ABD'den AB'ye iki önemli mesaj

ABD Dışişleri Bakan yardımcılarından Matthew J. Bryza, Avrupa Birliği’ne (AB) PKK ve Kıbrıs konusunda kritik mesajlar verdi. FBI Başkanı Robert Mueller’in Türk yetkililerle Ankara’da terör örgütüne karşı alınacak tedbirleri konuştuğu saatlerde, Matthew Bryza da Brüksel’de aynı yönde temaslarda bulundu. AB ve Belçikalı yetkililerden PKK’ya karşı mücadelenin daha da etkinleştirilmesini isteyen Bryza, muhataplarıyla Avrupa’daki militanların tutuklanarak adalete teslim edilmesi ve terör örgütünün destek tabanının çökertilmesi konularını istişare etti. Bryza’nın gerçekleştirdiği temaslarını ABD’nin yeni Ankara Büyükelçisi Ross Wilson’un, “PKK için yeni planlarımız var.” demecinin ardından gerçekleşmesi dikkat çekti. Rumların itirazı üzerine mali yardımın ertelenmesinden bir gün sonra AB Komisyonu’nun genişleme dairesi ile görüşen Bryza, Kıbrıs konusunda da net bir mesaj verdi; Kıbrıs yüzünden Türkiye’nin üyelik sürecinin yavaşlatılmaması gerektiğini dile getirdi. Brüksel'deki temaslarını Zaman'a değerlendiren Matthew Bryza, Roj TV meselesi için Danimarka ile irtibat halinde olduklarını, mezkur televizyonun kapanmasının “makul bir sonuç” olacağını söyledi. Kıbrıs konusunda Türkiye'nin limanlarını açması için AB'nin "akıllı" davranarak Ankara'ya ‘cazip' teklifler sunması gerektiğini de vurgulayan Bryza, Kıbrıs'taki bütün limanlar ile Türkiye'deki limanların aynı anda karşılıklı olarak açılmasının kayda değer bir teklif olabileceğini ifade etti. PKK için asıl muhatap Irak hükümeti Bryza, ABD'nin PKK konusunda hiçbir şey yapmadığı eleştirilerinin doğru olmadığını düşünüyor. Bryza, ABD'nin Kandil Dağı'nda PKK'ya karşı askerî bir harekat yapmadığının doğru olmadığını belirtmekle birlikte, ülkesi ile Türkiye'nin PKK ile mücadelede 3 alanda işbirliği yaptığına işaret ediyor. "Başkan Bush'un Başbakan Erdoğan'a söylediği gibi böyle bir harekat için ne güvenlik şartları uygun ne de zamanlama. Kuzey Irak, ülkenin en istikrarlı, en sakin bölgesi. Türkiye ve ABD, Irak'ta derin bir stratejik menfaat paylaşıyor. İki ülke de Kuzey'in ülkenin bir parçası olarak kalmasına, ülkenin bütünlüğünün korunmasına büyük önem atfediyor. Kuzey'in şu ana kadar istikrarlı kalmış olması bütün tarafları memnun etmeli." diyen Bryza, PKK konusunda asıl muhatabın Irak hükümeti olduğuna işaret ediyor. ABD ve Türkiye'nin doğrudan Irak hükümeti ile işbirliği yaparak PKK sorununu çözmesi gerektiğini savunan Bryza, "Meseleyi ABD'nin desteği ile Türkiye ve Irak'ın çözmesi gerekir. ABD bu konuda asıl muhatap olmamalı. Bunun sebebi PKK'ya karşı müdahale etmek istemeyişimiz değil. Eğer birleşik bir Irak istiyorsak Irak hükümeti hükümran olmalı ve Türkiye bu konuda doğrudan muhatap alınmalı. ABD muhatap olsun istiyorsak Irak hükümetinin hükümran olmadığını kabul etmiş sayılırız. Bu tavır Irak'ın toprak bütünlüğünü de tehdit ediyor." dedi. ABD'nin Türkiye ile sınır güvenliği konusunda da işbirliği yaptığını belirten Bryza, PKK'nın Türkiye'ye girişini engellemek için ayrıntılarına giremeyeceği projeler üzerinde çalıştıklarını kaydetti. Irak'ta mücadele ve sınır güvenliğinin dışında PKK'ya karşı Avrupa'da işbirliği yaptıklarını kaydeden Bryza, "Bugün hem AB hem de Belçika yetkilileri ile PKK'ya karşı mücadeleyi konuştum. Avrupa'daki PKK eylemcilerinin ve PKK destek ağının nasıl bertaraf edilebileceğini konuştuk. Dolayısıyla 3 cephede PKK'ya karşı nasıl mücadele edeceğimizi konuşuyoruz." dedi. Bryza, AB ve Belçikalı yetkililerle PKK'nın mücadele edilmesi gereken bir terör örgütü olduğu konusunda hemfikir olduklarını kaydetti. Matthew Bryza, ABD'nin AB üyesi olmadığını her Amerikalı yetkili gibi sık sık vurgulayarak Kıbrıs sorununun Türkiye'nin AB sürecine engel olmaması gerektiğini kaydediyor. Kıbrıs Rum lideri Tasos Papadopulos'un Annan Planı'na itirazlarını "net ve kesin" bir şekilde BM Genel Sekreteri Annan'a iletmesi gerektiğini söyleyen Bryza, Ada'daki bölünmeyi ortadan kaldıracak en önemli unsurun Türklere uygulanan tecridin kaldırılması olduğunu kaydetti. Kıbrıs’ta limanlar karşılıklı açılmalı AB'yi BM'ye alternatif çözümler üretmeme konusunda üstü kapalı bir şekilde uyaran Bryza, Türkiye'nin limanlarını açması için AB'nin “akıllı ve cazip” formüller üretebileceğini söyledi. Bryza'ya göre makul formüllerden biri her iki tarafın da limanlarını eşzamanlı olarak karşılıklı açması. “Burada büyük bir pazarlık yapılabilir. Ada'daki limanlar ile Türkiye'deki limanların aynı anda açılması söz konusu olabilir. Limanları karşılıklı açma bunlardan biri olabilir. Böyle bir çözüm Türkiye'nin limanlarını açıp açmayacağı konusundaki endişeleri azaltabilir.” diyen Amerikalı yetkili, İngiltere'den dönem başkanlığını devralacak Avusturya'nın Türkiye siyaseti konusunda herhangi bir endişe taşımadığını söyledi. Bryza, AB liderlerinin verdikleri sözden döneceklerine dair bir işaret edinmediklerini belirtti. Bryza, "Almanya Başbakanı Hıristiyan Demokrat Angela Merkel ile Türkiye üzerinden bir gerilim yaşayabilir misiniz?" sorusuna ise, "Eğer Türkiye kriterleri yerine getirirse hiçbir endişemiz yok. Önemli olan AB'nin oyunu kuralları ile oynamasıdır. AB bir mutabakat örgütü, Merkel'in bu süreci raydan çıkaracağını sanmam." cevabını verdi. Danimarka'nın Roj TV'yi kapatması çok tabii olacaktır "Danimarka'ya Roj TV'yi kapatmasını söylediniz mi?" sorusuna ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Bryza, "Tam olarak değil." cevabı veriyor. Danimarka makamlarına Roj TV'nin PKK'yı desteklediğini ve terörü teşvik ettiğini aktardıklarını kaydeden Bryza, "Danimarka'nın Roj TV'yi kapatma kararı alması çok tabii bir gelişme olacaktır. Burada kelimelerime çok dikkat etmeliyim. Onlara Roj TV'nin terörizme destek veren bir yayın kuruluşu olduğu inancımızı ilettik, eğer PKK'nın terör örgütü olduğu hükümünü verdiysek -ki Danimarka hükümeti PKK'yı bir terör örgütü olarak görüyor- Danimarka'nın bir sonraki adımı atarak mezkur TV'yi kapatması son derece mantıklı olacaktır." dedi.