu'nun
''İsrail'den de özür beklediklerini, çünkü dostların
birbirlerine özür dileyebildiklerini düşündüklerini''
söylediği bildirildi.
Cohen yazısında, ''Türkiye'nin bu konuda ABD'den dayanışma
yerine, husumet gördüğünü'' belirterek, ABD Kongresi'nin
bir üyesinin Başkan Obama'ya bir mektup yazarak kendisinden
Türkiye'nin Mavi Marmara saldırısına yönelik tutumunu
''kınamasını'' istediğini, bunun Kongre'deki
''Türkiye İran'ın dostu, İsrail'in düşmanı''
duygusunun bir yansıması olduğu yorumunu yaptı. Bunun Obama'nın
başarısızlığa mahkum Ortadoğu politikasının içinde yeralan ucuz
şovenist saçmalığa benzediğini yazan Cohen, Davutoğlu politikasının
Amerikalılar tarafından daha çok anlaşılması ve destek görmesi
gerektiğini yazdı.