ABDde AK Parti konferansı
Abone olAK Parti'nin son dört yıldaki icraatları Washington'daki bir konferansta görüşüldü
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın özel danışmanı Cüneyd Zapsu ve
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Sakarya Milletvekili Şaban Dişli,
AK Parti'nin son dört yıldaki icraatlarına ilişkin Washington'daki
düşünce kuruluşlarından Stratejik ve Uluslararası Etüdler
Merkezi'nde (CSIS) bir konferans verdi.
CSIS Türkiye programı uzmanı Bülent Alirıza'nın sunduğu oturumda,
Dişli, AK Parti'nin Türk halkına ''daha iyi bir demokrasi ve
ekonomik ortam'' sözü verdiğini ve bu sözü yerine getirdiğini
belirtti. AK Parti'nin iktidara geldiğinden bu yana önceliklerini,
Uluslararası Para Fonu IMF destekli programı uygulamak, AB sürecine
disiplinli bir şekilde devam etmek ve Türk-Amerikan ilişkilerini
muhafaza etmek olarak sıralayan Dişli, IMF programı için, ''ne
olursa olsun IMF programını izleyeceğiz. Seçimler yaklaşırken,
seçim ekonomisine sapılmayacak'' dedi.
Türkiye'nin dış politikasını, ABD ile ve AB ile ''senkronize''
etmeye özen gösterdiğini belirten Dişli, ABD'nin, Türkiye'nin AB
sürecinde verdiği desteğin çok önemli olduğunu vurguladı. Dişli,
''ABD desteği olmasaydı, bence 2002'de Kopenhag'da başladığımız
yerden, dört adımdan fazla gidemezdik'' diyerek, ABD desteğinin
devamına ihtiyaç olduğunu söyledi.
Komşularla iyi ilişkilere özen gösterildiğini anlatan Dişli, AK
Parti öncesinde komşularla ticaretin 3 milyar dolar olduğunu, bugün
bu rakamın 25 milyar dolara yükseldiğini belirtti. Yunanistan'da
National
Bank'ın, Türkiye'deki Finansbank'ın yüzde 46'sını alması konusuna
da değinen Dişli, böyle bir şeyin eskiden düşünülemeyeceğini ancak
diyalogla, herkesin kazançlı çıkabileceği çözümlerin üretildiğini
söyledi. Dişli, ''problemler elbette var ama diyalogu devam
ettirmek önemli. Bunlar çok önemli semboller'' diye konuştu.
Türkiye'nin, AB sürecinde ''zor zamanları'' olacağını belirten
Dişli, ancak AB sürecinden sapmanın söz konusu olamayacağını
kaydetti.
Kıbrıs'ta AB, ABD ve İngiltere'nin, kuzeyin (KKTC) üzerindeki
izolasyonların kaldırılması yönünde sözlerini tutmadığını söyleyen
Dişli, müzakerelerin başlaması için Başbakan Erdoğan'ın 5 kez BM
Genel Sekreteri Kofi Annan'a başvurduğunu ancak Kıbrıslı Rum lider
Tasos
Papadopulos'un ''her gün müzakere masasına oturmamak için yeni bir
bahane getirdiğini'' ifade etti.
-HAMAS-
Dişli, Hamas'ın Türkiye'yi ziyaretinden sonra getirilen
eleştirilere karşılık, ''Türkiye, İsrail ve ABD Hamas konusunda
aynı hedefleri paylaşıyor'' dedi. Şaban Dişli, Hamas temsilcisiyle
20-25 dakika süren görüşmesinde Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün,
Hamas'a şiddeti bırakma telkininde bulunduğunu ve ''daha önceki
tutumunuzu
bırakmazsanız bizden hiçbir şey beklemeyin. Hem Filistin, hem de
İsrail halkının daha fazla acı çekmesine neden olursunuz. Ancak
tutumunuzu değiştirirseniz kapılarımızı size açabiliriz'' yönünde
mesaj verdiğini söyledi.
Türkiye'nin niyetinden kimsenin şüphe duymaması gerektiğini
belirten Dişli, Hamas'ı davet etmekten Türkiye'nin özel bir kazancı
olmadığını ama gerekli mesajı vermede başarı kazanılırsa, bundan
herkesin kazançlı çıkacağını ifade etti. Dişli, Güneydoğu'daki
olaylara ilişkin bir soru üzerine, bunun ''endişe kaynağı''
olduğunu söyledi ve özgürlüklerden geri adım atmanın söz konusu
olmamasıyla birlikte, güvenliğin ön plana çıktığını, bu çerçevede
yeni terör yasasının geldiğini anlattı.
Diyarbakır'da çocuklar ve kadınların öne sürülmesini de eleştiren
Dişli, Diyarbakır Valisi'nin çok özenli, dikkatli hareket ettiğini
söyledi.
-''ATATÜRK'TEN SONRA EN DEVRİMCİ PARTİ''-
Başbakan'ın özel danışmanı Zapsu da AK Parti'nin, sınavlarını
başarıyla verdiğini, Türk ekonomisinin bugün çok ciddi bir ilerleme
Gösterdiğini anlattı. Başbakan Erdoğan ile AK Parti'nin,
''muhafazakar demokrat'' olduğu konusunda aynı fikirde
olmadıklarını söyleyen Zapsu,
partinin iktidara geldiğinden bu yana geçen 40 ayda 984 kanunun
kabul edildiğini, özellikle insan hakları konusunda önemli adımlar
atıldığını belirtti ve ''biz Atatürk'ten sonra gelen en devrimci
partiyiz'' dedi.
Türkiye'de sivil elit kesimin AK Parti'ye karşı propaganda
kampanyası yürüttüğünü belirten Zapsu, ancak bu çabaların AK
Parti'nin geldiği nokta dolayısıyla zayıfladığını söyledi. Başbakan
Erdoğan'a güvendiği ve Türkiye'yi daha iyi bir yere götüreceğine
inandığı için partinin kuruluşuna katıldığını anlatan Zapsu,
özellikle insan hakları konusunda atılan adımları övdü.
Konuşması sırasında slayt gösterisiyle, güvenlik güçlerinin sokak
protestocularını dövdüğü sahneleri de sergileyen Zapsu, bu tip
olayların hiçbir yerde olmaması gerektiğini belirtti ve bugün
Fransa'da veya Almanya'da da benzer görüntülerin yaşanabildiğini
söyledi. Yeni kanunların önemli bir adım olduğuna işaret eden
Zapsu, bunların tam olarak hazmedilmesinin zaman alacağını
belirtti.
-SAVUNMA SANAYİİ-
Türkiye'nin askeri teçhizatının büyük bölümünün daha önce ABD'den
geldiğini, buna daha sonra AB ve İsrail mallarının da katıldığını
belirten Zapsu, Avrupa ülkeleri ve İsrail'den mal alırken,
teknoloji transferinde sorun yaşanmadığını ancak ABD ile bu konuda
bazı problemlerin devam ettiğini söyledi. Geçen yıl Suriye Devlet
Başkanı'nın Türkiye'ye davet edilmesinin ABD'den eleştiriye neden
olduğunu söyleyen Zapsu, bu tip konularda
daha fazla istihbarat paylaşımı gerektiğini anlattı. Zapsu,
Suriye'den sızan teröristlerin Irak'ta ABD askerlerini öldürdüğü
iddiasının istihbaratla desteklenmesi gerektiğini, Türkiye'nin daha
fazla bilgiye
ihtiyacı olduğunu söyledi. Türkiye'deki ''Amerikan karşıtlığına''
da değinen Zapsu, bunun nedeninin, Irak'taki karışıklık,
Guantanamo'da esirlere muamele gibi
konulara dayandığını kaydetti. Zapsu, Türk halkının Müslüman
olduğunu ve bu nedenle de aynı Museviler'in dünyadaki diğer
Museviler ile dayanışma içinde olması gibi, diğer Müslümanlar'a
karşı bir kardeşlik hissi içinde olduğunu, bunun ''İslamcılıkla''
karıştırılmaması gerektiğine dikkati çekti.
Terör örgütü PKK konusunda bir adım atılmamış olmasının da sıkıntı
yarattığını belirten Zapsu, son iki yılda 270 asker ve polis
gücünün PKK tarafından öldürüldüğünü belirtti.
-KIBRIS-
Cüneyd Zapsu, Kıbrıs konusunda Türkiye'nin, başından beri
söylenildiği gibi herkesten bir adım önde olma politikası
izlediğini ancak şu anda Türkiye 10 adım ilerde olmasına karşın,
diğer tarafların adım atmadığını kaydetti.
Zapsu, KKTC üzerindeki izolasyonların kaldırılmasına yönelik bir
adım atılmadan, Türkiye'nin başka bir şey yapmayacağını
söyledi.
Hamas konusuna da değinen Zapsu, ziyaretten sadece 24 saat önce
vize başvurusunun yapıldığını ve durumu müttefiklere izah etmek
için bu zamanın yeterli olmadığını ifade etti.
Toplantı sonrasında temaslarıyla ilgili kısaca bilgi veren Zapsu ve
Dişli, Washington'da ABD Dışişleri Bakanlığı'nın Avrupa ve Avrasya
işlerinden sorumlu bakan yardımcısı Dan Fried ile bir araya
geleceklerini, Amerikan Musevi Komitesi (AJC) yetkilileriyle
görüşeceklerini ve American Enterprise Institute (AEI) adlı düşünce
kuruluşunda da basına kapalı bir toplantıya katılacaklarını
bildirdi.