ABD yönetiminde görüş ayrılığı
Abone olABD, savaştan sonra Irak'ta kurulacak olan yeni hükümetin başına kimin geleceği konusunda görüş ayrılığına düştü.
ABD Savunma Bakanı Donald Rumsfeld'in hükümetin başına Ahmed
Çelebi'yi geçirmek istediği öne sürülürken Dışişleri Bakanlığı'nın
bu görüşe karşı çıktığı belirtildi. ABD Savunma Bakanı Donald
Rumsfeld'in, savaştan sonra Irak'ta kurulacak olan yeni hükümetin
başına, Iraklı muhalif gruplardan oluşan Irak Ulusal Kongresi'nin
Başkanı Ahmed Çelebi'yi geçirmek istediği öne sürüldü. Newsweek
dergisinin haberinde, Rumsfeld ve çevresiyle yakın ilişki içinde
olduğuna dikkat çekilen Çelebi'nin, Rumsfeld'in yanı sıra
yardımcısı Paul Wolfowitz ve bakanlığın 3 numaralı ismi Richard
Perle'yi, ''Saddam'ın iktidardan uzaklaştırılması'' konusunda ikna
eden kişi olduğu belirtildi. Haberde, Savunma Bakanlığı'ndaki
şahinlerin, savaş biter bitmez hızla geçici bir yönetim oluşturmak
ve bu hükümette, sürgündeki Iraklılara önemli görevler vermekten
yana oldukları da bildirilerek, bunlar arasında Çelebi ve grubunun
önde geldiği kaydedildi. DIŞİŞLERİ AYRI GÖRÜŞTE Buna karşılık, ABD
Dışişleri Bakanlığı yetkililerinin, yaklaşık 40 yıldır Irak dışında
yaşayan Çelebi'nin ülke içinde benimsenmeyeceğinden kaygı duyduğu
bildirildi. Dışişleri Bakanlığı, savaşın sona ermesinden 4-6 hafta
sonra bir Bağdat konferansı yapılması ve uluslararası yasallığı
bulunacak yeni bir rejim oluşturulmasından yana tavır koyuyor.
Bakanlık, Bağdat konferansına Irak'ın 18 eyaletinden seçilecek
180delegenin yanı sıra Londra'daki son muhalifler toplantısında
belirlenen 60 dolayındaki Iraklı muhalifin katılmasını istiyor.
Bakanlık kaynakları, bunun ''Irak demokrasisi'' açısından da önem
taşıdığına dikkat çekiyorlar. Pentagon yetkilileri ise Bağdat
konferansının sadece Çelebi önderliğindeki hükümeti onaylama
görevini yerine getirmesinde ısrar ediyor. YENİDEN YAPILANMA
KONUSUNDA DA ANLAŞMAZLIK ABD Başkanı George W. Bush'un, savaş sona
erer ermez başlayacak olan Irak'ın yeniden yapılanması çabalarına
BM'yi de dahil etmek istediği ve bu amaçla Güvenlik Konseyi'nden
acele bir karar çıkarmak arzusunda olduğu bildirildi. Newsweek
dergisi ise savaştan sonra Irak'ın yönetiminden bir süre sorumlu
olacak olan Pentagon'un başında bulunan Savunma Bakanı Donald
Rumsfeld'in bu konuda başka düşünceleri olduğunu duyurdu. Dergi,
Rumsfeld'in, ''Irak'ı, bir ulusu yeniden yapılandırma konusunda
yeni bir kavram geliştirme açısından örnek haline getirmek
istediğini, ancak fazlaca kendini beğenmiş görünmemek için bu
terimi kullanmaktan kaçındığını'' yazdı. Rumsfeld'in kafasındaki
projeye göre, Irak'ın yeniden yapılandırılmasında BM'den çok,
mühendis ve yardım kuruluşları yetkililerinin yanı sıra savaşta
Amerikalılara yardım etmiş olan sürgündeki Iraklıların görev alması
gerekiyor. İHALELER BU HAFTA DAĞITILIYOR Newsweek'e göre, toplam
tutarı 600 milyon doları bulan çok sayıda inşaat ihalesi bu hafta
içinde dağıtılacak. Bu ihalelerin özellikle yol, köprü, okul gibi
büyük çaplı inşaatları içereceği belirtildi. İhalelerin, sadece
güvenlik soruşturmasından geçmiş Amerikan şirketlerine verileceği
de bildiriliyor. Amerikalıların yaklaşık 2 yıl süreyle Irak'ı
kontrol edecekleri belirtilirken, Rumsfeld'in, Amerikan
askerlerinin bu kadar uzun süre Irak'ta kalmalarını istemediği ve
sürenin aylarla ifade edilecek uzunlukta olmasını tercih ettiği de
Pentagon yetkililerince kaydediliyor. BM İNŞAAT İŞİNE GİRMEYECEK
Amerikan kaynakları, Dünya Gıda Programı (WFP) ya da UNICEF gibi BM
kuruluşlarının insani yardım konusunda görev üstlenebileceklerini
ancak inşaat işlerine girmeyeceklerini de vurguladılar.
MÜTTEFİKLERLE YENİ SORUN Ancak kaynaklar, inşaat işlerinin sadece
Amerikan firmalarına verilmesinin, Başkan Bush'un müttefikleriyle
başının yeniden derde girmesine yol açacağını düşünüyorlar. Başkan
Bush'a en büyük desteği sağlamış olan İngiltere başbakanı Tony
Blair, Azor adalarında Başkan Bush'a, inşaat konusunun BM'de kabul
edilecek bir karar çerçevesinde çözümlenmesi hususunda çağrıda
bulundu ve Bush da bunu kabul ederek bu yönde sözler söyledi. Fakat
Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac daha sonra, ''askeri müdahaleyi
meşru kılacak hiçbir kararı Güvenlik Konseyi'nden
geçirtmeyeceklerini'' açıkladı. Rusya Dışişleri Bakanı İgor İvanov
da aynı doğrultuda açıklamada bulundu ve gerekirse vetolarını
kullanabileceklerini ifade etti. DIŞİŞLERİ DÜNYAYI KARŞILARINA
ALMAK İSTEMİYOR Newsweek dergisi, buna karşılık ABD Dışişleri
Bakanlığı'nın dünyayı ve Arap ülkelerini karşılarına almak
istemeyerek BM'ye önemli bir rol verilmesinden yana tavır koyduğunu
yazdı. Güvenlik Konseyi ise şu sıralarda tüm dikkatini, 3
Haziran'da sonaerecek olan ''gıda-için-petrol'' planına çevirmiş
bulunuyor. Fakat birPentagon yetkilisi dergiye yaptığı açıklamada,
''gıda-için-petrol uygulamasını işgal kuvvetlerinin tümüyle
üstleneceklerini ve 15 bin Iraklı görevlinin kendilerine bağlı
olarak çalışacağını'' ifade etti. Amerikalıların, ''çok etkili bir
dağıtım ağı'' olarak nitelendirdikleri sistemde fazla değişiklik
yapmamaktan yana olduklarıda belirtildi.