ABD ve MHP arasında ne var?

MİLLİYETÇİ Hareket Partisi'nin Ankara Balgat'taki görkemli Genel Merkezi'nde, geçen Çarşamba günü sürpriz bir konuk ağırlanıyor. ABD'nin Ankara Büyükelçiliği Siyasi İşlerden Sorumlu Müsteşar Yardımcısı Dr. James R. Sopp, saatler 16.00'ya yaklaşırken, "üç hilal" mimarili MHP binasının kapısında beliriyor.

Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Şandır'la randevusuna, yanında tercümanıyla birlikte saat tam 16.00'da giriyor.

Dr. Sopp, çok rahat Türkçe konuşuyor. Ancak bu tür görüşmelerde tercüman bulundurmayı tercih ediyor.
ABD'li diplomat, "Türkiye, bizim önemli bir müttefiğimiz" diyor. "MHP'yi çok önemsediklerini" belirtiyor, gelecekte mutlaka ülke yönetiminde bulunacağı yönündeki görüşünü aktarıyor.

Dr. Sopp, daha sonra, MHP teşkilatlarının kendilerini ziyaret etmek isteyen ABD'li heyetlere kapılarını açmamasından yakınıyor.

Bir süre önce Tercüman'da da okuduğumuz gibi, ABD heyetlerinin bazı il ve ilçelerde gerçekleştirdikleri ziyaretlerde, MHP ve CHP teşkilatları tarafından kabul edilmedikleri konusuna geliyor.

"Biz Türkiye'yi tanımak, Türk halkının endişelerini öğrenmek istiyoruz. Amerikan karşıtlığından ve büyümesinden rahatsız oluyoruz" diyor, "Ancak Anadolu'daki yöneticileriniz bizlerle konuşmuyor" diye yakınıyor.

Gerçekten de, pek çok siyasi parti teşkilatı, kendilerini ziyaret etmek isteyen ABD'li heyetlere pek sıcak bakmıyor. Bunların başında da MHP yöneticileri geliyor. Mamafih, bazı DEHAP yöneticileri bile kendilerine "azınlık kimliği" empoze etmeye çalışan heyetlere karşı mesafe koymaya başlamıştı ama MHP ve CHP'de daha katı tavır olduğunu biliyoruz.

Mesela Polatlı'da, randevu isteyen ABD heyetine MHP'li yöneticilerin şu karşılığı verdiği konuşuluyor:

"Halkın nabzını ölçmek istiyorsanız, sokağa çıkın. İki kişiden biri nasılsa MHP'li. Sorularınızı sokağa sorun, tepkilerin nedenini ve ölçüsünü görürsünüz. Yok eğer MHP'nin görüşünü öğrenmek istiyorsanız, adres il ve ilçe teşkilatları değil, Genel Merkez'dir. Onlarla konuşun..."

NEYSE, biz yine Balgat'a, MHP Genel Merkezi'ndeki görüşmeye dönelim.

ABD'li Müsteşar Yardımcısı, MHP Genel Başkan Yardımcısı'ndan, Türkiye'de yükseldiğine inandıkları "Anti Amerikancılığa karşı destek" arzusunu iletirken, şu karşılığı alıyor:

"MHP olarak bizim anti Amerikancılık gibi bir politikamız yoktur. Bugün Amerikan karşıtlığı yapanlar, bize göre sizin desteklediklerinizdir. Kaldı ki, medyadaki adamlarınız Türkiye'yi hasta adam, dar kafalı, marjinal diye tarif edip, üçüncü dünya ülkesi olursunuz diye tehditler savurursa, çuval geçirme olayı yaşanıyorsa,Türk halkının tepkisini alırsınız. Bu çok tabii bir sonuç olur."

Dr. Sopp, Amerikan basınında yer alan yazılardan kendilerinin sorumlu sayılamayacağını söylüyor. Türkiye'de de, basında ABD aleyhine pek çok yazılar çıktığını, Irak'ta kimyasal silah kullandığına ilişkin haber ve yorumlara yer verildiğini anlatıyor.

KONUŞMANIN bir yerinde, Mehmet Şandır muhatabına, "Bizden ne istiyorsunuz?" diye soruyor.

Cevap ilginç:

"Bizi dinlemenizi istiyoruz..."
Yani, konu bir kez daha il ve ilçelerde ABD'li heyetlerin reddedilmesine geliyor.

ABD'liler, özellikle Irak politikasında Türkiye'nin dışlanması, Türkiye'nin hassas olduğu kırmızı çizgilerinin ihlali ve "onur kırıcı" tavırları sonunda kamuoyunda oluşan Amerikan yönetimi aleyhtarlığını hafifletmeye çalışıyorlar.

Bunun için de, ulusal konularda hassasiyetleri bilinen MHP ve CHP gibi siyasi partilerin tabanına ulaşmanın yolunun il ve ilçe teşkilatlarından geçtiğini biliyorlar. MHP Genel Merkezi'ne ziyaretin nedeni bu. CHP'ye de aynı amaçla bir ziyaret gerçekleştirdiler mi, bilemiyoruz. Dün bunu öğrenemedim. Öğrenince, sizlerle de paylaşacağım.

Şandır-Sopp görüşmesinde, ilginç bir polemik de yaşanıyor.
Şandır, "AKP'yi siz iktidara getirdiniz" diyor.
Sopp, "Belgeniz var mı?" diye soruyor.

Şandır'ın cevabı şu:

"TÜSİAD'ın, benzeri kuruluşların, bir kısım medyanın tavrı ve desteği ortada. Onlar sizinle birlikte olduğuna göre, işte size belge..."

MHP'YE bir ilginç ziyaret de, birkaç ay önce Rusya Büyükelçiliği'nden gerçekleşiyor. Diplomat Oleg Rogoza, MHP'den randevu istiyor ve yine Şandır'la görüşüyor.

Rogoza, gayet açık bir şekilde, "Hükümetim, Türkiye'nin gündemini MHP'nin nasıl değerlendirdiğini öğrenmek istiyor. Bu konudaki görüşlerinizi hükümetime rapor etmek üzere buradayım" diyor.

MHP'ye "dışarının" yoğun ilgisinin nedeni ne olsa gerek?..

Yakında öğreniriz.


Nokta
Ziyaretin bir adap ve edebi vardır.
Hele devlet adına ziyaretlerde
bu daha da anlamlıdır.

YAZI:Aydın CANBAKOĞLU
TERCÜMAN